Onu uçakla buraya getirtelim. İşe yarar bir şeyler hatırlar belki. | Open Subtitles | لابد أن نرسل إليها لتأتى إلى هنا ربما تتذكر شيئاً مفيداً |
Belki doğru yere bakıyor olsam, mesela yüzü civarlarına işe yarar bir şeyler bulabilirdim. | Open Subtitles | ربما لو بحثت في البقعة الصحيحة مثل مكانٍ ما قرب وجهها لربما لاحظت شيئاً مفيداً |
İşe yarar bir şeyler yap ve bana bilgisayardan annemi bağla. | Open Subtitles | افعلوا شيئاً مفيداً و أوصلني بأمي على الهاتف |
Bak, önemli olan, senin bir daha gün ışığını görmek isteyip, istememen, bana işe yarar bir şeyler söyleyeceksen, hey... işte sana en iyi zaman. | Open Subtitles | انظر، المهم، إن أردت رؤية ضوء الشمس ثانية عليك أن تعطيني شيئا مفيدا والآن هو الوقت |
Öncelikle, çok pasaklı biri ama sen Jack'le özel görüşmendeyken işe yarar bir şeyler buldum. | Open Subtitles | حسناً من البدايه هي ساذجه كلياً ولكني وجدت شيئاً مفيد عندما كنتِ مع جاك |
Bu senin iyiliğin için. İşe yarar bir şeyler öğren diye. | Open Subtitles | هذا كان من مصلحتكِ، يجب عليكِ تعلم شيء مفيد. |
Hayatta işe yarar bir şeyler yapmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أفعل شيئًا مفيدًا في حياتي فحسب. |
Hadi ama, zeki kız, o ağızınla işe yarar bir şeyler yap. | Open Subtitles | هيا الآن, أيتها الذكية أفعلي شيئاً مفيداً |
İşe yarar bir şeyler bulursanız haberim olsun. | Open Subtitles | أعلميني أذا وجدث شيئاً مفيداً. |
Cinayete dair işe yarar bir şeyler biliyor musun? | Open Subtitles | أتعلم شيئاً مفيداً بشأن هذه الجريمة ؟ |
Belki işe yarar. Bir şeyler buluruz. | Open Subtitles | ربما يمكننا معرفة شيئاً مفيداً |
İşe yarar bir şeyler bulursan beni haberdar et. | Open Subtitles | أعلمني إن وجدت شيئاً مفيداً. |
Ne yaptığını bildiğini, Dumbledore'un sana işe yarar bir şeyler söylediğini sanmıştım! | Open Subtitles | لقد ظننتك تعرف ماذا تفعل، ظننتُ أنّ (دميلدور) أخبرك شيئاً مفيداً |
Naomi arkasında işe yarar bir şeyler bırakmış olabilir. | Open Subtitles | ربما تكون (ناومي) قد تركت شيئاً مفيداً خلفها |
Eğer bana işe yarar bir şeyler söylersen serbest bırakmayı düşünebilirim. | Open Subtitles | إذا أعطيتني شيئا مفيدا سأفكّر مليا في تحريرك |
Lorenzo, kapa şu sikik çeneni de git işe yarar bir şeyler yap. | Open Subtitles | اخرس يا لورنزو وافعل شيئا مفيدا |
Tek yapmanız gereken bu enerjiyi serbest bırakmanız ve o döngüsünü tamamlarken işe yarar bir şeyler yapmak; ki ben de buraya bir motor bağlıyorum. | Open Subtitles | كل ما عليك القيام به لتحرير هذه الطاقة وتفعل شيئا مفيدا معها ليتم استكمال الدائرة. الذي يمكنني القيام به وهو مجرد توصيل محرك به. |
Lütfen, işe yarar bir şeyler olduğunu söyle. | Open Subtitles | أرجوك أخبرني أنهُ شيئاً مفيد |
Olumlu düşünecek olursak içinde işe yarar bir şeyler olabilir. | Open Subtitles | حسناً الأن سنذهب للدكتور المضيء للأن ربما هناك شيء مفيد في الداخل |