"ilişkinin" - Traduction Turc en Arabe

    • العلاقة
        
    • علاقة
        
    • العلاقات
        
    • علاقتنا
        
    • لعلاقة
        
    • العلاقه
        
    • للعلاقة
        
    • علاقتكِ
        
    • لعلاقتنا
        
    • للعلاقات
        
    • بعلاقتك
        
    • علاقةٍ
        
    • علاقتكما
        
    • العلاقةِ
        
    • مع الوكالة
        
    Aklından bu ilişkinin gerçek olma ihtimalinin olduğunu hiç geçirdin mi? Open Subtitles في ذهنك أكان هناك أية احتمالية بأن العلاقة قد تكون واقعية؟
    Şimdi kesinlikle karar vermesi gereken şey, aralarındaki ilişkinin ne olduğuydu. Open Subtitles ما كان ينبغي عليه أن يُقرره بجزم الآن، هو العلاقة بينهم.
    Bence bu ilişkinin ne olduğu hakkında bir karara varmalısınız. Open Subtitles لذا أعتقد أنكِ يجب أن تكونى واضحة بشأن هذه العلاقة
    Çünkü ilişkinin başlangıcında, seçim şansın olduğunda ilk olarak sen yetişkin olmayı seçtin. Open Subtitles لانه عند بداية اى علاقة ، عندما اخترنا بعض انت اخترت ذلك اولاً
    Bir ilişkinin yürümeyecek kadar zor olacağına gerçekten inanıyor muydum ? Open Subtitles هل أعتقد حقا كان له علاقة من الصعب من أجل العمل؟
    Çoğu ilişkinin böyle başladığını doğrulayan başka araştırmalar da var. TED وهناك دراسات أخرى تؤكد بأنّ معظم العلاقات تبدأ بهذه الطريقة.
    Bu ilişkinin önemini anlatmak için içimdekileri dışarı çıkarmam gerektiğini düşündüm. Open Subtitles اشعر ان علي ان العبها لـ اتجاهل المشاكل الحقيقة في علاقتنا
    Ve bir ilişkinin nasıl hissettirmesi gerektiğini o zaman fark ettim. Open Subtitles وأكتشفت أن هذا هو الشعور الذي ينبغي أن يكون من العلاقة
    Anladığım kadarıyla, bu kitabın yazıldığı süre içinde yazarla editör arasındaki ilişkinin kutsal olması bu şirketin temel politikasıdır. Open Subtitles حسناً، من واقع معرفتي بسياسة هذه الشركة أثناء كتابة الكتاب يجب أن تكون العلاقة بين المحرر و الكاتب مقدسة
    İlişkinin daha az zeki kişisi olmak nasıl bir duygu? Open Subtitles بماذا تشعر اذا كنت الشخص الأقل ذكاءاً في العلاقة ؟
    Yani, açıkça, böcekler ve bitkiler arasındaki ilişkinin farkındayız. TED لذا نحن على دراية بصورة واضحة عن نوعية العلاقة بين الحشرات والنباتات
    İlk iki not arasındaki ilişki sonraki iki not arasındakı ilişkinin aynısı ve dördüncü de onun gibi. TED فالعلاقة بين أول نغمتين مثل العلاقة بين ثانيهما، وهكذا.
    Çok dikkatlice bakarsanız, her çift nokta arasında ilişkinin belirgin olduğunu farkdebilirsiniz. TED إن نظرتم بإمعان، فربما تلاحظون أن العلاقة بين كل زوج من النقاط فريدة.
    Bu ilişkinin sadece 24 yıldır farkındayız. TED ولقد تشكل لدينا إدراك بهذه العلاقة منذ 24 سنة فقط.
    Belki de olay buydu.Bir ilişkinin adını koyan, başka bir ilişkiydi. Open Subtitles ربما هذه هي ما يحدد ماهية علاقة حقاً هو علاقة أخرى
    Wow, bu kendini adamış heteroseksüel ilişkinin bir erkeği eşcinsel yapabileceğini kim bilebilirdi? Open Subtitles من كان يعلم ان علاقة الازواج الملتزمة قد تجعل الشاب إلى شاذ ؟
    Yetersiz cinsel ilişkinin evlilikte büyük bir sorun olduğunu düşünmüyor musunuz? . Open Subtitles ألا نظن أن غياب احتكاك جسدي هوّ مشكل عويص في علاقة زوجية؟
    Yetersiz cinsel ilişkinin evlilikte büyük bir sorun olduğunu düşünmüyor musunuz? . Open Subtitles ألا نظن أن غياب احتكاك جسدي هوّ مشكل عويص في علاقة زوجية؟
    Bu kadar çok ilişkinin olması kavgaları kaçınılmaz kılar. TED كثرة هذه العلاقات تجعل الشجارات أمرا لا مفر منه.
    Bana aramızdaki ilişkinin akılcı bir tarafı olup olmadığını tarttığını söyledi. Open Subtitles قال لي إن كنت قد أعدت النظر في الحكمة من علاقتنا.
    Muhteşem bir ilişkinin başlangıcı olduğu hissine kapılıyorum. Open Subtitles أَشْعرُ بان هذه ستكون بِداية لعلاقة رائعة.
    Peki bu kızla ilişkinin doğası tam olarak neydi Finch? Open Subtitles بالضبط, ما هى طبيعة العلاقه التى كانت تربطك بهذه الفتاة, يا فينش؟
    Müslümanlara göre bu ihanet, baştan beri gergin olan bir ilişkinin kopma noktasıydı. Muhammed Medine'ye geldiğinde, Open Subtitles بالنسبة للمسلمين نقض هذا العهد كان بمثابة نهاية للعلاقة التى كانت قد صيغت من قبل
    Sen eski ilişkinin seni biraz hırpaladığını söyledin. Open Subtitles لقد قلتِ أن علاقتكِ السابقة خربت شيئا ما فيكِ قليلا
    Her ilişkinin sonu geldiği gibi, bizimkinin de geldi. TED وكما تنتهي كل العلاقات كان ذلك الحال بالنسبة لعلاقتنا أيضا.
    İnsanlarımız arasındaki ilişkinin barışçıl devamlılığını tehdit ediyorsunuz. Open Subtitles أنت تُهدد الإستمرار السِلمي للعلاقات بين شعبينا
    Kötü bir ilişkinin hesabını vermesi gereken tek kişi bir sonraki ilişkini yaşayacağın kişidir. Open Subtitles أنا اكره هذا الشخص الوحيد الذي يجب عليه ان يدفع ثمن العلاقه السيئه هو الشخص بعلاقتك التاليه
    Çocuklar, ilişkinin ilk başlarında hiçbir şeye hayır diyemediğiniz bir dönem vardır. Open Subtitles يا أولاد .. في بداية أية علاقةٍ عاطفية يمر الطرفان بطور ٍ لا يمكنهما رفض فعل أي شيءٍ خلاله
    Bana göre, siz ikinizin bir ilişkinin temelinde ne olduğu hakkında birbirinden tamamen farklı fikirleriniz olduğu açıkça görülüyor. Open Subtitles يبدو لي أخيراً بأنه من الواضح بأن لدى كلاكما فكرتان مختلفتان جذرياً بشأن أساس علاقتكما
    Sorunları aile içinde tutmayı tercih eder. İkimiz de Yunan tragedyasında geçen Şekspirvari bir ilişkinin tarafları gibiyiz. Open Subtitles إنّه يحتاج بأنْ يُبقي مشاكلنا في العائلةِ، كلانا يُعاني من العلاقةِ الشيكسبيريّةِ التي تُحاذي المأساة اليونانيّة
    Kurumla olan ilişkinin bu olaydan etkilenmeyeceğini söylemeye geldim. Open Subtitles يفترض أن أخبركَ بأن وقفك مع الوكالة لن يتأثّر

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus