| Kendimizi korumak için gerekli önlemleri aldığımız için memnun değil misin? | Open Subtitles | حسناً، ألست سعيد لأننا أخذنا الإجراءات الضرورية لحماية أنفسنا؟ |
| Uppsala ya gitmediğimiz için memnun değilmisin? | Open Subtitles | هل أنت غير سعيد لأننا ذاهبون إلي (أوبسالا)؟ |
| Şu an gizli bir hapishaneye gitmediğim için memnun olursun sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدت بأنك سعيدة لأنني لستُ في طريقي لسجن سري. |
| Sizinle karşılaştığım için memnun oldum. | Open Subtitles | حسنًا، أنا سعيدة لأنني إلتقيتُ بك الأن. |
| Bana bunları söylediğin için memnun oldum. Ama hala bunu yapmak zorundayım. | Open Subtitles | أنا سعيد لأنك قلتِ هذا ,لكن يجب أن أقوم بذلك |
| Şimdi de mi, Mission Hills'de yaşadığın için memnun değilsin? | Open Subtitles | الست مسرورة انك تعيشين في تلال ميسون الان؟ |
| "Işıkları açmadığın için memnun değil misin" diye kim yazdı? | Open Subtitles | كان هناك شخص آخر في تلك الغرفةِ أقصد ألم تروا عبارة اضاءة النور ؟ |
| Benim için geldiğin için memnun oldum. | Open Subtitles | اشعر بالاطراء لأن قدمت لأجلي شخصيا |
| Yüz yüze görüştüğümüz için memnun oldum. | Open Subtitles | سعيد لأننا على وفاق. |
| Ayak altında olmadığım için memnun olacaktır muhtemelen. | Open Subtitles | على الأرجح ستكون سعيدة لأنني لستُ ميتاً |
| Senin için memnun oldum. Bunu yaşamış olduğun için memnun oldum. | Open Subtitles | أنا سعيد من أجلك سعيد لأنك حظيت بالحب في حياتك |
| Gelmemi sağladığın için memnun değil misin Baba? | Open Subtitles | هل أنت سعيد لأنك جعلتني أذهب ، يا أبى؟ |
| Beni beklediğin için memnun oldum baba! | Open Subtitles | أنا سعيد لأنك انتظرتني , يا أبي |
| Kabul etmeden geçemeyeceğim onu bulduğumda hâlâ bizimle olduğun için memnun kaldım. | Open Subtitles | علي الاعتراف، عندما وجدتها كت مسرورة انك مازلت معنا |
| "Işıkları açmadığın için memnun değil misin" diye kim yazdı? | Open Subtitles | كان هناك شخص آخر في تلك الغرفةِ أقصد ألم تروا عبارة اضاءة النور ؟ |
| Benim için geldiğin için memnun oldum. | Open Subtitles | اشعر بالاطراء لأن قدمت لأجلي شخصيا |