Eğlenceliydi, çünkü aslında hafızanızı eğitmekle ilgisi yoktu. | TED | كان ممتعاً لأن هذا لم يكن في الحقيقة حول تدريب ذاكرتك |
Yani beyinde hareket etmenizi ya da görmenizi ya da hafızanızı yahut iştahınızı vb. kontrol etmeye adanmış bölgeler bulunuyor. | TED | فهناك مناطق في الدماغ مسؤولة عن التحكم بحركتك أو رؤيتك أو ذاكرتك أو شهيتك و هكذا.. |
Yeni bulunmuş "şifalı bitki" hafızanızı güçlendirebilir ya da karaciğerinizi tahrip ediyor olabilir... | TED | تلك العشبة المكتشفة حديثًا قد تحسن ذاكرتك أو تدمر كبدك. |
Bu aktivitelerin ikisi de stresinizi azaltır ve hipokapmüsün boyutunu büyütür, dolayısıyla hafızanızı da geliştirir. | TED | يقوم هذين النشاطين بتقليل التوتر وزيادة حجم الحصين وبالتالي تحسين ذاكرتك. |
Sizden birkaç görev yerine getirmenizi isteyeceğim ve çalışan hafızanızı teste sokacağız. | TED | ساطلب منكن ان تقوموا ببعض المهمات, و سنأخذ ذاكرتكم العاملة في جولة. |
Bay Lockwood hafızanızı tazelemeden önce, bilmelisiniz ki aynı zamanda Bayan Lamont'a pastayı atan bendim. | Open Subtitles | قبل ان ينعش ذاكرتك سيد لوكوود اردتك ان تعلم |
Bu sabah konuştuğumuz gibi hafızanızı tazelemek açısından. | Open Subtitles | التعليمات ، لتنعشي ذاكرتك بشأن ما ناقشناه هذا الصباح |
hafızanızı yerine getirecek ve size yardımcı olacak bir dula ihtiyacınız var. | Open Subtitles | أنت تحتاج إلى أرملة يُمكنها أن تثير ذاكرتك ويُمكن إملائها. |
- Bunlar duruşma usulüne aykırıdır İşte burada. Belki hafızanızı tazeler. | Open Subtitles | ـ ليست هذه الطريقة التى ستدار بها الجلسة ـ ربّما هذا سينعش ذاكرتك |
Eğer hafızanızı tazelemek isterseniz bir kaç görüntümüz var. | Open Subtitles | ولدي بعض المقاطع لك إن أردتِ أن أنعش ذاكرتك |
Omentum damarları geliştirip hafızanızı geri kazanmanızı sağlayabilir. | Open Subtitles | جدار المعدة يمكنه المساعدة على نموه ثانيةً ويطور ذاكرتك |
Evet, belki hafızanızı canlandıracak bir ipucu ile karşılaşabilirsiniz... | Open Subtitles | أجل، لعلّك تجد شيئًا يعينك على استرجاع ذاكرتك. |
Aynen öyle... hafızanızı gördükleriniz aracılığıyla düzeltebilirsiniz. | Open Subtitles | بالتحديد، إن ذاكرتك بوسعها التحقق عبر ما تراه. |
Kas hafızanızı bunun için fazla zorlamanıza gerek yok derim. | Open Subtitles | لا يجب عليك أن تكرسي الكثير من ذاكرتك الإصطناعية من أجلها. |
Kızlar bizi evlerine aldılar, kakao yaptılar. Terlemeniz bittiği an hafızanızı silecekler, biliyorsunuz değil mi? | Open Subtitles | هل تدرك أنه عندما يرون أنك لم تعد تتعرق سيمسحون ذاكرتك في لمح البصر |
hafızanızı tazelemek için bir çizelge yaptık. | Open Subtitles | لدينا وثيقه الرسم البياني هنا لانعاش ذاكرتك. |
Eğer arıza sizin ruh halinizi düzenleyen bir devrede ise sizde depresyon benzeri şeyler başgösterir ve arıza hafızanızı ve bilişsel (idrak etme) fonksiyonu kontrol eden devrede olduğu zaman o zaman Alzheimer hastalığı gibi hastalıklara yakalanırsınız. | TED | و عندما يكون الخلل في دارة مسؤولة عن تنظيم مزاجك يصيبك حالات مثل الاكتئاب و عندما يكون في دارة مسؤولة عن التحكم في ذاكرتك و قدرتك المعرفية يصيبك حالات مثل مرض الألزهايمر |
Vücuttaki her kasın planlanmasına gerek olmadığını, doğru hareketi bulmak için vücudun kullanılmasını söylüyordu. Duyu hafızanızı kullanarak duyguları yapılandırıyor ve | TED | و تقول طريقة التمثيل , ليس عليك التخطيط كل عضلة في جسمك بدلا عن ذلك عليك ان تستخدم جسدك لايجاد الحركة المناسبة عليك استخدام ذاكرتك الحسية |
Şimdi çok farklı bir soru sorabiliriz: Uykunun fizyolojik kalitesiyle ilgili bu şey ne ki tam olarak aldığınız zaman hafızanızı ve öğrenme yeteneğinizi her gün yeniden hazır hâle getiriyor? | TED | يمكننا أن نسأل سؤالًا مختلفًا كلّيًّا: ماذا عن نوعيّة نومك الفسيولوجيّة عندما تحصل عليه والّتي تستعيد وتعزّز ذاكرتك وقدرتك على التّعلّم كلّ يوم؟ |
Sizi acıdan kurtarmak adına hafızanızı silmek için çok ileri gittik. | Open Subtitles | لقد محوناهم من ذاكرتكم على أتم وجه لإنقاذكم من أي آلام |
Sonuçta o gece ne olduğunu hatırlamıyorsun davadan birkaç fotoğrafı görmek hafızanızı canlandırabilir. | Open Subtitles | حسنٌ ، لازلتِ لا تذكري ما حدث بتلكَ اللـّيلة، إذن بعض الوجوه من القضية قدّ تنعش ذاكرتكِ. |