İşlerimizi sekteye uğratmak için savaşa girmemizi isteyen birileri var. | Open Subtitles | شخص ما يريد منّا أن نقع في الحرب نعطّل أعمالنا |
Bir iş sadece bir dizi görevdir, onlar da işlerimizi yeniden tanımlayacak, çünkü bu görevlerden bazılarını yapacaklardır. | TED | العمل عبارة عن سلسلة من المهام، ولذا ستقوم بإعادة تعريف أعمالنا لأنها ستقوم بأداء بعض من تلك المهام. |
Hemen şurdaki patates torbalarına karşı işlerimizi çalıyorlar. | Open Subtitles | ضد هارسى البطاطس هناك الذين يسرقون أعمالنا |
Fotoğraf çekmeyi öyle çok seviyoruz ki bazen diğer işlerimizi unutuyoruz. | Open Subtitles | نحن نحب التصوير كثيرا حتى نسينا القيام بأعمالنا |
Belki de işlerimizi yapması için başka insanlar kiralamayı bırakmalıyız. | Open Subtitles | ربما يجب علينا أن نتوقف عن إستئجار أشخاص للقيام بعملنا. |
Aile ilişkilerimizi ve işlerimizi tehlikeye atmaya değer mi? | Open Subtitles | هل أنها تستحق حقاً ، المخاطرة بوظيفتنا و علاقاتنا بـ عائلتنا |
Biz işlerimizi yoluna koyalım. | Open Subtitles | لنقم بترتيب أمورنا أولا. |
- Onu yakalamaya , işlerimizi kurtaracağım. | Open Subtitles | ساُحاول الإمساك به و إنقاذ وظيفتنا |
Artık arkana yaslanıp işlerimizi düşünmelisin. | Open Subtitles | يجب أن تتراجع يا رجل وتفكر بِشأن أعمالنا |
Buraya girerken işlerimizi dışarda bırakıyoruz. | Open Subtitles | هل قرأت الملاحظة يا صاحبي لقد تركنا كلنا أعمالنا وراء الباب |
Buraya girerken işlerimizi dışarda bırakıyoruz. | Open Subtitles | هل قرأت الملاحظة يا صاحبي لقد تركنا كلنا أعمالنا وراء الباب |
Evet, pisiciğim, işlerimizi yoluna koyar koymaz, hazırız. | Open Subtitles | حسناً يا عزيزتي، سننقل أعمالنا إلى مكان أخر، و سنكون أحراراً |
Bu Kübalılar buraya gelip işlerimizi, kaynaklarımızı çalıyorlar. | Open Subtitles | هؤلاء الكوبيين يأتون إلى هنا ويسرقون أعمالنا |
İşlerimizi göndermek yerine... işlerimizi kaybediyoruz... Meksika'ya... işlerimizi alması için Meksikalıları getiriyorlar.. | Open Subtitles | بدلاً من إرسال أعمالنا، فقدانها للمكسيك يحضرون المكسيكيين ليأخذوا أعمالنا |
Hayal edebileceğiniz gibi o bir kutu gibiydi, ve yıldızlar, gezegenler, biz kutunun içinde işlerimizi yapıyoruz. | Open Subtitles | كانت كصندوق, تماماً كما تتصوّره, والنجوم والكواكب ونحن, نُمارس أعمالنا داخل الصندوق. |
Yasal işlerimizi tehlikeye atıyorsunuz ama bunu bize söylemiyorsunuz. | Open Subtitles | أنتِ تعرضين أعمالنا المشروعة للخطر دون حتى أن تخطرينا |
Gelecek hafta ordu ile olan işlerimizi müzakere etmek için yönetimin geri kalanı ile görüşeceğim. | Open Subtitles | الأسبوع القادم سوف أجتمع مع بقية المجلس، لمناقشة بقية أعمالنا المستقبلية مع الجيش |
Ve otoriteler farkımıza varırsa, işlerimizi zora sokarız. | Open Subtitles | وان بدأت السطات بأخذ الملاحظات عنا , حينها لن نستطيع القيام بأعمالنا |
İşlerimizi yürüttüğümüz otelin vale servisinde. | Open Subtitles | إنها بالفندق الذي كنا به حيث كنا نقوم بعملنا |
Günlük işlerimizi hallediyor olacağız. | Open Subtitles | -؟ نقوم بوظيفتنا على سبيل التغير وسنبتعد عن طريقك |
Onun dürüstlülüğü bizim işlerimizi kolaylaştıracak, Preeti. | Open Subtitles | "صدقه أيضا سيسهل أمورنا يا " بريتي |
Dürüst olmak gerekirse, işlerimizi kolaylaştırıyor. | Open Subtitles | ،لأكون صادقًا .إنهُ يجعل وظيفتنا أسهل |
İkimiz de sonuna kadar işlerimizi yapmaya devam edeceğiz. | Open Subtitles | يجب علينا الإستمرار بأداء وظيفتينا حتي النهاية |
Ve kirli işlerimizi yapacaklar. | Open Subtitles | ويقومون بالعمل السيئ لأجلنا |
Tek söylediğim şey insanlarınızın bu ülkeye gelip işlerimizi almasıydı. | Open Subtitles | كل ما أقوله أن قومك يأتون إلى بلدنا ويأخذون وظائفنا |
İşlerimizi halletmemiz gerekli. Problemlerimizi çözmemiz gerekli. | Open Subtitles | اريد بأن يتم تولي امورنا اريد اصلاح مشاكلنا |