- Buna inanmayacaksınız biliyorum ama Bay Brown'un parasını getiriyordum ki... | Open Subtitles | أعرف أنكم لن تصدقوا هذا لكن كان معى نقود السيد براون |
Çocuklar buna inanmayacaksınız ama hep bu evde yaşamak istemişimdir. | Open Subtitles | يا رفاق لن تصدقوا هذا ولكن لطالما أردت العيش هنا |
Dinleyin, buna inanmayacaksınız ama klipte şarkı söyleyen ben değilim. | Open Subtitles | اسمعوا, لن تصدقوا هذا و لكن لست أنا من تغني في هذا الفيديو |
"Buna asla inanmayacaksınız, ama dün donanmada övülen bir denizci oldum. | Open Subtitles | لن تصدق , و لكن بالامس اصبحت بحارا تفخر به البحرية |
Buna inanmayacaksınız Bay Smith ancak onlar, başka dünyalardan gelmiş yaratıklar. | Open Subtitles | لن تصدق هذا، ايها السيد سميث، لكنهم مخلوقات من عالم آخر. |
İnanmayacaksınız, ama beş dakika önce bu kapıyı açık bırakmıştım. | Open Subtitles | أنت لن تصدقي هذا لكن منذ خمس دقائق مضت سيبت هذا الباب مفتوح |
Buna inanmayacaksınız. Aya bir eğlence parkı indirmişler! | Open Subtitles | لن تصدّقوا الآتي، لكننا هبطنا فوق حديقة ملاهي على القمر. |
İnanmayacaksınız ama, çocuklarınız içeride oynuyorlar. | Open Subtitles | لن تصدقوا هذا , لكن أطفالكم يلعبون في الداخل |
Ne olduğuna asla inanmayacaksınız! Direksiyonda uyuya kaldım, ve tır kendi kendine buraya kadar gelmiş. | Open Subtitles | لن تصدقوا ما حدث, لقد نمت في المنعطف والشاحنة قادت الي هنا بمفردها |
Şey, buna asla inanmayacaksınız ama baktığınız bu lama bir zamanlar bir insanoğluydu. | Open Subtitles | هاة ؟ , حسناً , لن يمكنكم أن تصدقوا هذا لكن هذا الاما الذى تنظرون ألية |
Sonra alış-veriş merkezine gittim ve inanmayacaksınız, ikisi de oradaydı! | Open Subtitles | لذا ذهب لوحدي ولن تصدقوا لقد جاءتا بعد ذلك |
Millet, buna inanmayacaksınız, ama hem tek seferde sayı yaptım hem de saha rekoru kırdım. | Open Subtitles | شباب، لن تصدقوا ذلك لكنني الان ادخلت الكرة بضربة واحدة وسجلت رقما قياسيا جديداً |
Buna inanmayacaksınız, ben de bir zamanlar bebektim. | Open Subtitles | يمكنكم ألا تصدقوا هذا لكننيكنتطفلةفيمامضى.. |
Bunları insaniyet namına yaptığıma hiç inanmayacaksınız, değil mi? | Open Subtitles | لماذا ترفض أن تصدق أني لا أتصرف إلا بدافع الأنانية؟ |
İnanmayacaksınız ama beni sınavdan geçiriyormuşsunuz gibi titretiyorsunuz. | Open Subtitles | لن تصدق هذا لقدر احبتطني وكأنك قمت بأجراء أمتحان لي |
Bakın, buna inanmayacaksınız ama kaldığım yerde elektrikler kesildi. | Open Subtitles | نعم، لكن لن تصدق ما حدث كانت الكهرباء مقطوعة حيث كنت أقيم |
Buna inanmayacaksınız ama ön tarafta tekerlekten bir salıncağımız vardı. | Open Subtitles | لن تصدق هذا كانت لدينا أرجوحة هنا أمامك تماماً |
İnanmayacaksınız ama... şehre ulaşmak için suyun altından geçmemiz gerekti. | Open Subtitles | وأنت لن تصدق هذا لكنّنا كان لا بدّ أن نذهب تحت الماء للوصول إلى المدينة |
Belki inanmayacaksınız ama, eskiden mutlulardı. | Open Subtitles | ربما لا تصدقي هذا ولكن لقد كانوا سعداء من قبل |
Beyler, buna inanmayacaksınız ama hırsızın kim olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | يا رفاق، لن تصدّقوا هذا، لكنّي أعرف اللصّ |
Tamam, buna inanmayacaksınız ama bu gece sizinle takılmak çok eğlenceliydi. | Open Subtitles | حسنا يا رفاق لن تصدقا هذا ولكن استمتعنا كثيرا معكم الليلة |
Hey çocuklar, buna inanmayacaksınız. Bunu duymalısınız. | Open Subtitles | يا رفاق لن تصدّقا هذا عليك سّماع هذا. |
- Buna inanmayacaksınız. | Open Subtitles | -أنتم لن تُصدّقوا هذا . كان ذلك مُحامي (إيلا زيمر). |
Siz ikiniz bile dün gece olanlara inanmayacaksınız. | Open Subtitles | يا جماعة أنتم لن تصدقون ما حدث الليلة الماضية |