"israf" - Traduction Turc en Arabe

    • تهدر
        
    • أهدر
        
    • مضيعة
        
    • نضيع
        
    • إضاعة
        
    • النفايات
        
    • يهدر
        
    • يضيع
        
    • تبذيراً
        
    • إهدار
        
    • أضيّع
        
    • تهدرين
        
    • يهدرون
        
    • للخسارة
        
    • اهدار
        
    İçme suyumuzu israf ettiğinin farkındasın, değil mi? Open Subtitles أنت تعرف أنك تهدر مياه الشرب، أليس كذلك؟
    Ben,başka bir atışı israf edemem. Eğer kurtulursa başka bir çıkmaz yol olur. Open Subtitles تباً , لا أستطيع أن أهدر هجوماً آخر لن يكون لذلك أي معنى
    İsraf olurdu. Zaten senin hakkındaki herşeyi biliyorum. Open Subtitles تلك مضيعة للمال فأنا أعرف كلّ شيءٍ عنكَ فعلاً
    - Babam bana herşeyi anlatır. - Ayrıca bana paramızı israf etmememiz gerektiğini söyledi. Open Subtitles يقول لي أبي كل شيء، وهو قال أيضا أننا يجب ألا نضيع مالنا
    Çok arkadaş kanlısı bir şekilde yaklaşmazsam alınmayın ama yakında babamla birlikte kalacağım ve vaktimi kısa süreli ilişkilerle israf etmekten hoşlanmıyorum. Open Subtitles أرجو ألا تشعروا بالإساءة إذا لم أكن ودّية لكني سأعيش مع أبي قريبًا ولا أحب حقًا إضاعة الوقت على علاقات قصيرة المدى
    Dağlar kadar israf yapıyoruz. Ve onlar ormanlarda TED صنعنا إذا جبال من النفايات. وهم يقومون بعمل جيد جدا
    Gıdalar, nüfuslarını beslemeye çalışan düşük gelirli ülkelerde tüketiciler tarafından israf edilmez. TED لا يهدر المستهلكون الطعام في البلدان الفقيرة التي تكافح لإطعام شعبها.
    İsraf ettiğimin maliyeti gibi, kaybolan, eğer olur da bir zaman, seninde bir gün buraya gelip yaşayacağını unutursam." TED فكل شيء يضيع وكل شيء يهون .. إذا نسيت للأبد مجيئكم يومًا ما وعيشكم هنا أيضًا
    Şapkaları atmak israf gibi gelince, geri dönüştürmeye karar verdim. Open Subtitles و بالتخلص من القبعات ظننت إنه قد يبدو تبذيراً لذا قررت أن أعيد إستخدامهم
    Üzgünüm ama uzak bir ihtimal için stoklarımızı israf edemeyiz. Open Subtitles أنا آسفة، ولكن لا يمكننا إهدار إمداداتنا على فرصة ضئيلة
    “Param için çok çalıştım. Bir peniyi bile israf ettiğini görmeyeceğim” dedi. Bu dersi bugüne kadar hep hatırladım. TED وقال " انا لم اعمل كل هذا العمل لكي اراك تهدر بنسا هكذا بكل استخفاف " وانا اتذكر ذلك الدرس حتى يومي هذا
    İsraf etme, isteme. Bu benim prensibim. Open Subtitles "لا تهدر الوقت، لا تطمع فى المزيد " ذلك هو شعارى.
    İngiltere'de sadece iki ayım kaldı ve ben de ölü bile olmayan bir adam üzerinde tüm vaktimi israf ediyorum. Open Subtitles ليقول لى أنه بقى لى شهران فى إنجلترا وأننى أهدر وقتى كثيراً على رجل . ليس حتى ميتاً
    Tek bilmem gereken seni nekadar rahatsız ettiği çünkü vaktimi israf etmeyi sevmem. Open Subtitles فقط أنا أحتاج لمعرفة الى أى حد تزعجك لأنني لا أحب . أن أهدر وقتي
    Ben de bundan dolayı buradayım. İşeri devralmama izin verirsen israf olmamış olur. Open Subtitles سوف لن تكون مضيعة إن جعلتني أتولى الامور من الان
    Bana sorarsan bu korkunç bir israf. Open Subtitles يبدو مثل مضيعة رهيبة، إذا كنت تريد أن تسألني.
    Birayı israf edemeyiz. Git, hortumu getir dostum. Open Subtitles لا نحتاج أن نضيع الجعة إذهب لإحضار الخرطوم يا رجل
    Bunun içinde tüm enerjimizi israf etmeden ortaya koymalıyız,tamam mı? Open Subtitles دون إضاعة كل طاقتنا في ذلك ض ذ ينبغي أن تحدد، حسنا؟
    Ve biraz abartıya kaçmış olabiliriz, ama israf sorunu dünya çapında. TED وربما تزيد الإخترعات، لكن مشكلة النفايات فى جميع انحاء العالم.
    İsraf olmasın diye ben de tuttum birkaç diş çekiminden ötürü borçlu olduğum Devery'ye verdim. Open Subtitles لأدعه يهدر وأنا مدين لديفيري لبعض عمل الأسنان لذا , أعتقدت , تعرفون , أعطه الكعكة
    Bir yağmur ormanında hiçbir şey israf edilmez. Open Subtitles لا شيءُ يضيع هباء في غابة الأمطار الإستوائيةِ
    - Bu yüzden de ceket değerli bir israf olmuş olacak. Open Subtitles لذا سيكون المطعف تبذيراً جدير بالإهتمام.
    Tüm çatı yeraltında bulunan 400.000 litrelik bir tanka akıyor ve böylece suyu israf etmemiş oluyoruz. TED جميع الأسقف موصولة تحت الأرض بخزان ذو سعة 400،000 لتر ولا يتم إهدار أي قطرة ماء
    Ben büyücülük okuyan zaman israf neden bilmiyorum açıkça benim generalin çizgili kazanç olmalıydı. Open Subtitles لا أعلم لماذا كنت أضيّع وقتي أدرس الأمور السحرية عندما بالواضح أنه يمكنني أن أحظى بشعبية جماهيري
    Sen tek yemek israf et ve evde uyu. Open Subtitles أنتي فقط تهدرين الطعام وتنامين في المنزل
    Onlar kötü fikirleri çöpe atmak için kağıtları israf ediyorlar. Open Subtitles هم يهدرون الورق لأنهم يقومون برمي الأفكار السيئة
    Hayvanat bahçesine her gidişimde ve küçük bölmelere tıkılmış kaplumbağaları gördüğümde, ne büyük israf diyorum. Open Subtitles فى كل مرة أذهب إلى حديقة الحيوان و أشاهد حيوانات الدلفين محشورة فى أحواض صغيرة أفكر يا للخسارة
    Zamanımızı trafikte bekleyerek, gişelerde durarak, ya da park etme yeri arayarak israf etmek istemeyiz. TED لا نريد اهدار وقتنا جالسين في الزحام، أو في مقصورات كبيرة او البحث عن مكان للوقوف

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus