Birkaç yıl önce tren köprüsünün altında adamın birinin yüzünü doğradı. | Open Subtitles | قبل عدة سنوات قطع وجه شخص مسكين تحت جسر القطار |
Bildiğim tek şey, Cuma öğlen beni Boğaziçi köprüsünün altında bekleyecek olması. | Open Subtitles | كل ما أعرفه الأن أنها ستكون منتظرة تحت جسر البوسفور نهار يوم الجمعة |
University Heights köprüsünün altında yaşayan evsiz bir kadın vardı. | Open Subtitles | وكانت هناك تلك المرأة المشردة .التي تعيش تحت جسر مرتفعات الجامعة |
Massena köprüsünün altında, araba yıkama istasyonunun karşısında. | Open Subtitles | تحت جسر ماسينا قبالة مغسل السيارات |
Londra köprüsünün altında Stevie Wonder'ı bana şarkı söylemesi için getirdi. | Open Subtitles | آخر أفضل معارض الجليد لقد أحضر "ستيفي واندر" ليغني من أجلي أسفل جسر لندن |
Pont Neuf köprüsünün altında saklanıyorum. Üstlerimden kaçıyorum. | Open Subtitles | "أنا أختبئ تحت جسر "بونت نوف لقد تمكنت من الابتعاد عن مرافقي |
Polisler cesedini Kinsey köprüsünün altında buldular Ölüm nedeni belli değil. | Open Subtitles | الجثة إكتشفوها تحت جسر (كينزي) من قبل وحدة الدورية المحلية |
Kızım Hyun-seo şu anda Wonhyo köprüsünün altında. | Open Subtitles | إبنتى هيون-سو موجود تحت "جسر "يونهوى |
Hannover Sokağı köprüsünün altında yaşayan dört kişilik bir aile var. | Open Subtitles | عائلة من 4 أفراد تعيش تحت جسر (هانوفر) |
Costello köprüsünün altında. | Open Subtitles | تحت جسر (كوستيلو)... |
Tam Brady Street köprüsünün altında. | Open Subtitles | (هناك أسفل جسر شارع (برادي. |