Sanırım biraz aceleci davranıyorum. Savaş olduğu sırada çetenin piyade erlerine iki kat fazla para ödedikleri ortaya çıkıyor. | TED | فاتضح أن ـ أنا استبق نفسي. فاتضح أن في العصابة عندما يكون هناك حرب، فهم يدفعون للجنود ضعف أجورهم. |
Bağış yapmanın mutluluğa etkisi, iki kat fazla gelir ile aynı gibi. | TED | بدا أنه الإعطاء للجمعيات الخيرية أعطى نفس الاختلاف للسعادة كامتلاك ضعف الدخل |
Ancak, hela ya da sifonlu tuvaletler, hastalıkları sadece temiz su kaynağı kullanmaya göre iki kat fazla azaltıyor. | TED | ولكن المرحاض المتواضع، أو المرحاض الدافق يقلل من المرض بمقدار ضعف ما ستنفقه على الماء النظيف. |
Ayrıca zengin bir eşe sahip fakir bir adam herkesten iki kat fazla çalışmalıdır. - Ayrıca, sen iyi bir seçim yaptın. | Open Subtitles | والرجل الفقير الذي لديه امرأة غنية عليه العمل مرتين أكثر من غيره |
Kanada, Avustralya ve Birleşik Krallık gibi diğer ülkelerde yaklaşık iki kat fazla sayıda kadın polis var. | TED | تحظى بلدان أخرى مثل كندا وأستراليا والمملكة المتحدة على ما يقارب ضعف هذه النسبة من الشرطيات. |
Gözünü açıp kapayıncaya kadar, senden iki kat fazla kazanırlar. | Open Subtitles | إن بإمكانهم أن يكسبوا ضعف ما نكسب قبل أن تتمكن من تحريك العصا |
Benim aklım seninkinden iki kat fazla çalışıyor, seni bezelye beyinli. | Open Subtitles | قدرات عقلي ضعف قدراتك يصاحب العقل بحجم البازلاء |
Maksimum güvenli dozun üstünde zaten aldınız. Herkesten iki kat fazla çünkü daha saldırgansınız. | Open Subtitles | لقد حقنت باكثر من الحد المسموح ضعف اي احد آخر لانك اصبحت اكثر عنفا |
Bana bunun hormonlardan olduğunu söyle. Sende ikizlerden dolayı iki kat fazla hormon var. | Open Subtitles | اخبرينى أنها الهرمونات لديكِ ضعف الهرمونات الآن |
Tahminimden iki kat fazla tutuyor., sanırım bu ikiz oldukları için, değil mi? | Open Subtitles | بالطبع هذا ضعف التكلفة الحقيقية أعتقد أن هذا بسبب كونهم توأم , أليس كذلك ؟ |
- İki kat fazla yere bakabiliriz. - Dr. Grant bunu uygun bulmuyor. | Open Subtitles | قد يمكننا إستكشاف ضعف المساحة قال الدكتور أنها فكرة سيئة |
Yumruk atıp ıskalamak, yumruk atıp vurmaktan iki kat fazla enerji harcar. | Open Subtitles | سأْخذُ ضعف طاقته سا تَأَرجُح وتَغَيُّب عنه واحاول ضَربَه |
Anne, Cody neredeyse 16 ama ben ondan iki kat fazla kişiyle çıktım. | Open Subtitles | لكن يا أمي، كودي تقريبا 16عام وأخذت مواعيده من فتيات ضعف مواعيده |
Senin ısmarladığından iki kat fazla kahve ısmarladım. | Open Subtitles | اشتريت من القهوة مرتين أكثر منك أنت. |