"inanmaz" - Traduction Turc en Arabe

    • يصدق
        
    • يؤمن
        
    • سيصدق
        
    • يصدقني
        
    • يصدقك
        
    • تؤمن
        
    • يصدقنا
        
    • تصدقك
        
    • يصدقه
        
    • يصدقها
        
    • يصدّق
        
    • يؤمنون
        
    • تؤمنين
        
    • يُصدق
        
    • يصدقكِ
        
    Öyle bir şey ki, gidip anlatsanız, kimse size inanmaz. TED هذا أمر إذا ما رويته لشخص ما، فلن يصدق ذلك.
    Bay Rooney, Bay Peterson'un böyle bir hurda kullandığına asla inanmaz. Open Subtitles لان سيد رونى لن يصدق ان سيد بيتروسون يقود تلك القمامة
    Herkes aynı tanrıya aynı şekilde inanmaz ama... sadece şunu söyleyebilirim, hiçkimse ... parlayan gözlere ve kafasında bir yılan olan şeylere tanrı diye inanmaz. Open Subtitles لكن الجميع لا يؤمنون كلهم بنفس الإله، بنفس الطريقة ولكن لا أحد لدينا يؤمن بشخص ذي عينين براقتين و أفعى في رأسه
    Hiçbir jüri, beş yaşındayken cinayete tanık olan 18 yaşındaki bir çocuğa inanmaz. Open Subtitles ولا محلّف سيصدق الشهادة فتى ذو 18 ربيعا شهد الجريمة بعمر 5 سنوات
    Onlara söylediğimde, hiç. Kimse bana inanmaz zaten. Open Subtitles وإذا قلتها أنا فلا بأس لأن أحداً لا يصدقني على أية حال
    Kimse sana inanmaz. Open Subtitles لن يصدقك أحد ، لقد ثرثرت بما يه الكفاية عن الفساد
    Sorun nedir, doktor? Mucizelere inanmaz mısınız? Open Subtitles ما مشكلتك أيها، الدكتور، ألا تؤمن بالمعجزات؟
    Kim inanmaz ki? Böyle tatlı ve dürüst bir yüze... Open Subtitles من هو الذي لن يصدق وجهاً جميلاً و صادقاً ؟
    Buna kimse inanmaz. - Böyle şeyler söylerken dikkatli olun. Open Subtitles مستحيل، لن يصدق ذلك أحد إحذر من قول أمور كهذه
    Olanları Wichita Falls'ta anlatsam, kimse bana inanmaz. Open Subtitles لن يصدق احدٌ ذلك في منطقه شلالات ويتشيتا
    Tabi Flora'ya kimse inanmaz. Open Subtitles بالطبع،مفيش حد يُمْكِنُ أَنْ يصدق فلورا.
    Böyle uğursuz işaretlere kimse inanmaz. Open Subtitles لا أحد يصدق هذه التفاهات حول الأقمار والنحس
    Yoksa kimse benimde burda olduğuma inanmaz. Open Subtitles بالصورة أيضاً, وإلا لن يصدق أحد اننى كنت هنا.
    - Şiddetin çözüm olduğuna inanmaz. Open Subtitles ـ أنه لا يؤمن بالعنف ـ يجب ان يؤمن بذلك, أنا متصل بهم
    Hiç kimse onun bir nükleer bilim adamının Yugoslavyalı ikinci karısı olduğuna inanmaz. Open Subtitles لا احد سيصدق انها الزوجة اليوغسلافية الثانية للعالم النووى
    Burada kalıp anlatmalısın, kimse bana inanmaz. Open Subtitles يجب أن تبقى لتفسر الأمر . فلن يصدقني أحد
    Bunu kime gösterirsen göster, kimse sana inanmaz. Open Subtitles من ناحية الجودة, فهو غير قابل للدفاع عنه. ستنشر الأمر للجمهور, ولن يصدقك أحد.
    Annem yumuşatıcılara inanmaz. Ama şu an yanımızda değil! Open Subtitles لا تؤمن أمي بمنعم الأقمشة لكنها ليست موجودة الآن
    Bu köy özgür kaldı ama dünyanın karanlık köşelerinde gizlenmiş Carmilla gibi pekçok yaratık var. Anlatsak bile bize kimse inanmaz. Gerçeği bilen tek insanlar biziz. Open Subtitles لن يصدقنا احد ان اخبرناه ولكننا الوحيدن الذين نعرف الحقيقه
    Buna bir an bile inanmaz! Kapa çeneni ve bana şuradan bir greyfurt ver! Open Subtitles إنها لن تصدقك لثانية واحدة أصمت وناولنى ذلك المشد
    Gates, insanlar bu tip şeylere inanmaz inanmak isteyecekler. Open Subtitles الناس لم تعد تصدق هذا الكلام الرئيس يصدقه
    Louise, Buna Max bile inanmaz. Open Subtitles لويز، حتى ماكس لا يصدقها هل تصدقها يا ماكس؟
    Tabii ki o DNA zırvalığına inanmaz. Ben programda bunu detaylıca anlattım. Open Subtitles بالطبع إنّه لا يصدّق الحمض النووي الذي قدّمته بمناعة في القضيّة
    Düşmanlarınızı affetmeye inanmaz mısınız, senorita? Open Subtitles ألا تؤمنين بمسامحة أعدائك يا انسه؟
    Bize yaptıklarına hiç kimse inanmaz. Open Subtitles لن يُصدق أي أحد ما قمتم بإرتكابه في حقنا
    Bunu sana söylediğimi söylersen sana asla inanmaz. Open Subtitles .لوأنكِأخبرتيهبأننيقلتلكِهذا . لن يصدقكِ على أيّ حال

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus