"hatası değil" - Traduction Turc en Arabe

    • ليس خطأ
        
    • ليست غلطة
        
    • ليس خطأه
        
    • يكن خطأ
        
    • ليس ذنبه
        
    • ليس خطأها
        
    • ليس ذنب
        
    • ليست غلطتها
        
    • تكن غلطته
        
    • هذا ليس بخطأ
        
    • ليس خطأً
        
    • ليس خطؤه
        
    • ليس خطئها
        
    • ليس ذنبها
        
    • ليست غلطته
        
    Bu kimsenin hatası değil, senin hatan. O silahla ne yapıyorsun? Open Subtitles حسناً, أخبرتكِ أن تُبقى فمكِ مغلقاً هذا ليس خطأ أحد سواكِ
    - Bu Şerifin hatası değil kabile polisi ona anlatmadı. Open Subtitles إنّه ليس خطأ الشريف . أنّ شرطة المحميّة لم تخبره
    Etraftakileri suçlayıp durma. Bu kimsenin hatası değil. Open Subtitles لا تلقى بالتهم جزافاً هكذا هذا ليس خطأ أحد
    Bazen insanlar anlaşamıyorlar ve bu kimsenin hatası değil. Open Subtitles احيانا الامور لا تنجح بالمضي قدماً. انها ليست غلطة اي احد.
    Onun hatası değil, Cameron. Hepimizin pili bitti burada. Open Subtitles إنه ليس خطأه , يا كاميرون جميعنا متعبون هنا
    Isabel'in hatası değil, ben kaçtım. Open Subtitles ـ أمي ـ مالأمر يا حبيبي؟ لم يكن خطأ إيزابيل أنا الذي هرب
    Onu rahat bırak! Durdurulamaz bir ölüm makinası olması onun hatası değil. Open Subtitles دعه وشأنه، ليس ذنبه كونه آلة قتل لا تتوقف.
    Sana çeneni kapalı tutmanı söylemiştim. Bu kimsenin hatası değil, senin hatan. Open Subtitles حسناً, أخبرتكِ أن تُبقى فمكِ مغلقاً هذا ليس خطأ أحد سواكِ
    Ve bu kimsenin hatası değil. Kimse birşey yapamaz bu durumda. Open Subtitles وهذا ليس خطأ اي احد لانه لا يملك احدا ان يفعل شيئاً
    Normalde buna makine hatası da diyebilirdik. Ama bu makine hatası değil. Open Subtitles يعتبر عادة كخطأ من الآلة، لكنّه ليس خطأ من الآلة.
    Sayın Bakan ulaşım, elektrik veya sağlıktaki zorunlu aksaklıklar işçi sendikalarının hatası değil. Open Subtitles معالي الوزيرة.. إن الإنهيار فب الخدمات العامة من نقل, و كهرباء. و تصريف صحي, ليس خطأ الإتحاد التجاري.
    Nasıl bir sorun varsa ya da hangi yatırım çöktüyse, bu bilgisayar hatası değil. Open Subtitles لذا أي خطأ قد حدث أو أي استثمار قد فشل إنه ليس خطأ كومبيوتر
    Basım hatası değil. Open Subtitles هذا ليس خطأ مطبعي لقد طلبت من سكرتيرات أخريات
    Ama bu, büyük verinin hatası değil. TED ولكنه ليس خطأ البيانات الضخمة.
    Kimsenin hatası değil. Belki de en iyisi bütün bunlardan vazgeçmek. -Ne. Open Subtitles انها ليست غلطة احد ربما من الأفضل ان ننهى الأمر كله,اتفقنا؟
    Hayır, hayır. Onu rahatsız etmeyin. Bu saçmalık olur, bu onun hatası değil ya. Open Subtitles لا، لا تزعجه، سيكون ذلك سخيفاً ليس خطأه
    Olanlardan dolayı üzgün olduğunu biliyorum ama sen de biliyorsun bu Paul'ün hatası değil. Open Subtitles أتفهّم غضبكَ من كل شيء لكنك تعلم أنَّ شيئاً لم يكن خطأ بول
    Bunu Duncan'a yapamazsınız. Sahibinin şerefsiz olması onun hatası değil. Open Subtitles لا يحق لكم أن تفعلوا ذلك بـ(دانكن)، ليس ذنبه أن مالكه كان محتالاً
    Evet, fakat Amanda öğrendi ki, bu sinirlenme hissi onun hatası değil. TED حسنٌ لكن أماندا تعلمت أن هذا الشعور باللهفة ليس خطأها.
    Trumpkin ne yapacağını bilir, o çocuğun hatası değil. Open Subtitles تومكين كان يعرف مايفعله ليس ذنب الولد
    Bu Rebecca'yı herkesten çok etkileyecek, Ve bu onun hatası değil. Open Subtitles انها ليست غلطتها في الحقيقة، اتعلمون ماذا؟
    Onun hatası değil. O kadın zorladı. Open Subtitles لم تكن غلطته هي من أجبرته
    Evlat, annenin hatası değil. Open Subtitles بنيّ، هذا ليس بخطأ والدتك
    Bu her neyse pilot hatası değil. Open Subtitles أيًا يكُن العائق، فإنه ليس خطأً من الربان.
    Onun hatası değil, Karim. Balık için para istemişti. Open Subtitles إنه ليس خطؤه لقد أراد المال من أجل السمك
    Bu onun hatası değil. Bir resim getirmişti! Open Subtitles ليس خطئها بالتاكيد لانها احضرت صورة لما تريد
    Ama bu onun hatası değil hemen hemen herkes böyledir. Open Subtitles لكن هذا ليس ذنبها معظم الناس هكذا
    Hey hepiniz beni dinleyin, bu onun hatası değil. bu ikimiz arasında . Open Subtitles ابداً يا سيد لينو سيدي استمع إنها ليست غلطته

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus