kılıcının Beyaz Saray' da asıldığı ve benim de aşırı zengin olduğum zaman belki. | Open Subtitles | عندما يعلق الرئيس سيفك في البيت الابيض واصبح انا غنيا |
kılıcının her hareketini seyreden... öldürücü darbeyi indirmeni bekleyen... elli bin Romalı. | Open Subtitles | خمسين ألف روماني يراقبون كل حركه من سيفك يرغبون منك أن تجعل ضرباتك قاتله |
Eğer o katilin kılıcının altına girersem sepetteki benim başım olabilir. | Open Subtitles | إذا سقطت تحت سيف ذاك المجرم قد يكون رأسي في سلة |
- Ağabeyinin kılıcının kaleminden daha keskin olmasını umut etmelisin! | Open Subtitles | عليك أن تأمل أن سيف أخيك أكثر حدة من قلمه |
kılıcının ucu yıkımdan kaçmaya çalışan bir kadının ayağına değiyor. | TED | يتلاقى طرف سيفه بقدم امرأة أثناء محاولتها الهرب من الدمار. |
Bak buna.Requitur kılıcının kopuz başından. | Open Subtitles | انظر لهذه انه جزء من السيف التنصيب المقدس |
Bir zamanlar kılıcının ve hizmetinin benim olduğuna yemin etmiştin, sana ihtiyacım olduğunda çağırmak ve senden istediğimi talep etmek için. | Open Subtitles | فيما سبق أقسمت على أن سيفك وخدمتك هى لى أن أطلب ما شئت منك فى أى وقت أريد |
Bir zamanlar kılıcının ve hizmetinin benim olduğuna yemin etmiştin, sana ihtiyacım olduğunda çağırmak ve senden istediğimi talep etmek için. | Open Subtitles | فيما سبق أقسمت على أن سيفك وخدمتك هى لى أن أطلب ما شئت منك فى أى وقت أريد |
kılıcının her hareketini seyreden... öldürücü darbeyi indirmeni bekleyen... elli bin Romalı. | Open Subtitles | خمسين ألف روماني يراقبون كل حركه من سيفك يرغبون منك أن تجعل ضرباتك قاتله |
kılıcının ucunda olmasına rağmen. | Open Subtitles | بالرغم من الفرص سنحت لك لوضع رأسه فوق سيفك |
En azından ışın kılıcının yerini biliyorsun. | Open Subtitles | حسناً، على الأقل الآن تعرفي مكان سيفك الضوئي |
Ağabeyinin kılıcının, kaleminden daha keskin olması için dua etmen gerekecek. | Open Subtitles | يجب أن تأمل أن يكون سيف أخيك أكثر حدة من قلمه |
Eğer o katilin kılıcının altına girersem, sepetteki benim başım olabilir. | Open Subtitles | إذا سقطت تحت سيف هذا القاتل... ...ربما كان رأسى فى سلة. |
Abby, MacDonald'ın kılıcının temas ettiği öbür metalin de bir kılıç olduğunu henüz teyit etmedi. | Open Subtitles | آبي لم تأكد أن الخدوش على السيف من احتكاكة مع سيف آخر |
Asalet çağlarında bir şövalye başarısız olduğunda kılıcının üzerine düşerdi. | Open Subtitles | في الأزمنة النبيلة عندما يفشل الفارس لملكه يسقط على سيفه |
Çevik kılıcının öldürücü şimşeğini saldı | Open Subtitles | ♪هو يحتوي على برق غامض مميت♪ ♪مع سيفه المرعب السريع♪ |
Mevz-u bahis kişi kılıcının tahta kısmına doğru uzanır ve yardımcısı da anında onun kellesini uçurur. | Open Subtitles | الفاعل يمسك سيفه الموضوع على الحامل الخشبى ومساعده يقطع رأسة فى الحال |
"Uzun Kılıç" Martin'de, kılıcının yanında hiç beyin yoktu. | Open Subtitles | مارتن ذو السيف الطوبل لديه سيف طويل لكنه بلا عقل |
Bu DVD Kaderin kılıcının benim için seçtiği kader. | Open Subtitles | الأسطوانة هي القدر الذي أختاره السيف من أجلي |
babama herşeyden önce kılıcının şerefini ayağa düşürmediğimi söyle. | Open Subtitles | أخبر أبي أني لم ألحق العار بسيفه بعد كل هذا |
kılıcının dört vuruşu yetersiz. | Open Subtitles | الضربه الرباعيه من سيفكِ ليست متقنه |
Sen de kılıcının ağzını bileylersin, doğru açıda tutarsın sonra üç, iki, bir... | Open Subtitles | لذلك أنت تشحذ النصل, ترفعه بالزاوية المناسبة ومن ثم 3 و2 و1... |
Hareket okuyucum kılıcının hareketlerini anlayamaz. | Open Subtitles | عيناي لا تستطيع مجاراة سيفها |