Aitlik, size siz olduğunuz için değer veren ve sizin de değer verdiğiniz insanlarla ilişki içinde olmanızdan gelir. | TED | يأتي الإنتماء من الأرتباط في علاقة شخصية حيث تكون لك قيمةٌ جوهريةٌ عند اولئك الأشخاص وحيث تقدر الآخرين كذلك. |
Şimdi, bu kadın ve erkekleri karşıt bir ilişki içinde konumlandırıyor. | TED | و هذا يجعل الرجل و المراة في علاقة تعارضية. |
Harika bir arkadaş grubu ve ebeveynlere sahip olmak ve sevgi dolu bir ilişki içinde olmak, bana diğerlerine yardım etmek için güç ve umut verdi. | TED | وجود دائرة كبيرة من الأصدقاء، والآباء داعمة والدخول في علاقة عاطفية، في الواقع منحني قوة وأمل لمساعدة الآخرين. |
Orada oturup 20 dakika çiğneyip biten bir ilişki içinde birbirinize baktık. | Open Subtitles | جلسنا نمضغ لمدة 20 دقيقة نحدق ببعضنا البعض في علاقة منتهية |
Sonunda eğlenceli bir ilişki içinde olmak çok zevkli, bilirsin ya? | Open Subtitles | لطيف جدا أن تكون أخيرا في علاقة مرحة، تعرفون؟ |
Sonunda eğlenceli bir ilişki içinde olmak çok zevkli, bilirsin ya? | Open Subtitles | لطيف جدا أن تكون أخيرا في علاقة مرحة، تعرفون؟ |
Çok korkutucu. İyi bir ilişki içinde olmak böyle mi oluyor? | Open Subtitles | هل هكذا تكون الأمور عندما تكون في علاقة جيّدة؟ |
Benimle bir ilişki içinde olmak devamlı istek... ..içinde olmaktır diye seni uyarmıştım. | Open Subtitles | لقد حذرتك أن كونك في علاقة معي يعني أن تكون في حالة انتظار دائمة |
Romantizmin, samimiyetin ve bağlılığın olduğu bir ilişki içinde olmak istiyorum. | Open Subtitles | حسناً، أريدُ أن أكونُ في علاقة فيها حبُ ورمانسيّة والتزام. |
Önce diğer şeytanlarınla yüzleşmedikçe, kendini mucizevi bir biçimde saf bir ilişki içinde bulamazsın. | Open Subtitles | لن تجدي نفسك بشكل سحري في علاقة خالية من السموم, إلا إن واجهت مشاكلك الأخرى أولًا. |
İlgi çekici akademik bir makalede, bugün Amerika'da uzun ilişki içinde olan bekârların yüzde 67'sinin boşanmaktan korktuğu için hâlâ evlenmediğini öğrenmiştim. | TED | كانت مقالة أكاديمية مثيرة وجدت فيها بأن 67 بالمئة من العازبين في أمريكا اليوم يعيشون في علاقة طويلة مع شخص ما، ولم يتزوجوا بعد لأنهم خائفون من الطلاق. |
Bekar olmak bazen yalnızlık anlamına Gelebiliyor ama gerçekten sevmediğin veya saygı duymadığın biriyle ilişki içinde olmaktan iyi. | Open Subtitles | أعني ، طبعاً العازب يكون وحيداً أحيانا... لكن أفضل من أن تكون في علاقة... مع شخص ما لا تحبه ولا تحترمة |
Ve asla seninle ilişki içinde olamam. | Open Subtitles | و لا أستطيع أبداً أن أكون في علاقة معك |
Aşkın bittiği bir ilişki içinde sıkıştıysanız, böyle kalp kırıp ve aşağılıkça şeyler yapıp bir de karşısına geçip, ona sakın çocuk yapalım demeyin. | Open Subtitles | إن كنتَ عالقاً في علاقة خالية من الحب و لا يمكنك الانفصال عن الشريك الآخر.. فقمت بالتخطيط لأمور خسيسة كتلك.. فإياك أن تجرؤ على الظهور أمامي |
, Hayır, benimle bir ilişki içinde olduğunuzu iyi olacak | Open Subtitles | لا، بما أنك في علاقة معي، فلن يكون بخير |
İkimizin bir şeye doğru ilerleyen bir ilişki içinde olmasını istiyorum. | Open Subtitles | أريدنا أن نكون في علاقة تتطور لشىء آخر |
Geleneksel olmayan bir ilişki içinde misiniz ve tercih ettiğiniz şekilde çocuk sahibi olmak mı istiyorsunuz? | Open Subtitles | "هل أنتم في علاقة غير تقليدية؟" "وتسعون لإنجاب طفل بناءاً على رغباتكم" |
Kalabalıkta da yalnız olabildiğinizi ve evliyken yalnız olabileceğinizi biliyoruz, dolayısıyla aldığımız ikinci büyük ders; sadece sahip olduğunuz arkadaşlarınızın sayısı ve karşılıklı saygıya dayalı ilişki içinde olup olmadığınız değil, önemli olan, yakın ilişkilerinizin mahiyetidir. | TED | ونحن نعلم أنه يمكن أن تكون وحيدا في حشد من الناس ويمكنك أن تكون وحيدا في الزواج، لذلك الدرس الكبير الثاني الذي تعلمناه أن الأمر ليس مجرد عدد من الاصدقاء لديك، وليس إن كنت في علاقة أم لا، ولكن نوعية علاقاتك هي ما يهم. |
Benzer şekilde; uzun vadeli, romantik bir ilişki içindeyken beynimin duygu merkezleri harekete geçecek ve ben uzun vadeli, romantik bir ilişki içinde değilken de gevşemeliler. | TED | تماما إذا كنت في علاقة رومانسية طويلة الأمد مفعمة بالحب والحيوية، ينبغي أن تشترك المراكز العاطفية لعقلي، وعندما لا أكون في علاقة رومانسية طويلة الأمد مفعمة بالحب والحيوية، ينبغي أن تسترخي في نهاية الأمر. |
Biraz vaktimi aldı ama sonunda anladım ki Tracy'nin seks içermeyen bir ilişki içinde olması gerekiyor. | Open Subtitles | لكنني أدركت أن (ترايسي) يحتاج لأن يكون في علاقة بدون جنس. |