"işler kötüye giderse" - Traduction Turc en Arabe

    • ساءت الأمور
        
    • ما سأنزع
        
    • عندما تسوء
        
    • لو ساءت
        
    • سأنزع القابس
        
    Hızlı, kolay, çirkin plânın işler kötüye giderse işe yarayacağını biliyorum. Open Subtitles الخطة السريعة والبسيطة والقبيحة التي أعرف أنّها ستنجح لو ساءت الأمور.
    İlaçları aldıklarından emin olun. İşler kötüye giderse bize haber verin. Open Subtitles احرص على أن يأخذوا دواءهم واتصل بنا لو ساءت الأمور
    İşler kötüye giderse ne yapacağımız konusunda anlaşmıştık. Open Subtitles لقد عقدنا اتفاقا ماذا سيحدث لو ساءت الأمور
    Söylemedi deme, işler kötüye giderse, bu herifin bir şeyden kıllandığını düşünürsem, anında bu işten vazgeçerim. Open Subtitles أنا أخبرك إن فسد هذا الشيء إن بدا و كأن ذاك الرجل يكتشف شيئاً ما سأنزع القابس عن كل شيء هنا و بسرعة
    Harika. İşler kötüye giderse, herkese canınız cehenneme derim. Open Subtitles عندما تسوء الأمور سأخبر الجميع أن يلعنوا أنفسهم
    İşler kötüye giderse Mossad'ı suçlarız. Open Subtitles إن ساءت الأمور ستلقي باللوم على الموساد ليست مضحكة
    Burada işler kötüye giderse diye sana söylemek istedim. Open Subtitles إنّني أخبرك بذلك، في حال ساءت الأمور علينا
    İşler kötüye giderse kahramanlık yapmaya kalkışma. Open Subtitles لو ساءت الأمور تراجعي لا تحاولي بأن تكوني بطلة
    Eğer işler kötüye giderse, orada olmanı istiyorum. Open Subtitles , لو ساءت الأمور أريدكِ أن تكوني هناك
    İşler kötüye giderse bil ki etrafımız polislerle çevrili. Open Subtitles إن ساءت الأمور, فنحن محاطون بالشرطة.
    Söz ver, işler kötüye giderse benimle paylaşacaksın. Open Subtitles عدني فقط بأن تخبرني إن ساءت الأمور.
    - Ve Bay Cromwell işler kötüye giderse, kimi suçlayacağımı çok iyi biliyorum! Open Subtitles -جلالتك -وسيد( كرومويل) لو ساءت الأمور أعرف جيداً من سألقى عليه اللوم
    Zaten bunu yapıyorsun. Eğer işler kötüye giderse 2. Bölüğe geri dönmek zorundasın. Open Subtitles وهذا ما تفعله، إن ساءت الأمور
    İç ferahlatıcısınız Bay Sennett ve eğer işler kötüye giderse tek yapmam gereken bir filme bilet almak. Open Subtitles إنك نسمة هواء منعشة يا سيد (سينيت) وإن ساءت الأمور كل ما عليّ فعله شراء تذكرة للأفلام. حظ طيب يا سيد (سلفريدج).
    Söylemedi deme, işler kötüye giderse, bu herifin bir şeyden kıllandığını düşünürsem, anında bu işten vazgeçerim. Open Subtitles أنا أخبرك إن فسد هذا الشيء إن بدا و كأن ذاك الرجل يكتشف شيئاً ما سأنزع القابس عن كل شيء هنا و بسرعة
    İşler kötüye giderse bununla baş edebilirim. Open Subtitles يمكنني تولّي الأمور عندما تسوء

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus