Ben bugün işe gideceğim. Doğrudan eve ve işe gideceğim. | Open Subtitles | حسنا، أنا ذاهب للعمل اليوم سأذهب للمنزل حالا وبعدها للعمل |
Şehir merkezine gideceğim, kendime bir kız bulup... topuzumu parlattıracağım. | Open Subtitles | سأذهب إلى وسط المدينة و أبحث عن فتاة لتكون معي |
Şimdi gideceğim. Görev sonrası protokolünü delmek istemedim. Doğru mu, Albay? | Open Subtitles | سأذهب الان , لم اكن ارغب فى تفويت البروتوكول الخاص للمهمه |
Bir yığ daha devam ettikten sonra Lourdes'e gideceğim. 15 mi? | Open Subtitles | سوف أعطيه فرصة سنة أخرى وبعد ذلك سوف أذهب إلى لوردز |
Nereye gideceğim veya müşterimin kimliği hakkında en ufak bir fikrim yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لدىً فكرة الى اين انا ذاهب أو من هو موكلى. |
Savaştan kurtulmak için tıpkı dayımın yaptığı gibi Amerika'ya gideceğim. | Open Subtitles | سأذهب إلى أمريكا كما فعل عمنا لأهرب من هذه الحرب |
Peki, bir saniye bekleyin, o benim ücrettir. Onun için göz gideceğim. | Open Subtitles | حسناً ، انتظروا لحظة، إنه من أعواني أنا سأذهب و أبحث عنه |
Ben gideceğim. İçimden bir ses beni canlı isteyecek diyor. | Open Subtitles | انا سأذهب , إن لديه سبب ليبقيني علي قيد الحياة |
Bu hafta daha fazla vitamin almak için hastaneye gideceğim. | Open Subtitles | سأحصل على المزيد من الفيتامينات هذا الأسبوع سأذهب إلى المستشفى |
Eve gideceğim, biraz kestireceğim ve bakıcıyı bir saat daha alıkoyacağım. | Open Subtitles | سأذهب للمنــزل و آخذ غفــوة و أبقـي جليسـة الأطفــال لســاعة أخرى |
Gençlik merkezine gideceğim. Tek emin olduğumuz şey Lana'nın telefon edecek olması. | Open Subtitles | أنا سأذهب إلى مركز الشباب كلنا متأكدين بأن لانا ستقوم بذلك الأتصال |
Ben şu tarafa gideceğim. Sen de o tarafa git. | Open Subtitles | حسناً أذهب من هذا الاتجاه و انا سأذهب من هنا |
Sharon kayboldu, ama sanırım nerede olduğunu biliyorum ona bakmaya okula gideceğim. | Open Subtitles | شير مفقودة, ولكنى أظن أنى أعرف أين هي لذا سأذهب للبحث عنها |
Resim dükkanına gideceğim, sonrasında da seninle ikimiz, içeri girip kıyamet koparabiliriz. | Open Subtitles | أنا سأذهب إلى محل الصور الفوتوغرافية وبعد ذلك نستعد لنأنّب بعضنا البعض |
Yapmalıyım. Beni dinle, şimdi buradan gideceğim ve sen benimle gelmeyeceksin. | Open Subtitles | أنا مضطر ، إسمعي ، سأخرج و أينما أذهب لا تتبعينى |
Merak etmeyin, karaya ulaşınca çekip gideceğim, sizi rahatsız etmeyeceğim. | Open Subtitles | لا تقلقوا عندما نصل إلى وجهتنا سأرحل ولن أزعجكم أبداً |
Ben şimdi Tae Gong Shil ile kimbap yemeye gideceğim. | Open Subtitles | سوف اذهب الى محل الكيمباب لاحقا مع تاي غونغ شيل.. |
Hayır,burası halka açık, bunlar halk kayıtları, ve ben de halkım,yani eğer sen de sıkıyönetim falan koymadıysan, ben bu taraftan gideceğim. | Open Subtitles | لا ، هذه ملكية عامة وتلك سجلات عامة وأنا من العامة وإذا أردت أن تعلن قانون الحرب فإنني ذاهبة من هذا الإتجاه |
Kendi babam bile sevmiyor bunu. Anla artık. Cehenneme gideceğim. | Open Subtitles | حتى والدي لا يحبني واجهي الامر ، ساذهب الى الجحيم |
Sürem dolunca evime gideceğim ve bu yemeği unutmak için epey çaba sarfedeceğim. | Open Subtitles | وحالما ننتهي سأعود إلى المنزل وأحاول فورًا أن أنسى أن هذا حدث أصلاً |
Sonra, sen arkanada bakmadan kaçarken, ben de tavukları alıp buradan gideceğim. | Open Subtitles | و بينما تحاول القيام من على الأرض سأجمع كل الدجاج و أرحل |
Bana çok iyi bakmak, seninle gideceğim ve yatağına gireceğim demek. | Open Subtitles | أن تتولى رعايتي يعني أن أغادر معك و أنام في سريرك |
Yakında hastaneye gideceğim ama buraya gelip bir şeyi görmek istedim. | Open Subtitles | سأقصد المستشفى خلال هنيهة، لكنّي وددت العودة لهنا لأخذ شيء أوّلًا. |
Senin çekim hatasının ne demek olduğunu bilmemen yüzünden duruşmaya mı gideceğim? | Open Subtitles | أنا ذاهبٌ إلى المحكمة لأنّك لاتفهمين معنى اللقطات الغير معدلة ؟ |
Auggie, daha önce de söylediğim gibi etraftaki en iyi takımla beraber gideceğim. | Open Subtitles | أوجي .. مثلما قلت لك مسبقا سأدخل مع افضل فريق موجود في المدينة |
İnan bana, yardımın olsun olmasın, bu işin sonuna kadar gideceğim. | Open Subtitles | صدقني، سأصل لهذا سواء بمساعدتك او بدونها |