sen güçlü, kendine güvenen bir kadınsın sigaraya ihtiyacı olmayan. | Open Subtitles | انتى الان قوية ,امرأة واثقة من الذى لا يحتاج للتدخين |
Sen güçlü, kendinden emin bir kadınsın sigaraya ihtiyacı olmayan. | Open Subtitles | أنتى إمرأة قوية واثقة من الذى لا يحتاج الى سيجارة |
Biseksüel, bu arada bu da hazineyi bulmak için haritaya ihtiyacı olmayan partnerlere alışık olduğu anlamına geliyor. | Open Subtitles | إنها ثنائيّةُ الرغبة، وبالمناسبة وهذا يعني أنّها معتادةٌ على شركاءَ لا يحتاجون خرائط كي يجدوا الكنز |
Eğer yardıma ihtiyacı olmayan biri varsa o da senin sinir bozucu kontrol manyağı kızındır. | Open Subtitles | حسنًا، ابنتك المزعجة والمهووسة بحب السيطرة، لا تحتاج إلى أي مساعدة. |
Cerrah, ihtiyacı olmayan parçayı kesse bile, o asla kadın olamayacak. | Open Subtitles | لن تصبح امرأة أبداً، حتى لو قطع جراح ما ما لا تحتاجه. |
- İhtiyacı olmayan yarısı. | Open Subtitles | - الذي لا تحتاجينه - |
Ben onları ihtiyacı olmayan kişilerin mallarını ihtiyacı olanlara taşımak için kullanıyorum. | Open Subtitles | أنا استخدمها لنقل الأمور الجيدة من أشخاص لا يحتاجونها إلى أشخاص يحتاجونها. |
Bu üste suni feromona ihtiyacı olmayan tek insan var. | Open Subtitles | شخص واحد في هذه القاعدة لا يحتاج إلى هرمون اصطناعي |
Sen güçlü kendine güvenen bir kadınsın sigaraya ihtiyacı olmayan. | Open Subtitles | أنتى امرأة قوية واثقة من الذى لا يحتاج للتدخين |
Güçlü kendine güvenen bir kadın sigaraya ihtiyacı olmayan. | Open Subtitles | إمرأة قوية واثقة من الذى لا يحتاج للتدخين |
Bayanlar, baylar, şimdi ringe çıkacak olan dünya çapında tanıtmaya hiç ihtiyacı olmayan, namağlup 56 galibiyet, sıfır yenilgi işte yalnız ve tek Kelly "K. O. " robinson! | Open Subtitles | سيداتى وسادتى .. انه يشق الآن طريقه إلى الحلبة وهو لا يحتاج إلى تقديم.. |
Bayanlar, baylar, şimdi ringe çıkacak olan dünya çapında tanıtmaya hiç ihtiyacı olmayan, namağlup 56 galibiyet, sıfır yenilgi işte yalnız ve tek Kelly "K. O. " robinson! | Open Subtitles | سيداتى وسادتى .. انه يشق الآن طريقه إلى الحلبة وهو لا يحتاج إلى تقديم.. |
O, tanıtıma ihtiyacı olmayan bir adam. | Open Subtitles | علي أي حال، الرجل الذي لا يحتاج أي تقديم علي الإطلاق ك. وارين |
Avunmaya ihtiyacı olmayan şanslı insanlardan biriyim. | Open Subtitles | أنا أحد أولئك المحظوظين الذين لا يحتاجون إلهاءً |
Burada tedaviye ihtiyacı olmayan insanlar var. | Open Subtitles | ثمّة أشخاص هنا لا يحتاجون للعلاج. |
Beslenme ihtiyacı olmayan askerler. | Open Subtitles | رجال لا يحتاجون إلى الطعام. |
İyileşmeye ihtiyacı olmayan biri için hazır değilsin Holly. | Open Subtitles | أنت لست على استعداد لشخص الذين لا تحتاج إلى إصلاح، هولي. |
Patente ihtiyacı olmayan bir fikir ürettim. | Open Subtitles | لقد واتتني فكرة لا تحتاج إلى براءة إختراع |
Aimee'nin asıl ihtiyacı olmayan şey, asistanınmış gibi ona patronluk taslaman. | Open Subtitles | حسنا، ما لا تحتاجه (إيمي) هو تأمرك عليها وكأنها مساعدتك الشخصية. |
Ama bu kasabanın ihtiyacı olmayan, hak etmediği şey bir diktatör. | Open Subtitles | ...ولكن، ما لا تحتاجه ...ما لا ...تستحقه هو قائد ديكتاتوري |
- İhtiyacı olmayan yarısı. | Open Subtitles | - الذي لا تحتاجينه - |
İnsanlara ihtiyacı olmayan şeyleri satarız. silahlar, arabalar, seks... | Open Subtitles | سيشترون أغراض الناس والتي لا يحتاجونها |