Kendi gözlerimle görmeden buna inanmayacağım. | Open Subtitles | حسنا، هذا هو واقع الحال لن أصدق ذلك حتى أراه بعيني |
Bir hiç uğruna savaşıp öldüklerine asla inanmayacağım. | Open Subtitles | لن أصدق أنهم قاتلوا وماتوا من أجل لاشئ |
Bir hiç uğruna savaşıp öldüklerine asla inanmayacağım. | Open Subtitles | لن أصدق أنهم قاتلوا وماتوا من أجل لاشئ |
Artık beni ilgilendirmiyor çünkü bir daha saba asla inanmayacağım. | Open Subtitles | لأنني لن أصدق أي شئ تقول ثانيةً |
Ne derseniz deyin, Köken Kitabının bize masum insanları öldürmemizi emrettiğine inanmayacağım. | Open Subtitles | ليس مهما ما تقول، أنا لن اصدقك كتاب الأوراي جن يسألنا ذبح الناس الأبرياء؟ |
Hayır, evlat. İnanmayacağım. | Open Subtitles | لا يا بنى, لن اصدقك. |
Fark etmez,çünkü bundan sonra hiç bir dediğine inanmayacağım. | Open Subtitles | لا يهم لأنني لن أصدق أي شئ تقول ثانيةً |
Sen anlatana kadar hiçbir şeye inanmayacağım. | Open Subtitles | حتى تخبرني أنت بنفسك أنا لن أصدق أي شيء |
Yok, boş ver. Tek kelimesine inanmayacağım nasılsa. - Hiç fark etmez. | Open Subtitles | انسي ذلك لن أصدق كلمة، غير مهم |
Cesedini görene kadar öldüğüne inanmayacağım. | Open Subtitles | لن أصدق إنه مات حتى أرى جثته |
Cesedini görene kadar öldüğüne inanmayacağım. | Open Subtitles | لن أصدق إنه مات حتى أرى جثته |
Kendim görene kadar inanmayacağım. Lem bizi korumak için bizimle bağlantıya geçmiyor. | Open Subtitles | أنا لن أصدق حتى أراها بعيني |
Kusura bakmayın ama ben cansız bedenini görene kadar Jack Palance'in öldüğüne inanmayacağım. | Open Subtitles | آسف ، لكن لن أصدق أن (جاك بالنس) قد مات ، إلا إن رأيت جثته |
Buna yarın inanmayacağım. | Open Subtitles | أنا لن أصدق هذا غداً |
Söylediğin hiçbir kelimeye inanmayacağım. | Open Subtitles | لن أصدق أي كلمة تقوليها |
- Kolay olsun ya da olmasın, bir kelimesine bile inanmayacağım. | Open Subtitles | -سهل أم لا، أنا لن أصدق أي كلمة منه . |
Hayır, evlat. İnanmayacağım. | Open Subtitles | لا يا بنى, لن اصدقك. |
Asla sana inanmayacağım. | Open Subtitles | انا لن اصدقك ابدا |