Hayır efendim. 6,560 saniye boyunca inanılmaz olanın gerçekleşmesini izlediniz. | Open Subtitles | لا يا سيدي لمده 6,560ثانيه ما أدهشك هو عدم فشلها |
Hayır, efendim. Sadece izin almadan kazanç sağlamak amaçlı onları sergiliyoruz. | Open Subtitles | لا يا سيدي ، نعرضها من أجل الربح فحسب بدون إذن |
Hayır efendim; zira, birincisi, biz kampanyamızı sorunlar üzerine kuracağız, kişilikler üzerine değil. | Open Subtitles | كلا, سيدي, لأننا أولاً سنرد على هذه الحملة متعاملين مع القضايا , لا مع الشخصيات |
Hayır efendim. Sanırım ben daha güvenli bir yol buldum. | Open Subtitles | كلا يا سيدي, ولكني اعتقد بأني وجدت طريقاً اكثر امناً |
Hayır, efendim. Bunlar onun iyiliğini hatırlayanlardan gelenler. Babanız karşılaştığı herkese karşı iyiydi. | Open Subtitles | لا ياسيدي ، في الواقع إنها مقدمة من قبل عديد من الناس ممن يتذكرون عطفه. |
Hayır, efendim, bu pek mümkün görünmüyor, fakat kaçırdığımız bir şey olmalı. | Open Subtitles | لا يا سيدي لا يبدو محتمل لكن ربما شيء لم ننتبه له |
Hayır efendim, çalışma odasında bazı iş ortaklarıyla beraber. | Open Subtitles | ـ لا يا سيدي. إنه في غرفة المكتب مع بعض شركائه في العمل. |
Hayır efendim, tüm yanıtları tıkır tıkır vereceksin. | Open Subtitles | لا يا سيدي يجب عليك ان تطقطق بهذه الاجابات |
Hayır, efendim! Lütfen bekleyin... Christopher nerede biliyor musunuz? | Open Subtitles | لا يا سيدي من فضلك انتظر هل تعلم اين السيد كرستوفر؟ |
Hayır, efendim. Belediye Başkanı Daley artık burada yemiyor. O öldü, efendim. | Open Subtitles | لا يا سيدي ، العمده ديلي لم يعد يتعشى هنا بعد الان ، لقد مات يا سيدي |
- Hayır efendim. - Bütün hastaları gördük mü? | Open Subtitles | ـ لا يا سيدي ـ هل بهذا نكون قد رأينا كل المرضي؟ |
Hayır efendim, bana böyle davranmamalısınız efendim, zira, bu baskı altındaki burjuva davranışı efendim. | Open Subtitles | كلا سيدي, وعليك ألا تفعل هذا لي سيدي، لأن هذا مظهرٌ من القمع البرجوازي, سيدي. |
Hayır efendim, söylediğim gibi, radyo harap olmuştu. Bağırmak sadece düşman ateşini üzerimize çekiyordu. | Open Subtitles | كلا سيدي وكما قلت بأن الراديو كان عطلان كان يصيح حتى يسترعي انتباه العدو |
Hayır efendim, söylediğim gibi, radyo harap olmuştu. Bağırmak sadece düşman ateşini üzerimize çekiyordu. | Open Subtitles | كلا سيدي وكما قلت بأن الراديو كان عطلان كان يصيح حتى يسترعي انتباه العدو |
Size bir soru sorulursa "Evet, efendim." veya "Hayır, efendim"diyeceksiniz. | Open Subtitles | اذا سألت سؤالا تجيب بنعم سيدي أو كلا يا سيدي |
Hayır,efendim.Bunu ayakta dinlemek istiyorum. | Open Subtitles | لا ياسيدي لا أريد الجلوس أريد السماع وأنا واقف |
Hayır, efendim. Ama her geldiğinizde yapacaklar. | Open Subtitles | لا سيدتي , ولكنهم عادة سيقومون بهذه الاجراءات التشريفية كلما وصلنا انها بروتوكولات |
Hayır efendim, hatırladığım kadarıyla hayır. - Genellikle şarap içer miydi? | Open Subtitles | لا يا سيدى, لا اتذكر هل هو يشرب النبيذ عادة ؟ |
Hayır efendim, burada unutulması mümkün olmayan şeyler söylendi. | Open Subtitles | لا سيدى ، هناك ما قيل هنا و لن نستطيع ان ننساه |
Hayır efendim, ancak B Bölüğü'nün toplanma noktasının bizimle aynı olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | لا يا سيّدي إلاّ أنّني أعرف أن فرقة بيكر لهم نفس نقطة التجمّع مثلنا |
Ah, Hayır. Bu çöplükte olmaz, Ben yokum. Hayır efendim. | Open Subtitles | أوه ، كلا ، ليس في هذا المكان الغبي أنا لن أبقى هنا ، كلا ياسيدي |
Hayır hayır, efendim, bunu yapmanıza gerek yok. | Open Subtitles | لا, لا, سيّدي لا يجب عليك |
Hayır, efendim, memur bey dün gece kimseyi öldürmedim. | Open Subtitles | كلاّ يا سيّدي الضابط، لم أقتل شخصاً في الليلة الماضية |
Hayır, efendim ama siz kaçıracaksınız. Çünkü az önce yediniz. | Open Subtitles | لا, يا سيدتي, لكنكِ ستفعلي قريباً، لأنكِ فعلتي للتو. |
Hayır efendim, sadece rol yapan bir aktördü. | Open Subtitles | لا ياسيدى.. كان ذلك ممثل يؤدى دورا كان يمثل دور شخصيه |
Hayır efendim. Biz de tam gidiyorduk. | Open Subtitles | كلاّ سيدي , نحن على وشك الرحيل |
Hayır, efendim. | Open Subtitles | كلّا يا سيّدي. |