Bu sizi rahatsız ediyorsa Gidip bir çömlek atölyesi açın. | Open Subtitles | ان لم تكن مرتاحا لذلك اذهب و اصنع معملا للفخار |
Hemen Gidip bir araç daha yapmalıyım. | TED | لقد كان علي فقط أن أذهب و أبني آلة أخرى. |
Helikopterle oraya Gidip bir kılıç alıp memura baskı yaparak kimlerin kılıç aldığını öğrenebilirim. | Open Subtitles | يمكنني الذهاب الآن أشتري سيف بالتخفي وذلك برشوة البائع وأخذ معلومات منه ثم القبض عليه |
Gidip bir gözat | Open Subtitles | اذهب والقى نظرة |
Acaba barları var mıydı diye düşündüm. Gidip bir bakalım. | Open Subtitles | أَعْني دعينا نَذْهبُ و نرى، دعينا نذهب و نرى إذا يملكونه أم لا |
Asıl sen kendine ne dersen de. Gidip bir üçkağıtçıyı işe alıp Louis'in eline kozu veren sensin. | Open Subtitles | أنتَ الذي وظفت محتالاً ومنحَ ذلك (لويس)وسيلة ضغط. |
Tamamdır, geçti. Siz burada kalın. Gidip bir bakayım. | Open Subtitles | حسنًا يا صاح، لقد قضي الأمر أنتظرا هنا سأذهب لألقي نظرة |
Beyler şimdi müsaadenizle Gidip bir iş bulacağım sanki bu benim işinmiş gibi mi? | Open Subtitles | الآن، هل تعذرونى ايها الرجال سأذهب للحصول على وظيفة وكأنها وظيفة ؟ |
Tamam. Gidip bir bakalım. | Open Subtitles | حسناً سأذهب وأخذ نظرة |
Sonra Gidip bir kadını nikahına aldı. Kahrolası ihtiyar münafık. | Open Subtitles | اذهب و طارد امرأة ياللمنافق العجوز المقيت |
Gözümün önünden kaybol ve Gidip bir yerlerde otur! | Open Subtitles | إغرب عن ناظري و اذهب و اجلس في مكان ما إذهب |
Sence garip davrandığı için Gidip bir adamı sorguya çekemem. | Open Subtitles | لا يمكنني ان اذهب و استجوب رجل لمجرد انك تعتقدين انه مثير للشبهات |
Ben Gidip bir bakayım. Bir dakika izin verin. | Open Subtitles | سوف أذهب و ألقي نظرة على ذلك أعذروني للحظة |
Eğer beni affedebilirseniz, Gidip bir görüşme yapmam lazım. | Open Subtitles | لو تعذرني يجب أن أذهب و أقوم بالترتيبات |
Gidip bir göz atacağım sonra da senin için geri döneceğim. | Open Subtitles | سوف أذهب و ألقيّ نظرة ثُم أعُود إليك. |
Siz bununla ilgilenseniz ve ben galeriye Gidip bir şeyler öğrensem nasıl olur? | Open Subtitles | , هل يمكنني الذهاب إلى النافذة لأتعلم شيئاً لو لم تمانعي؟ |
Oraya Gidip bir kaç soru sorabilirim neler biliyorlar öğrenirim. | Open Subtitles | يمكنني الذهاب وتوجيه بعض الأسئلة وأرى ما يعرفونه |
Bir baykuşu kurtardım şimdi Gidip bir bebek öldürebilirim. | Open Subtitles | اووه .. انا انقذت بومة الان يمكنني الذهاب وقتل طفل |
Gidip bir bakacağım. | Open Subtitles | سوف اذهب والقى نظرة. |
Hadi. Gidip bir yerde bir şeyler yiyelim. | Open Subtitles | دعنا نذهب و نتناول وجبة خفيفة في مكان ما |
Yani, sanırım Gidip bir bakabiliriz. | Open Subtitles | أجل , أنا أعني , نستطيعُ أن نذهب و نتفقدها |
Gidip bir üçkağıtçıyı işe alıp Louis'in eline kozu veren sensin. | Open Subtitles | أنتَ الذي وظفت محتالاً ومنحَ ذلك (لويس)وسيلة ضغط. |
Bizi bırakıyor musun? Gidip bir bakacağım. Geri geleceğim söz veriyorum, tamam mı? | Open Subtitles | سأذهب لألقي نظرة فقط ، أعدكم أني سأعود بسرعة ، حسناً ؟ |
Gidip bir bir fincan çay alcam. | Open Subtitles | أنا سأذهب للحصول على فنجان |
Tamam. Gidip bir bakalım. | Open Subtitles | حسناً سأذهب وأخذ نظرة |