"köklerine" - Traduction Turc en Arabe

    • جذورها
        
    • جذور
        
    • أصله
        
    Onu, Musevi köklerine yakın hissettirdiğini söyledi. Bana tatlı-ekşi domuz eti verirken söylediği, tam on ikiden vurdu. Open Subtitles وقالت إن ذلك جعلها تشعر بالارتباط الى جذورها اليهودية وبينما كانت تود إعطائي حلوى ولحم الخنزير المقدد
    Ve bu kalın gövde derinliği de, insanlığın çoğunluğunun köklerine bakacağı yeri gösteriyor. Open Subtitles وهذا ما يوضحه عمق هذا الجذع حيث أغلب البشرية بإمكانها معرفة جذورها
    Damlacıklar ağacın gövdesi boyunca akıp oradan da köklerine ulaşıyor. Open Subtitles تتحرّك النقاط المتكثفة للأسفل باتجاه مركز الجذع ومن ثم إلى جذورها
    Problemin köklerine girmemiz ve onun üzerinde çalışmamız gerek. TED نحن بحاجة للمضي قدماً ونعمل على حل جذور المشكلة
    Mesela ağaca tırmanmak için yaptığımız bazı şeyler ağacın köklerine zarar verir TED لذا ونحن نتسلق الشجرة بعض الأشياء التي نقوم بها من أجل تسلق الشجرة في الواقع إضعاف جذور الشجرة.
    Karanlık olan tüm hayatınızı önlemek için çalışıyorum ... senin köklerine. ... köklerine dönmen gerektiğini söylüyor. Open Subtitles الظلام الذى حاول أن يتجنبه طوال حياته قال له أنه يجب أن يعود إلى أصله وجذوره
    Saç köklerine. Open Subtitles انظر إلى جذورها.
    köklerine doğru kaz. Zayıflamış. Open Subtitles إنزعها من جذورها إنها ضعيفة
    Burada işi eğlenceli kılan... ...kafatası parçalarının yeni büyüyen bir ağacın köklerine... ...yakınlaşmış, iç içe girmiş olmasıydı... ...yamaçta kafatasının, içinde su biriktirmesi... ...ağacın, köklerini kafatasının içinde ve etrafında büyütmesini sağladı... ...böylece kökler, onun aşağı doğru kayıp gitmesini engellemiş oldu. TED و ما كان ممتعا جدا حول هذا الموضوع -- قطع الجمجمة صارت قربية وقريبة لجذور الشجرة، وبوضوح فقد نمت الشجرة في الآونة الأخيرة، لكنها وجدت أن الجمجمة حصلت على مياه عذبة في التل، ولهذا قررت نمو جذورها في أو حول هذا، وتحملها في مكانها وتحفظها من الإنجراف بعيدا أسفل المنحدر.
    Ben Axis'in köklerine doğru indiğimi sanıyordum. Open Subtitles طوال الوقت أعتقدت أنى أنزل أسفل جذور الأكسيس
    Dinle. Vücudu ağacın köklerine dönüştü. Kökler yayıldı ve yeryüzünü biçimlendirdi. Open Subtitles أنظر، لقد أصبح جسده جذور الشجرة لقد نمت و كونت كوكب الأرض
    Bazen, Ray, yabani otların kökleri çiçeğin köklerine de dolanır. Open Subtitles أحيانا ً راي جذور الأعشاب تتشابك مع جذور الزهور
    Sinir köklerine baskı yapan bir sürü bel fıtığı var. Open Subtitles لديها فتوق متعددة مما يؤثر على جذور أعصابها
    Bu durum bize, görme yetimizin arkasındaki genlere bakabileceğimiz ve nasıl görebildiğimizin köklerine inebileceğimiz çok güzel, doğal bir deney ortamı sunuyor. TED لذلك فهو يشكل هذه التجربة الطبيعية الجميلة حيثُ يمكننا النظر في الجينات فيما وراء حاسة البصر لدينا، وإلى حدٍ بعيد في جذور الطريقة التي نرى بها.
    Kıyamet gününde tüm maddeler kendi köklerine döndüklerinde sen ve ben sadece hafızalarda olacağız. Open Subtitles في نهاية العالم حينما يعود كل شيء إلى أصله أنا وأنت لن نكون سوى الذكريات
    Partinin eski güzel köklerine dönmesine yardımcı olmalısın. Open Subtitles ساعد الحزب لاستعادة أصله العريق

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus