"için tehlikeli" - Traduction Turc en Arabe

• خطر على
• خطير بالنسبة
• خطرا على
• خطيرة على
• خطير لك
• خطيرة لكي
• خطر علّى
• معادون للغايه
• الأمر خطير
• الأمر خطيراً
• خطر أن
• خطراً عليه
• خطيراً على

Savaş filon için tehlikeli komutan. Bu savaş istasyonu için değil.
خطر على أسطولك, كوماندر ليست هذه محطة معركة

Yardıma ihtiyacı var. Kendisi ve hepimiz için tehlikeli.
إنها بحاجة لمساعدتنا إنها خطر على نفسها وعلينا جميعاً

Baal'ın kendileri için öğrenmesine izin verebilirler. Bu onlar için tehlikeli.
وهذا أمر خطير بالنسبة لهم إذا لم نتمكن من قوة السلاح

Önemli sağlık mesajı: blog yazma sağlığınız için tehlikeli olabilir, özellikle de erkekseniz.
رسالة صحية مهمة: التدوين قد يكون خطرا على صحتك، خصوصاً إذا انت مُذكر.

Doğumu hem bebek hem de anne için tehlikeli hale getiriyor.
مما يجعل الولادة الطبيعية خطيرة على كل من الأم و الطفل

Kızının doğumundan onca zaman sonra geldiğin için tehlikeli.
الأمر خطير لك لتعود من بعيد بعد ان ولدت طفلتك

Fury, bunu gizli tutmak için tehlikeli mesafelere gitti bana yalan söyledi, S.H.I.E.L.D.'a yalan söyledi.
(فيوري) اتخذ إجراءات خطيرة لكي يُبقي هذا طيّ الكتمان... وكذب عليّ وكذب على (شيلد)

Bu işler, çok derine gidiyor. Benim için tehlikeli şeyler.
هذا الشئ يصبح أعمق هذا خطر علّى يارجل

Ancak çocuk için tehlikeli olabileceğini kanıtlayamazsa onunla görüşmesini yasal olarak engelleyemez.
ولكن عليها ان تثبت انه خطر على الاطفال فهي لا تستطيع ان تمنعه قانونا عن اولاده يا مدام .. يا مدام

Ne yapacağımı bilemiyorum. Çocuklar için tehlikeli olacaksa...
لا أعرف ما العمل حول هذا إذا هناك خطر على الأطفال

O kurallar seni rahatsız etmek için konmadı. Bunu yapmak, hasta için tehlikeli sonuçlar doğurabilir.
هذه القوانين ليست لمضايقتك هذا خطر على المريض

Dışarıda, halk için tehlikeli olabilecek bir polis olduğunu biliyor musun?
ألا تعرف إن كان هناك شرطي خطر على العامّة؟

Sizinle yemek yemek insanın sağlığı için tehlikeli olabilir..
أفهم التعشي معك يمكن أن يكون خطر على صحة الفرد

Ama her zaman başkalarından çok kendisi için tehlikeli olmuştur.
ولكنّه دائماً ما كان خطر على نفسه أكثر من أي أحد آخر

Bu tasavvurun yalnız bir insan için tehlikeli olduğunun farkındaydım ama ona karşı savaşacak takati kendimde bulamıyordum.
عرفت بأن التفكير بهذه الطريقة هو أمر خطير بالنسبة لكائن بشري لكنني لم أجد القوة اللازمة لكي أكافح ذلك

Senin de korktuğunu biliyorum. Kadınlar için tehlikeli.
أنا أعلم انك تخشاها كذلك ، أنها أمر خطير بالنسبة للمرأه.

Ve bu hepimiz için tehlikeli.
وهذا أمر خطير بالنسبة لنا جميعا.

Avustralya takım fikrini kabul etmiyor ve Hindistan için tehlikeli ataklar yapabilir...
استراليا ليست بالفريق الذى يستسلم و هجومهم قد يكون خطرا على الهند

İşlerini kaba kuvvetle yürüten bir kimse toplum için tehlikeli bir kimsedir.
الشخص الذي يريد تنفيذ رغباته بالقوة يثبت أنه خطرا على المجتمع

Maalesef bu dürtülerin herkes için tehlikeli olduğunu öğrenmek üzereydi.
.. مع الأسف، لقد كانت على وشك أن تتعلم .. أن تلك الرغبات خطيرة على الجميع ..

New Delphi tek başına gitmen için tehlikeli bir yer, Michael.
جديد دلفي هو مكان خطير لك أن تذهب وحدها، مايكل.

Fury, bunu gizli tutmak için tehlikeli mesafelere gitti bana yalan söyledi, S.H.I.E.L.D.'a yalan söyledi.
"فيوري) اتخذ إجراءات خطيرة لكي) يٌبقي هذا طيّ الكتمان..." "وكذب عليّ وكذب على (شيلد)"

Devam etmeliyiz. Çiftleşme döneminde oldukları için tehlikeli olabilirler.
يجب ان نتحرك بسرعه انه موسم تزاوجهم وقد يصبحون معادون للغايه

Bu işten bu kadar kolay sıyırılamazlar. Eğer bana bu sızıntı için tehlikeli...
إذا كان الأمر خطيراً من اجلك لتسرب هذا لي

- Şimdiye kadar. ama aşılanmamış ve bu onun için tehlikeli olabilir.
حتى الآن , لكنه لم يلقح ضد الحصبة وهو في خطر أن يصاب به

Varlığının onun için tehlikeli olduğunu bildiğinden,..
أدركتِ ان حضورك كان خطراً عليه

O halde, beyaz hücrelerin eksikliğinin vücut için tehlikeli olabileceğini görebiliyor musunuz?
وهكذا، يمكنكم أن تروا كيف أن نقص الكريات البيض يمكن أن يكون خطيراً على جسم الإنسان. حسناً؟