Biz Schruteler'in kimin ölü olup olmadığını anlamak için Harvard'ın doktorlarına ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | نحن عائلة شروت لانحتاج دكتور من جامعة هارفارد ليخبرنا من حي ومن ميت |
Harvard Üniversitesinde tam da bu tür bir girişim denedik. | TED | هذا بالضبط النوع من المداخلة الذي درسناه في جامعة هارفرد |
Görüşmeye başlamıştık ve benimle ilgili her şeyi seviyordu; akıllı oluşumu, Harvard'a gitmiş olmamı, genç kızlara yardım etmeye çok istekli oluşumu ve işimi. | TED | بدأنا بالمواعدة، وكان يحب كل شيء في، أنني كنت ذكية ، أنني ذهبت لهارفارد أنني كنت أحب مساعدة الفتيات المراهقات، وعملي. |
Harvard'da, zemin kat bir laboratuarda bir diş macunu şirketi için araştırmalar yapardı. | Open Subtitles | يعمل في مختبر تحت الأرض في هارفارد ، كباحث لأجل شركة معجون أسنان |
Bu arada Hollywood Harvard profesörünün böyle görünmesi gerektiğini düşünüyor. | TED | وهذا بالمناسبة ما تعتقده هوليوود بخصوص مظهر بروفيسور في جامعة هارفارد. |
İşte Harvard'daki Kevin Eggan'ın laboratuvarından bir örnek. | TED | هنا مثال من مختبر كيفن إيجان في جامعة هارفارد. |
Hatta geçenlerde Harvard'da tanıştığım bir arkadaşımla çok yakında Hindistan'da da bu organizasyonu başlatacağız. | TED | في الحقيقة سوف أقوم بفتح فرع أيضاً في الهند قريباً مع أحد الأصدقاء الذين التقيت بهم في جامعة هارفارد |
Şikago'nun dışında büyüdüm ve bir sporcuydum ve Harvard'da futbol oynamaya kabul edildiğim için çok şanslıydım. | TED | نشأت خارج مدينة شيكاغو، لقد كنت رياضيًا ومن حسن حظي تم استعارتي لفريق كرة القدم في جامعة هارفرد. |
Diğer kazandığınızsa Harvard Üniversitesi'ndeki ödül törenine bir bilet. | TED | الشيء الآخر الذي ستفوز به هو دعوة لحضور المراسم التي تقام في جامعة هارفرد. |
Oliver olmayacak! Adı Palyaço Bozo olsa bile Harvard'lı olduğun için sana kızgın olacak. | Open Subtitles | يمكن أن يدعى بوزو هو مازال يستاء منك لتكون لاعب لهارفارد |
Ve sonra Andy şöyle dedi, "Bay Dekins oğlunuzun Harvard'a mı, yoksa Yale'e mi gitmesini istersiniz?" | Open Subtitles | سيد ديكينز قال له أندى سيد ديكينز هل تريد أرسال أولادك لهارفارد أم يال ؟ |
Harvard İşletme Bölümü'nde yapılmış ünlü bir araştırma. Silikon Vadisindeki bir firmada | TED | هناك بحث مشهور في كلية الاعمال في هارفارد عن امرأة تدعى هايدي رويزن. |
Astrofizik doktorası var. Harvard'da okumuş. Doğrudur. | Open Subtitles | باكستانى،حاصل على دكتوراة فى العلوم الفلكية ومتعلم فى هارفرد |
Ya da- düşünün, bir kişiyi Harvard'a ... ...göndermek için bile... ...60,000$, değerinden çok fazla. | TED | أو فكر في أنها ,000 60 دولار أكثر من تكلفة إرسال شخص واحد لجامعة هارفارد أيضا. |
Sonrasında Harvard'da hukuk profesörü olan Lawrence Lessig ile tanıştı. | Open Subtitles | التقى حينها لورنس لِسِگ أستاذ القانون في جامعة هارفَرد |
Bir açıklama almaya çalıştık ...Henri Young'ı savunmak için görevlendirilen ...yeni Harvard mezunundan. | Open Subtitles | نحن نحاول الحصول على جمله من .. حديث التخرج من جامعه هارفارد المُكلَف بالدفاع عن هنرى الصغير |
The New Yorker ya da Harvard Business Review incillerine inanabiliriz. | TED | قد نكون مؤمنين بالنيويوركر ككتاب مقدس أو بهارفارد بيزنس ريفيو. |
Sanırım gençler, benim Harvard İşletme Okulundaki öğrencilerim bunu anlayabiliyorlar. | TED | الشباب الصغار, أعتقد طلابي في كلية الأعمال في هارفرد عرفوا هذا |
Harvard mezunu bir hukuk profesörüsün ve kovulmuş bir avukatla evleneceksin. | Open Subtitles | مدرس قانون بجامعة هارفارد يتزوج من محامية فصلت لتوها من عملها |
Duvarlarında Harvard diploması asılı, öyle mi? | TED | أووه لديه شهادة من هارفرد معلقة على الحائط؟ |
Pekala, belki senin gibi Yale ya da Harvard'a gitmedim. | Open Subtitles | حسنا، ربما أنا لم أذهب إلى هارفارد مثلك أو ييل. |
Evet. Bir alışma meselesi, tabii ki. Ama o her zaman Harvard'a gitmek istemiştir. | Open Subtitles | نعم, إنه تعديل بالطبع ولكنها دائما تقول بأنها تريد الذهاب إلى هارفورد |
Hemen Harvard'a nakil ettireyim. | Open Subtitles | بالتأكيد، وسوف يكون الجسم نقل إلى جامعة هارفارد على الفور. |