İstediğim şeyi istediğim şekilde ve istediğim zaman almaya alışkınımdır. | Open Subtitles | يجب أن أفعل ما أريد كيفما أريد ، وقتما أريد |
Bunu söylemek, size satmak istediğim şeyi bedava vermek olur. | Open Subtitles | سيعتبر هذا إفصاحاً عن المكان وهذا ما أريد بيعك إيّاه |
Diyetim sayesinde günde bir dakika boyunca istediğim şeyi yiyebiliyorum. | Open Subtitles | حميتي هي أن آكل ما أريده لدقيقة واحدة في اليوم |
Benden yapmamı istediğin herşeyi yaptım ve hala tek istediğim şeyi benden esirgiyorsun. | Open Subtitles | لقد قمت بكل ما طلبته مني ومازلتي تحرمينني من الشيء الذي لطالما أردته |
Belki de böylesi en hayırlısıdır. Şimdi hep istediğim şeyi yapmak için vaktim var. | Open Subtitles | الآن لديّ الوقت لأفعل ما أردت فعله دائماً كتابة أفضل رواية أمريكية |
Bir yerlere. Herhangi bir yere, anne, yapmak istediğim şeyi yapabileceğim bir yere. | Open Subtitles | الى مكان ما او اى مكان يا امى حيث يمكننى ان اعمل ما اريد |
İstediğim şeyi alacağıma dair garanti almdan, istediklerini yapsam, salak konumuna düşerim. | Open Subtitles | قبل أن أحصل عن نوع من الضمانة التي ستمنحني كلّ ما أريد |
Bazen bedenim istediğim şeyi yapamayacak. Bana yardımcı olacak mısın? | Open Subtitles | يأبى جسدي أحياناً أن يفعل ما أريد فعله هلا تساعدني؟ |
İnan bana satmak istediğim şeyi almak isteyecektir. | Open Subtitles | و ما أريد أن أبيعه له ، صدقنى سيريد أن يشتريه |
Balım, benim yapmanı istediğim şeyi tekrar açıklayayım sana. | Open Subtitles | القرع، اسمحوا لي أن أشرح مرة أخرى ما أريد منك أن تفعل هنا بالنسبة لي. |
Neyse, siz şimdi istediğinizi aldığınıza göre... şimdi benim istediğim şeyi nasıl alacağımı tartışalım. | Open Subtitles | لذا، الآن لديك ما تريد دعنا نتحدث عن كيفية الحصول على ما أريد |
Bu bir sınav. Söz konusu sınavı geçmeden istediğim şeyi alamayacağım. | Open Subtitles | هذا إختبار , لا أحصل علي ما أريده إلا إذا اجتازته |
Bir insan bana istediğim şeyi vermediği zaman vücut parçalarını sökerim. | Open Subtitles | عندما لا يعطيني أحد، ما أريده فأنا أزيل أجزاء من جسمهم |
Daha rahatım. İstediğim şeyi sorarken daha güvenliyim. | TED | أكثر استرخاءً. وأكثر ثقة عند طلب ما أريده. |
Sonra ararım. Sana istediğim şeyi bul, yeter. | Open Subtitles | َسأَتّصلُ به ثانيةً أحضري لي ما طلبته فقط |
- Durum şu sizden istediğim şeyi vereceksiniz. Size verdiğim süre içinde hazır edeceksiniz yoksa oturup, yapacağımı söylediğim şeyi yapmamı izlersiniz. | Open Subtitles | إليك ما ستفعله ستحضر لي ما طلبته لقد كان لديك متسع من الوقت أعطيتك إياه |
Bir milyarderden yardım istiyorum sonra biri tam istediğim şeyi çalıyor. | Open Subtitles | أطلب المساعدة من ملياردير، ثم يقوم حارس ليلي بسرقة ما طلبته بالضبط؟ |
Ama söylemek istediğim şeyi söylersem bunu yapacağım. | Open Subtitles | لكن إذا أخبرتك حقيقة ما أردت قوله الآن، هذا ما سيحدث |
-Çünkü ben istediğim yerde istediğim şeyi yaparım,İspanyol top. | Open Subtitles | لانني افعل ما اريد فى اى وقت اريد يا قمامة الاسبان |
Şimdi ben de her zaman istediğim şeyi kalbini avuçlarımda istiyorum. | Open Subtitles | والآن أريد ما أردته على الدوام أنْ يكون قلبك في يدي |
Ama böylece senden istediğim şeyi yapmış olmazdım. | Open Subtitles | ثم لن تستطيع ان تفعل ما طلبت منك ان تفعله |
O zaman istediğim şeyi vermene gerek kalmayacak. Ben kendim alacağım. | Open Subtitles | أي لا داعي لتعطيني مرادي و إنّما سآخذه ببساطة |
Bilmek istediğim şeyi bana söylemekten başka çaren yok. | Open Subtitles | لا يوجد لديكَ خيار سوى اخباري بما أريده |
Hep yapmak istediğim şeyi yapabilirim. | Open Subtitles | بإمكاني أن أفعل ما أردتُ فعله دائماً |
Blair'e olan öfkeme odaklanmak, her zaman istediğim şeyi tekrar kaybettiğimle yüzleşmek, korkmaktan daha kolay gelmişti. | Open Subtitles | لقد .. لقد كان من الاسهل ان أركز على غضبى من بلير اكثر من مواجهة احتمال الحصول على ما اردته دوما |
Ben sana şarkı söylerim, sen de bana bu dünyada en çok istediğim şeyi vereceksin. | Open Subtitles | و أنت تمنحيني ماأريده أكثر في هذه الدنيا |
- İstediğim şeyi hala yapabilir misin? | Open Subtitles | أ لا يزال بإمكانك أن تفعل ما طلبتهُ منك؟ |
Bana istediğim şeyi vermezsen olacağı bu işte. | Open Subtitles | هذا ما يحدث عندما لا تعطيني ما أودّ |