"kılıca" - Traduction Turc en Arabe

    • السيف
        
    • سيف
        
    • سيفاً
        
    • بالسيف
        
    • والسيف
        
    Zindana, ateşe ve kılıca rağmen hâlâ yaşıyor. Open Subtitles لا يزال يعيش ، على الرغم من الزنزانة و إطلاق النار و السيف
    kılıca bakılırsa, Sanırım feodal japonya. Open Subtitles بناء على السيف أنا أقول اليابان الإقطاعية
    Savaş alanında sadece kılıca ihtiyacınız olmaz. Open Subtitles السيف ليس الشيء الوحيد الذي تحتاجه في ساحة المعركة
    - Ayrıca yeni bir savaş atına bir kılıca, zırha ve bana sancak yapacak bir sanatçıya ihtiyacım var. Open Subtitles ايضا سأحتاج الى حصان من اجل القتال سيف ودرع وخطاط ليصنع لى شعار
    kılıca dikkat et. Sadece kılıcı taşıyan onu kırabilir. Open Subtitles اهتم بالسيف، فقط حامل السيف هو الذي يستطيع كسره
    Bu tek amaç için, onun tüm intikamı bu kılıca mühürlendi. Open Subtitles ولذلك الغرضِ الوحيدِ.. قام بختم كل رغبته بالثأر عبر حده هذا السيف
    - Evet. Bu takımı bozmak gerçekten yazık, ama o kılıca ihtiyacın olacak. Open Subtitles إنه لمن المحبط نزعه من المجموعة لكنك ستحتاج ذلك السيف.
    Bak şu zavallı kılıca. Keskinliği nasıl da artmış. Open Subtitles انظر الى شفرة السيف المسكين الا تبدو محطمه ؟
    O halde kılıca hükmetmeyi tekrar öğrenmeliyim. Open Subtitles انا أحتاج لتعلّم السيطرة على السيف ثانية
    Ancak kılıca ve kitaba hükmedecek biri doğanın güçlerinin de yardımıyla bunu buradan, Camelot'taki ebedi istirahat yerinden çıkarabilir. Open Subtitles فقط واحد الذي قادر على السيف والكتاب سوية بتوافق مع قواتِ الطبيعةِ سيكون قادر على اخراجه من مكانه فى كاميلوت
    O zaman neden oturup da bir kılıca göz yaşı döküyorsun? Open Subtitles إذن لما أنتِ جالسة على الأرض تندبين فوق السيف ؟
    Cumartesi, hırsızın kılıca ulaşmak ve çalmak için son şansı. Open Subtitles السبت هو فرصة اللص الوحيدة لكي يسرق السيف
    O kılıca tekrar davranırsan kolunu kırarım. Open Subtitles إن حاولتِ إستخدام هذا السيف ثانيةً أقسم بأني سأكسر زِراعكِ
    Esas kılıç gereğinden fazla büyüktü. İki kılıca yetecek kadar çeliği vardı. Open Subtitles السيف الأصلي كان ضخماً جداً، يكفي لصنع سيفان.
    Zümrüd-ü Anka taşı ölümsüz düşmanlara karşı gücünü kılıca aktarır. Open Subtitles حجر العنقاء يمدّ السيف بقوّته ضدّ الأعداء المخلّدين.
    Savaşlar, halka kılıca itaati öğretir, Tanrılar'a değil. Open Subtitles الحرب تُعلم الناس إطاعة السيف وليس الآلهة
    Seni öldürmek için kılıca ihtiyacım yok. Open Subtitles منذ أخر مرة جاء رجل لزيارتي أنا لا أحتاج إلى سيف لـ قتلك
    Şehirdeki en iyi kılıca sahip olduğumu zaten ispatladım. Open Subtitles لقد أثبت لتوي أنني أمتلك أفضل سيف بالمدينة
    Ama Kay'in kılıca ihtiyacı var. Open Subtitles ولكن لابد لكاي أن يحصل على سيف
    Ama gerçek bir savaşçının, kaderini yenmek için sadece kılıca ihtiyacı vardır. Open Subtitles لكن محارب حقيقي يحتاج فقط سيفاً ليشقّ مصيره
    Gajdhar, eğer kılıca başvurmadan karar vermiş olsaydık 25 yıl önce kardeşlerimizi kaybetmezdik! Open Subtitles ليكون علينا الاصغاء لهذا الشاب الصغير لو كانت القرارات تتخذ بالسيف
    Gerçek; kitaba prensese ve kılıca sahip olmam seninse Ambrosius büyüsüne maruz kalmış olman. Open Subtitles الحقيقه انى املك الكتاب والاميره,والسيف وأنت تحت نوبةِ أمبروزيوس

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus