Bu yüzden yıkıldım ve orada onunla oturdum çünkü uzun zamandır ilk defa, iyi görünüyordu. | TED | لذلك سقطت وجلست معه هناك لأنه وللمرة الأولى منذ فترة طويلة بدا بخير نوعًا ما. |
İyi görünüyordu. Ama müşterileri koklamam. | Open Subtitles | لقد بدا بخير انني لااقترب بمافيه الكفايه لاعرف كيف يبدوا الناس |
Ayrıldığında gayet iyi görünüyordu, değil mi? | Open Subtitles | حسناً ، لقد بدا بخير عندما غادر ، أليس كذلك؟ |
Ayrıldıktan sonra gayet iyi görünüyordu. | Open Subtitles | أعني ، لقد بدت بخير بعد الخروج من العلاقة |
Hasta ameliyat sonrasında iyi görünüyordu, benim de acelem vardı. | Open Subtitles | المريضة بدت بخير , و انا كنت في عجلة |
Uçaktan inerken iyi görünüyordu. | Open Subtitles | كان يبدو بخير عندما خرج من الطائرة. أجل، و كذلك الرجل |
Çok iyi görünüyordu ve bunu biliyordu. | Open Subtitles | بدا بخير وعلم انه بخير هو استطاع النظر في المرأة |
Test edebilme şansınız yoktu ama iyi görünüyordu. | Open Subtitles | ،لم يكن هناك طريقة لفحصه ،لكنّه بدا بخير |
Eğer içinizi rahatlatacaksa iyi görünüyordu. | Open Subtitles | -انظر، لو كان في ذلك أي تعزية فقد بدا بخير -شكرا ً |
Yani, iyi görünüyordu, ama onu orada bırakmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | أعني، بدا بخير لكن كان لا بد أن أتركه |
Burdan giderken oldukça iyi görünüyordu. | Open Subtitles | بدا بخير عند رحيله تلك الليلة |
- Ben-ben eşin Denver' e gitmeden önce gördüm, ve iyi görünüyordu. | Open Subtitles | "لقد رأيتها قبل ذهابها إلى "دنفر . ولقد بدت بخير |
Onu son gördüğümde iyi görünüyordu. | Open Subtitles | بدت بخير في آخر مرة رأيتها. |
Evet, sanırım. İyi görünüyordu. | Open Subtitles | أجل ، أخمن ذلك ، لقد بدت بخير |
İyi görünüyordu. Her zamanki gibi iyimserdi. | Open Subtitles | بدت بخير طبيعتها المتفائلة |
Onu daha bugün gördüm, iyi görünüyordu. | Open Subtitles | لقد رأيته اليوم . انه يبدو بخير |
Anma töreninde gördüğümde gayet iyi görünüyordu gerçi. | Open Subtitles | حين رأيته في الجنازة كان يبدو بخير |
- İyi görünüyordu. | Open Subtitles | -لقد كان يبدو بخير |
Jules eve geldiğinde Liam daha iyi görünüyordu. | Open Subtitles | عادت (جولس) للمنزل ليام) كان يبدو بحال أفضل كثيراً) |
- Pek sayılmaz... Ama kesinlikle iyi görünüyordu! | Open Subtitles | -ليس في الواقع ، لكنّه بالتأكيد بدا جيداً |
Strangler'ın ilk romanı, Roy'un dördüncü romanından çok daha iyi görünüyordu. | Open Subtitles | ورواية سترينجلر الاولى بدت افضل بكثير من رواية روي الرابعة |
Kapıdaki bayan, ilk geldiğinde iyi görünüyordu. | Open Subtitles | السيدة عند الباب بدت لطيفة عندما جاءت أولا |