"gerilim" - Traduction Turc en Arabe

    • التوتر
        
    • التوتّر
        
    • التوترات
        
    • توتّر
        
    • التشويق
        
    • للضغط
        
    • التَوتر
        
    • التوتُّر
        
    • محاكاةً جديدة
        
    • التَوَتّرِ
        
    • توتر
        
    Rusya ile ABD arasındaki gerilim Küba Füze Krizinden bu yana sürekli yükseliyor. Open Subtitles التوتر بين الولايات المتحدة وروسيا لم يبلغ هذه الحدة منذ أزمة الصواريخ الكوبية
    Böyle bir gerilim akciğerlerini etkiler onlara baskı yapar gittikçe daha da küçültür. Open Subtitles هذا النوع من التوتر يذهب مُباشرة إلى الرئتين، يعصرهما، ويجعلمها يُصبحان أصغر وأصغر.
    Ne zaman okuldaki eğitimi durdursak... ikisi arasındaki cinsel gerilim... Open Subtitles كل مرة نغلق فيها المدرسة، التوتر الجنسي بين هذين الاثنين
    Elektrik sorununun, güç kaynağında mı yoksa yüksek gerilim hatlarında mı olduğunu anlamak için geç saatlere kadar burada kalacağız. Open Subtitles سنبقى ندورُ على غيرِ هدى إلى أن نحدّد ما إذا كانت مشكلتها الكهربائيّة في المولّد أم في الأسلاكِ عالية التوتّر
    Kuzey ve Güney Kabileleri arasındaki gerilim kopma noktasına gelmişti. Open Subtitles التوترات بين قبائل الماء الشمالية والجنوبية قد وصلت نقطة الأنهيار
    Ayrica aramizda bir gerilim oldugunu hissediyorum. Ve bunun olmasini istemem. Open Subtitles إنّي أستشعر أيضاً بعض التوتر بيني وبينكِ، ولا أريد ذلك حقاً.
    Eğer bütün o cinsel gerilim seni rahatsız ettiyse özür dilerim. Open Subtitles أنا آسف إذا كان كل هذا التوتر الجنسي جعلك غير مريحة.
    Ne yazık ki, mevcut gerilim seviyesi göz önüne alındığında elçiliğimin umduğumdan daha önce Mars'a geri dönmeme ihtiyacı olacaktır. Open Subtitles لسوء الحظ ، بسبب مستويات التوتر الحالية سفارتي تحتاج مني إلى العودة إلى المريخ في وقت أقرب مما كُنت أتمنى
    Ve gerilim yükseldiği zaman, zaten o diyaloğu kurmuşlardı ve bu farklı sorunlarla başa çıkmak için bir kuvvetti. TED وعندما يزداد التوتر, يكونو قد بدأوا ذلك الحوار وذلك مصدر قوة للتعامل مع القضايا المختلفة
    [Çökemeyecek kadar bağlantılı] Yüksek seviyede karşılıklı bağlanmışlık istikrar için kötü olabilir çünkü o zaman, gerilim bütün sisteme salgın hastalık gibi yayılabilir TED يمكن أن يكون للدرجة العالية من الترابط أثر سئ على الاستقرار، لأن التوتر حينها سينتشر عبر النظام كالوباء.
    Yine, sahneye dramatik bir gerilim ekleniyor. TED وهذا يضفي شيئًا من التوتر الدرامي للمشهد مرة أخرى.
    İşte bu gerilim dramatik ironidir; filmdeki karakterlerin bildiğinden daha fazlasını bilmek. TED هذا التوتر هو المفارقة الدرامية : إنك تعلم شيئا لا تعلمه الشّخصيات في الفلم.
    Burada bir karışıklık ya da yanlış anlama oluşur ve gerilim ortaya çıkar. TED من هنا، يتشكل الارتباك و سوء الفهم، و ينشأ التوتر.
    Her iki türdeki bu gerilim ve endişe hikâyeye yön verir ve olayların akmasını sağlar. TED هذا التوتر أو التشويق في كلا الصّنفين يقود القصة و يحافظ على استمراية الحبكة.
    Bu gerilim, şemada bulunan ayrıcalık katmanları ile insanların toplumda tecrübe ettiği mutlak ayrıcalık arasında da bulunuyor. TED ويتواجد هذا التوتر بين طبقات الامتيازات في المخطط وبين الامتياز المُجرّد الذي يختبره الناس في المجتمع.
    Bir damlacığın yüzeyindeki gerilim olası bir gevşemeyi içine çeker. Open Subtitles معامل التوتّر على سطح قطرة يجذب أيّ رخاوة نحوها.
    20 Şubat'da yükselen gerilim ile kanlı perşembe olarak bilinen şiddetin en kötü günü yaşandı. TED توجت التوترات المتزايدة في أسوء يوم للعنف في العشرين من فبراير، والذي أصبح معروفاً باسم الخميس الدامي.
    Ama sanki odada elle tutulur derecede bir gerilim var. Open Subtitles لكن، وكأنّ ثمّة توتّر ملموس في هذه الغرفة
    gerilim yaratmak, acı ve nefret ateşini körüklemek için, en temel insani duyguyu, merhameti kullanmaya çalışıyorlar. Open Subtitles إنهم يسعون للضغط من خلال طبيعة إنسانية أساسية ، الشفقة كوسيلة للفت الانتباه و اشعال نار الكراهية و الحقد
    Cinsel gerilim. Open Subtitles التَوتر الجنسي.
    Güzelce giyinip, flört etmedik ve cinsel gerilim yaşamadık. Open Subtitles لم نتأنّق و نتغازل أبداً و نتعرّض لهذا التوتُّر الجنسي
    9 ay önce Castle, bu oyunu, gerilim... Open Subtitles اخترع (كاستل) قبل تسعة أشهر محاكاةً جديدة 30
    Fez, aramızdaki bu gerilim, sorun yaratıyor. Open Subtitles فاس، هذا التَوَتّرِ بيننا يُسبّبُ المشاكلَ.
    Jeopolitik olarak, ülkeler arasında gözle görülür şekilde artan bir gerilim var. Open Subtitles من الناحية الجيو سياسية يبدو أن هناك توتر في العلاقة بين الأمم

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus