| Savcıya, olayın nefsi-müdafaa olduğunu açıkladım. Senin için yalan söyledim | Open Subtitles | لقد أقنعت المدعى العام أنه كان دفاع عن النفس لقد كذبت من اجلك |
| Senin için yalan söyledim! Polise hem de! | Open Subtitles | لقد كذبت من أجلك، لقد كذبت علي الشرطة من أجلك. |
| Daha ilginç görünmek için yalan söyledim. | Open Subtitles | كذبت لأنني أردت أجعل نفسي أبدو أكثر إمتاعاً |
| Sana değer verdiğim için yalan söyledim. | Open Subtitles | لقد كذبت لأنني أهتم لأمرك |
| Senin için yalan söyledim. Bu işte beraberiz. | Open Subtitles | لقد كذبت من أجلك هناك نحن الآن سوياً في هذا الآن |
| Senin için yalan söyledim ve şimdi de oğlum öldü. | Open Subtitles | أنا كذبت من أجلك والأن ابني ميت |
| Aşağılanmamak için yalan söyledim. | Open Subtitles | لقد كذبت من أجل الهرب من الأذلال. |
| Onlar için yalan söyledim, kıçlarını kurtardım. | Open Subtitles | لقد كذبت من أجلهم لقد أنقذت أعناقهم |
| Korktuğum için yalan söyledim. | Open Subtitles | كذبت لأنني كنت خائف |
| Ben senin için yalan söyledim. | Open Subtitles | أنا كذبت من أجلك |
| - Senin için yalan söyledim Elena. | Open Subtitles | أنا كذبت عليه بالنسبة لك، ايلينا |
| Seni koruyabilmek için yalan söyledim. | Open Subtitles | أنا كذبت من اجل الحفاظ عليك |