"için buradayız" - Traduction Turc en Arabe

• هنا من أجل
• هنا لكي
• هنا لأجل
• هنا بسبب
• نحن هنا من
• هنا لأن
• نحنُ هنا
• هنا لأننا
• ونحن هنا
• نحن هنا بشأن
• نحن هنا في
• هنا بخصوص
• هنا كي
• هنا لأجلك
• هنا أَنْ

Ve resepsiyona gidip dedik ki, "Öğle yemeği için buradayız"
توجهنا لموظفة الاستقبال وقلنا لها "نحن هنا من أجل العشاء"

Ve tam burada, şu anda, bu gezegende hepimiz kardeşiz. Bizler bu dünyayı daha iyi bir yer yapmak için buradayız.
وهنا والآن، نحن أخوة وأخوات على هذا الكوكب هنا لكي نجعل العالم مكاناً أفضل

Adamım, bir vampir için buradayız sanıyordum, zombiler için değil.
لقد ظننت باننا هنا لأجل مصاص دماء .. وليس زومبي

Dr. Corvin sizin yönlendirme sistemini taşıyan bir uydu, atmosfere girmek üzere olduğu için buradayız.
دكتور كورفين ، نحن هنا بسبب قمر صناعي يستخدم نظام توجيه من تصميمك وهو على وشك دخول الغلاف الجوي النظام لا يستجيب

Cylonların çoğu, insanları katlederek bir hata yaptığımızı düşündüğü için buradayız.
نحن هنا لأن أغلب السيلونز قد شعر أن مذبحة البشرية كانت خطأ

Umarım öyle olur. Yani, her şeyden önce, çocuklar için buradayız, değil mi?
أتمنى ذلك أعني بالنهاية نحن هنا من أجل الأطفال

- Alan Matthews'ın Gazal için sakladığı tüfekle ilgili konuşmak için buradayız.
نحن هنا من أجل القناص آلان ماثيوس الذي يخبيء جزال

S*ktir et turtayı, seni yaşlı canavar! Akşam yemeği için buradayız.
تبأ للشطيره,نطمع فى المزيد نحن هنا من أجل العشاء

Kızımız Caroline'ı desteklemek... ve dinlemek için buradayız.
هنا لكي ندعم بنتنا، كارولين ونحن هنا لنسمع

Boy gösterip spor konuşmak için buradayız.
نحن هنا لكي ننافس ، و نسعد على تقدّم الرياضة

Güvenlik ve İHA bakımı için buradayız.
نحن هنا لأجل حماية وصيانة طائرات بدون طيار

Bree Van de Kamp'a karşı insanlar hususunda, ifadeleri almak için buradayız.
في قضية الإدعاء العام ضد بري فان دي كامب نحن هنا لأجل البيانات الافتتاحية

Biz sadece, bizimkiler boşandığı için buradayız... .. Oprah'ın programına çıkmak için gelmedik.
نحن هنا بسبب أن والدينا تطلقا ولم نشاهد الاوبرا حتى الآن

Hey, biz not ortalaması düşük olduğu için buradayız.
مهلا ، توقف ، نحن هنا لأن المعدل كان منخفضا

Sadece plana uymanı sağlamak için buradayız.
نحنُ هنا لنُبقيكَ على المسار فحسب هذا كل ما نحنُ قادرين على فعلهِ

Özgür olduğumuz için burada değiliz. Özgür olmadığımız için buradayız.
نحن لسنا هنا لأننا أحرار نحن هنا لأننا لسنا أحرار

Biliyorum, elimizden geldiğince yardım etmek için buradayız. Sorumlu benim. Sorumlunun o olduğunu sanıyordum.
لا أفهمك ونحن هنا لمساعدتكم بكل ما يمكننا من الآن أنا المسؤولة

Enright davası için buradayız, başkomiser.
نحن هنا بشأن قضية (إنرايت)، أيُها القائد.

Bir görev için buradayız.
نحن هنا في مهمة, لفترة ما تريد شيئاً أكثر من القهوة

Pekala, bildiğiniz gibi Tatlı Cadı için buradayız.
حسنا, كما تعلمون "نحن هنا بخصوص "بي ويتشد

Kutsal İttifakın yönetimi kimde olursa olsun... savaşmak için buradayız.
أياً كان من يقود هذا التحالف العظيم فنحن هنا كي نقاتل

Olay her neyse, senin için buradayız. Her şey düzelecek.
حسنآ،مهما يكن ،نحن هنا لأجلك سوف اكون بخير

Hutu ve Tutsiler arasındaki barışı gözetlemek için buradayız.
نحن هنا أَنْ نُراقبَ السلام بين الهوتو والتوتسي.