"hissetmeye" - Traduction Turc en Arabe

    • الشعور
        
    • بالشعور
        
    • يشعر
        
    • أحس
        
    • للشعور
        
    • أشعر
        
    • الإحساس
        
    • لتشعر
        
    • تشعر به
        
    • شعرتُ
        
    • اشعر اني
        
    • أن تشعر
        
    • شعرنا
        
    • بالإحساس
        
    • نشعر بأننا
        
    İşte bu yüzden ayrıIdım. Senin için kötü hissetmeye başlamıştım. Open Subtitles . لهذا غادرت . بدأت أشعر بهذا الشعور السئ لك
    Böylece aslında onları öyle hissetmeye mecbur bırakıyor. TED لذا فهو يجبرهم نوعًا على الشعور بشيء ما.
    Birisinin yanında kendimi rahat hissetmeye başladığımda eşyaları toplayıp, bir sonraki şehre gitme vaktiydi. TED في كل مرة أبدأ بالشعور بالارتياح لشخص ما، تكون تلك الفترة التي عليها أن نجمع حقائبنا لننتقل للمدينة التالية.
    Şey, o kendini, bilirsin ya, kötü hissetmeye başlarsa diye. Open Subtitles لأجل ماذا؟ في حالة إن لم يشعر على ما يرام
    Gerçekten bir maziniz varmış gibi hissetmeye başlıyorum. Bu güzel. Open Subtitles لقد بدأت أحس يا رفاق أن لكم تاريخ انه جيد
    Hatırlıyorum da birçok gece evde otururken konsantre olup ve odaklanıp Güç'ü hissetmeye çalışırdım endişelenmeyin, hiçbir şey hissetmezdim. TED وأتذكر العديد من الليالي، حيث كنت أجلس في البيت، وأركز فحسب للشعور بتلك القوة، ولكني لم أشعر بشيء لا تقلقوا.
    80 metrenin altında, basınç çok daha güçlü hale gelir, ve onu fiziksel olarak hissetmeye başlarım. TED وانطلاقا من 80 متر، يصبح الضغط قوياً بالفعل، وأبدأ الشعور به جسدياً.
    Fakat bu his gittikçe kötü bir hâl aldı ve göğsümde o baskıyı hissetmeye başladım, kötü haber aldığınızda hissettiğiniz türden bir baskı. TED ولكن الشعور ازداد سوءاً، وبدأت أشعر بهذا الثقل على صدري، مثل الشعور عندما تتلقى أخبارً سيئة.
    Ve eğer bunu yaparsanız, beni dini edebiyat içinde, en çok etkileyen cümlelerden birinin gücünü hissetmeye başlayacaksınız: TED وحين تقوم بذلك، ستبدأ في الشعور بقوة بما يشكل بالنسبة لي إحدى أكثر الجمل إلهامًا في كل الأدب الديني.
    Aramızdaki uzun süredir çok kederli olmaya alışık olanlarda keder hafiflemeye başladı, halbuki acemilerde, yani böyle hissetmeye henüz alışamayanlarda keder ve depresyon iyice dip yapmıştı TED هؤلاء منا الذين اعتادوا أن يكونوا مكتئبين جدًا لفترة طويلة، بدأ اكتئابهم يقل، في حين أن القادمين الجدد، الذين لم يعتادوا الشعور هكذا أصبحوا أكثر اكتئابًا.
    Ama. Kendini suçlu hissetmeye başıyorsun.sonrada biz kavga etmeye başlıyoruz ve suçu hep bana atıyorsun.. Open Subtitles لكنك تبدأ فى الشعور بالذنب حيال ذلك ثم نبدأ فى الشجار و تلقى باللائمه على
    Kendimizi tekrar normal hissetmeye başladık. Open Subtitles لقد بدأنا فى الشعور كبشر طبيعيين مرة أخرى
    Bak Roz, kampanyayla ilgili kendimi biraz rahatsız hissetmeye başladım. Open Subtitles بدأت بالشعور بعدم الارتياح حول هذه الحملة
    O bunu der demez... kendimi çok tuhaf hissetmeye başladım. Open Subtitles بمجرد قال ذلك بدأت بالشعور بالضحك كالجحيم
    Şimdi kendinizi sağlıklı, mutlu, çevreniz sevgi ile sarılmış hissetmeye başlayabilirsiniz, Open Subtitles يمكنك أن تبدأ الآن أن تشعر بالعافية يمكنك أن تبدأ بالشعور بالازدهار يمكنك أن تبدأ بشعور الحب الذي يحيط بك
    Ya da benim için üzülüdü ve senin içinde aynı şeyleri hissetmeye başladı. Open Subtitles أو انه شعر بالاسي من اجلي.وانه بداء يشعر بما اشعر به
    Ama ne zaman düşünmeye ya da hissetmeye başladığını nasıl bileceksin? Open Subtitles أجل، لكن بعد ذلك، كيف تعلمين إذا كان قد بدأ يفكر أو يشعر بأي شيء؟
    Ben şimdi eşcinsel olduğumu hissetmeye başladım, çünkü bu sizin için iyi Open Subtitles هذا جيد لك ، لأنني بدأ أحس بأنني شاذ الآن
    Yolculuk sıradışı olsa bile, Bu küçük oksijen moleküllerinin vücudumu doldurduğunu hissetmeye ihtiyacım var. TED السفر مُذهل، ولكنني بحاجة للشعور بجزيئات الأكسجين
    2003 yılında Sierre Leone’deki yasal danışmanlarla çalışmaya başladığımda hukukla ilgili tekrar umutlu hissetmeye başladım ve o zamandan beri takıntılıyım. TED ولم أشعر بالأمل من جديد إلا عام 2003 في سيراليون، عندما بدأت العمل مع مساعدي المحامين، ومن وقتها وأن مغرم بالقانون.
    Ama başkalarının duygularını kendi duyguların gibi hissetmeye çalışmak ...seni çok fazla yorabilir. Open Subtitles لكنّه يمكن أن يكون مستنزِفاً أن تحاولي الإحساس بمشاعر الكل بالإضافة إلى مشاعرك
    Onun gibi birisi için suçlu hissetmeye zamanın varsa git şu anki olaylardan herhangi birini çözümle. Open Subtitles ان كان لديك وقت لتشعر فيه بالذنب على شخص كهذا اذهب افضل وحل واحدة اخرى من القضايا الحاليه
    Ve eğer dikkatini verirsen, hissetmeye başlayabilirsin. Open Subtitles وإذا كنت الاهتمام، يمكنك البدء أن تشعر به.
    Her gün,çocuk yapmamız için,başımın etini yerdi gittikçe daha çok baskı hissetmeye başladım. Open Subtitles كانت تلح عليّ كل يوم كي أمنحها طفلاً لقد شعرتُ بالضغط أكثر وأكثر
    Kafama çok fazla kan gidiyor kene gibi hissetmeye başladım. Open Subtitles كثير من الدم يضخ الى رأسي بدأت اشعر اني كقرادة
    Charlotte daha iyi hissetmeye başlarken, Miranda daha kötü hissetmeye başlıyordu. Open Subtitles والتي شارلوت ليشعر على نحو أفضل، التي ميراندا أن تشعر سوءا.
    Dinle, senin geleceğini duyunca hepimiz kendimizi daha iyi hissetmeye başladık. Open Subtitles إسمع , يجب أن أخبرك لقد شعرنا كلنا براحة كبيرة عندما سمعنا أنهم سيقومون بإرسالك
    Bununla birlikte çok güçlü bir his gelir, şimdi sahnedeki gerilimi hissetmeye başlıyoruz. TED يصاحب هذا شعورٌ حاد ولذا نبدأ بالإحساس بالتوتر في المشهد.
    Mungo Gölü'nden haftalar ve aylar sonra tekrar bir aile gibi hissetmeye başlamıştık. Open Subtitles في الأسابيع والأشهر التي تلت بحيرة مونغو ، بدأنا نشعر بأننا أسرة من جديد

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus