O zaman diğer şehirleri de hedef almış olabileceklerine hazırlıklı olmalıyız. | Open Subtitles | اذاً يجب أن نكون مستعدين فى حالة لو استهدفوا مدينة أخرى |
Bizim endüstrimizde, burada farklı ya da benzersiz bir şeye bakıyor değiliz, toplumumuzu ve yaşam tarzımızı daha normal yapmak için hazırlıklı olmalıyız. | Open Subtitles | في صناعتنا , نحن لانبحث عن شيء مختلف أو فريد هنا علينا أن نكون مستعدين لجعله أكثر طبيعية في مجتمعنا وفي طريقتنا للعيش |
Ama kızıl ay doğduğunda her şeye hazırlıklı olmalıyız. | Open Subtitles | لاكن عند احمرار القمر يجب ان نكون مستعدين لأى شئ |
İleride bizi bekleyen tehlikeler için hazırlıklı olmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نكون جاهزين فيما سوف يترتب على ذلك |
Yanında biri var mı yok mu belli olmaz. Her şeye hazırlıklı olmalıyız. | Open Subtitles | مَن يعلم مَن قد يكون معها، يجب أن نستعدّ لأيّ شيء. |
hazırlıklı olmalıyız | Open Subtitles | ولكنهم سيكونون الأكثر لياقة |
Şimdiki zamanda sahip olduğumuz tek yapay zekâyla çalışmaya hazırlıklı olmalıyız. | TED | يجب علينا أن نكون مستعدين للعمل مع ذكاء اصطناعى لدينا بالفعل في وقتنا الحالي. |
Sadece olabilir diyorum. hazırlıklı olmalıyız. | Open Subtitles | أنا أقول فقط بأنهم قد يفعلون وعلينا أن نكون مستعدين |
Ona Batayıltıcı'yı verdikten sonra her şeye hazırlıklı olmalıyız. | Open Subtitles | بعد أعطيه أعقاب الخفافيش، علينا أن نكون مستعدين لأي شيء. |
Eğer bu işe yararsa, ilk olarak ne yapacağımızı... ve ne söyleyeceğimizi bilmemiz lazım, hazırlıklı olmalıyız. | Open Subtitles | إذا نجح الأمر يجب أن نعرف ماذا سنفعل أولاً ماذا يجب أن نقول أولاً يجب أن نكون مستعدين لذلك |
Biliyorum. Sonrasında her ne olursa olsun hazırlıklı olmalıyız. | Open Subtitles | أعلم ذلك ، ومهما حصل بعد ذلك فعلينا ان نكون مستعدين |
Neden kabul etmediğini anlıyorum. Ama insanlığın hayatta kalabilmesi için sürekli hazırlıklı olmalıyız. | Open Subtitles | أفهمُ مشاعركِ لكننا دائماً يجب أن نكون جاهزين |
Ama öğrendiklerinde ki öğrenecekler hazırlıklı olmalıyız. | Open Subtitles | لكن حين يكتشفون وجودنا، وسيفعلون... يجب أن نستعدّ لهم |
hazırlıklı olmalıyız | Open Subtitles | ولكنهم سيكونون الأكثر لياقة |
Acil Servisler kapandığı için, ciddi hastalara hazırlıklı olmalıyız. | Open Subtitles | فمع إغلاق مستشفيات الطوارئ يجب أن نستعد لمزيد من المرضى |
İstenmeyen bir sonuç olma ihtimaline karşı hazırlıklı olmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نستعد لاستقبال نتائج غير سارة |
Ben de istemiyorum ama hazırlıklı olmalıyız. | Open Subtitles | حسنٌ، لا أريد أيضًا، لكن علينا أن نكون معدّين |
En kötü duruma hazırlıklı olmalıyız. | Open Subtitles | نحن يجب أن نتجهز لأسوء الأحوال |
Yine de bence orta halli bir direnişle karşılaşmaya hazırlıklı olmalıyız. | Open Subtitles | مع أني أعتقد انه ينبغي أن نكون متأهبين لمواجهة مقاومة معتدلة |
Fakat Romalılar geri dönecekler, ve döndüklerinde, Onlara karşı hazırlıklı olmalıyız! | Open Subtitles | لكن سيعود الرّومان، ومتى يحدث ذلك علينا أن نكون مستعدّين لهم! |
Başka bir saldırıya karşı hazırlıklı olmalıyız. 3. | Open Subtitles | يجبُ أن نكون مُستعدين لأى هجومِ آخر. |
Qi barbar bir ülke ve uzun zamandır Lu'yu fethetmek istiyorlar, hazırlıklı olmalıyız. | Open Subtitles | كي بلاد بربرية أرادت احتلال لو لذا يجب علينا ان نستعد |