Kendini sağlama almak istediğini bildiklerini paylaşmak istediğini söyledin. | Open Subtitles | قلت أنك تريد الخروج من الخطر يجب أن تشاركني ما تعرفه، هيا |
Resmi olarak bana çıkma teklif etmek istediğini söyledin ama ortada para dolu bir zarf ya da poğaça sepeti göremiyorum. | Open Subtitles | لقد قلت أنك تريد أن تطلب مني المواعدة برسمية لكنني لا أرى مظروف بنقود لا سلات كعك |
Benimle konuşmak istediğini söyledin ama sözlerimi sonuna kadar dinlemiyorsun. | Open Subtitles | لقد قلت بأنك تريد التحدث معي لكنك انتهيت بعدم سماع ما أقوله لك |
Kendini savunmak için öğrenmek istediğini söyledin sanıyorum. | Open Subtitles | فكرت قلت أردت أن تتعلم كيف تدافع عن نفسك. |
İçinde çinko olmayan bir dünya istediğini söyledin Jimmy. | Open Subtitles | قلت إنك تريد عالماً بدون زنك يا (جيمي). |
Konuşmak istediğini söyledin. | Open Subtitles | قلتِ أنكِ تريدين التحدث ولكنكِ لا تتكلمين |
Geri dönmek istediğini söyledin, ben de sana bir iş verdim. | Open Subtitles | لقد قلت أنك تريد العودة لذلك أعطيتك مهمّة ديوي : |
Ordu kurmak istediğini söyledin, değil mi? | Open Subtitles | لقد قلت أنك تريد بناء جيشاً أليس كذلك؟ ماذا عن جيش من غريبي الأطوار؟ |
Ama bunu istediğini söyledin. | Open Subtitles | لكنك قلت أنك تريد لهذا أن يحدث |
Gramer. Onu görmek istediğini söyledin. | Open Subtitles | ..مجرد معاني كلمات ، قلت أنك تريد رؤيته |
Müzikle uğraşmak istediğini söyledin, senin için bir orkestra kurdum. | Open Subtitles | لقد قلت بأنك تريد أن تكون موسيقي لذا أعددت لك فرقه.. |
öyleyse... her gün sonuna kadar yaşamak istediğini söyledin. | Open Subtitles | صباح الخير إذاً لقد قلت بأنك تريد أن تعيش كل يوم , على أكمل وجه |
Sen menünün nasıl kullanıldığını izah etmek istediğini söyledin ben de cümlenin saçmalığını temel alan bir espri yaptım. | Open Subtitles | قلت أردت شرح كيفية عمل القائمة، مما أدى بي إلى فرضية الهزلي أخذ الجملة الخاصة بك في ظاهرها. |
Şey istediğini söyledin... | Open Subtitles | قلت إنك تريد |
Yakışıklı olmasını istediğini söyledin ve ben yakışıklıdan da öteye geçtim. | Open Subtitles | أنتِ قلتِ أنكِ تريدين رجل وسيم و أنا وجدته لكِ |
Çünkü taşınmaya karar verdik! Uzaklaşmak istediğini söyledin. | Open Subtitles | لأن هذا ما كنا قد قررنا أن نفعل وأنت قلت أنك تريدين الإبتعاد |
Amerika'ya gitmek istediğini söyledin. Farklı bir hayat istiyoruz. Bunu söyledin, değil mi? | Open Subtitles | أنت قلت إنك تريدين الذهاب إلى "أمريكا" أردنا حياة مختلفة، هذا ما قلته، صحيح؟ |
Ona dövmek istediğini söyledin. Ben herkesi dövmek isterim. | Open Subtitles | قلت انك تريد أن تضربه أريد أن اضرب الجميع |
Festivallere davet edilmek için bir aktris olmak istediğini söyledin. | Open Subtitles | لقد قلت بأنك تريدين أن تصبحي ممثلة لكي يتسنى لك الذهاب إلى المهرجان |
Ebeveyn olmak istediğini söyledin ol o zaman. | Open Subtitles | قلتِ بأنكِ تريدين أن تصبحي أماً أذن كوني كذلك |
Hepimizin artık bir aile olmasını istediğini söyledin. | Open Subtitles | وحينما قلتَ بأنك تريد أن نكون عائلة. |
Tamam mı. Sen beni görmeye devam etmek istediğini söyledin. Yani. | Open Subtitles | أنت من قلتي بأنك تريدين أن تستمري في رؤيتي |
Şimdi. Bütün bunlara son vermek istediğini söyledin. | Open Subtitles | الآن، قلتَ أنك تريد أن تُنهي كل هذا |
Sen iyi bir aile istediğini söyledin. | Open Subtitles | قلت إنك أردت عائلة محترمة. |
Çünkü harika bir başlangıç yapmak istediğini söyledin... | Open Subtitles | لإنك حرفيا قلت انك اردت ان الامور تحصل على بداية جيدة .. لذلك |