Harika yemek ve bana eşlik ettiğiniz için sağolun. | Open Subtitles | شكراً على العشاء الّذيذ وشكراً لك على مرافقتي. |
Acil çağrıma cevap verdiğiniz için sağolun, memur bey çünkü iyileşmeye şu an ihtiyacım var. | Open Subtitles | شكراً على ردك على حالتي الطارئة ايها الضابط لإنني عندما اريد ان اشفى اريد ذلك فوراً |
O halde ben şekerlememe döneyim. Bira için sağolun. | Open Subtitles | في هذه الحالة ساكمل قيلولتي شكرا على البيرة |
Tavsiyeniz için sağolun. Sizden paranızı isteyeceğim. | Open Subtitles | ـ أشكرك على النصيحة ـ انا هنا من اجل المال |
Neyse, getirdiğiniz için sağolun. | Open Subtitles | شكرًا على إيصالي، على أي حال |
Beyler, dinleyin. Kaygılarınız için sağolun, gerçekten. | Open Subtitles | ايها الرفاق , انصتوا الي في الحقيقة شكرا علي اهتمامكم |
Bugün hepimiz için kötü bir gün geldiğiniz için sağolun | Open Subtitles | الحزن والخسارة , بهذا الأسبوع هذا أفضل تعبير لمن هم الأقرب للشخص المفقود شكراً على من حضرو اليوم |
geldiğiniz için sağolun. kusura bakmayın erken bitti. | Open Subtitles | شكراً على حضوركم و يؤسفني إنتهاء الحفل مبكراً |
Tamam. Herşey için sağolun. İyi şanslar canım. | Open Subtitles | حسن ، شكراً على كل شيء وداعاً يا فتاة |
Bize katıldığınız için sağolun. Seni tanıyor muyum? | Open Subtitles | شكراً على إنضمامكِ ، هل اعرفكِ؟ |
Uğradığınız için sağolun Madam. Güle güle. | Open Subtitles | شكراً على زيارتكِ, سيدتي إلى اللقاء؟ |
Evet, sizinle geleceğim. Misafirseverliğiniz için sağolun. | Open Subtitles | نعم سآتي معك شكراً على كرم ضيافتك |
Gitmemiz lazım. Fotoğrafları bize gösterdiğiniz için sağolun. | Open Subtitles | يجب علينا الذهاب الآن ولكن شكرا على عرض الصور لنا |
- Uyarı için sağolun. | Open Subtitles | وسيتوجب علينا بعدها المغادرة حسنا، شكرا على الرؤوس المرفوعة |
Açık yürekliliğiniz için sağolun. Bilgiyi dikkate alacağım. | Open Subtitles | شكرا على صراحتك سوف آخذ هذه المعلومات كنصيحة |
Elbette efendim. Güveniniz için sağolun. | Open Subtitles | بالطبع يا سيدي، أشكرك على ثقتك |
Bu kadar çabuk geldiğiniz için sağolun. | Open Subtitles | أشكرك على حضورك هنا بهذه السرعة |
- Yardımınız için sağolun doktor. | Open Subtitles | أشكرك على المساعدة أيّها الطّبيب. |
İyi geceler! Parti için sağolun! | Open Subtitles | طابت ليلتكم شكرًا على الحفلة |
-Durduğunuz için sağolun. -Şık aklın, ben Ron Burgundy. | Open Subtitles | شكرا علي المؤازرة فلتنعمي بالرخاء, مُحدثكم رون بروجندي |
Geldiğiniz için sağolun. Ofiste hapsolmuş gibi hissediyorum. | Open Subtitles | شكراً لقدومكم , أشعر أننى كالصندوق فى المكتب |
Az sonra yanınıza geleceğim. Geldiğiniz için sağolun. | Open Subtitles | وسأراكم بعد قليل أشكركم على حضوركم |
Yardımınız için sağolun. | Open Subtitles | نشكركم على تعاونكم. |