Zaman geçiyor ve ekip isteksizce sualtı stüdyosunu sökmeye başlıyor. | Open Subtitles | انتهى الوقت، ويبدأ الفريق على مضض في تفكيك الاستوديو المائي |
Belki isteksizce, ...ama sonunda istediğiniz düzeyde olmadığını gördünüz. | Open Subtitles | على مضض ربما ولكنك استطعت رؤية أنه لم يكن بالمستوى المطلوب |
Koolasuchus'lar sıcaklıktaki düşüşü hissediyorlar ve isteksizce de olsa yazlık evlerinden ayrılıyorlar. | Open Subtitles | يحس -الكولوسوكس- بانخفاض الحرارة ويترك بيته الصيفي على مضض |
"İsteksizce ya da zorlaymış gibi değil herkes yüreğinde niyet ettiği gibi versin." | Open Subtitles | "على كل امرىء أن يكون معطاء لا على مضض أو إكراه." |
Bak Barton, zor bir dönemden geçtiğimizi ve bu çalışmayı isteksizce kabul ettiğini biliyorum. | Open Subtitles | أنظر يا بارتون، أعلم أننا نمر بظروف عصيبة، وأعلم أنك قبلت بهذا العمل على مضض... |
(Gülüşmeler) Kendimi, sevgili saçımı, yedi buçuk ile on santim arası isteksizce keserken belgeledim. | TED | (ضحك) وثقتها عندما قصصت على مضض 3 إلى 4 إنشات من شعري العزيز. |
Neyse "Baksana, dışarısı çok soğuk ve çok yorgunum, biraz içeri gelsem ne olur? Donuyorum" dedim. Adam isteksizce bizi içeri aldı, yere oturduk. | TED | فقلت:"اسمع، الجو شديد البرودة، وقد جئت من مسافة بعيدة، هل تمانع في أن أدخل لدقيقة فقط؟ إنني أتجمد من البرد." فوافق الرجل على مضض و سمح لنا بالدخول و جلسنا على الأرض. |
Doktor Coleman, buna rağmen Rodney'in şehrin güç sistemini oldukça geliştirdiğini isteksizce kabul etti. | Open Subtitles | د. (كولمان) أفاد ، على مضض منه إعترف أنه يبدو كما لو كان (رودني) قد حسّن كثيرا من نظام توليد الطاقة في المدينة |
Ama isteksizce itiraf edeceğim | Open Subtitles | ولكن سأعترفُ على مضض |
Bart ve Daniel hayır oyu verir, fakat Charlotte ve Eliza isteksizce evet oyu verecektir. Farklı bir alternatifin onlar için kötü olacağı ortadadır. | TED | يصوتُ كل من (بارت) و(دانيال) بلا، ولكن يصوتُ كلٍ من (شارلوت) و(إليزا) بنعم وعلى مضض وهما على علمٍ بأن البديل سيكون أسوأ لهما. |
İsteksizce? | Open Subtitles | على مضض ؟ |