"kırbaç" - Traduction Turc en Arabe

    • جلدة
        
    • السوط
        
    • سوط
        
    • جلده
        
    • جلدات
        
    • سوطاً
        
    • بالسوط
        
    • وسوط
        
    • تُجلد
        
    • حاصداً
        
    • سياط
        
    • الجلدات
        
    • السياط
        
    Bütün hırsızlar dikkat etsin! Çalınan bu mücevher için 24 kırbaç cezası. Open Subtitles تحذير لكل اللصوص 24 جلدة لكل من يحاول سرقة تلك الجوهرة
    Eğer izinsiz seyahat ediyorsan 20 kırbaç. Open Subtitles و ستحصل على 20 جلدة لو قبض عليك بدون تصريح سفر
    Şaklama sesinin nedeni kırbaç ucunun ses hızından daha hızlı hareket etmesidir. Open Subtitles فرقعة ذلك السوط هي بسبب أن حركة طرفه اسرع من سرعة الصوت
    Kocasının hobisinin otoriter kadınla kırbaç saklamaca oynamak olduğunu düşünüyordu. Open Subtitles إعتقدت أن زوجها كان يلعب إخفاء السوط مع معالجته للسيطره
    Banyoda bir kırbaç var, ve hiçbir ata değmedi. Open Subtitles توقف، أنا عِنْدي سوط في حمّامي لمَ يلمَسَّ حصان.
    Suçun karşılığı sırttan kan akana kadar 12 kırbaç vurulmasıdır." Open Subtitles سوف يتلقى 12 جلده على الجزء الخلفى أو حتى يظهر الدم.
    İşe geri, ı evvel bana kırbaç her on kirpiklere verir. Open Subtitles عودوا إلي العمل، قبل أن أضرب كل واحد 10 جلدات بالسوط
    Bu kesinlikle kırbaç olmayan şeyi alayım. Open Subtitles دعني أخذ هذا الشيء الذي هو بالتأكيد ليس سوطاً
    Ya 39 kırbaç dayak ve diken taç ne oldu? Open Subtitles راحة اليدين للجبناء وماذا عن القرع والضرب بالسوط وتاج الأشواك؟
    Madam, size teşekkür ederim af dilemek için diz çökmektense 500 kırbaç daha yemeyi yeğlerim. Open Subtitles سيدتي أشكرك ولكني أفضل خمسمائة جلدة أخرى قبل أن أركع طالباً الغفران
    100 kırbaç bir onbaşı yani dokuz kamçılı kırbacı kullanma becerisi olmayan biri tarafından vuruldu ama hırsız kaçmadı. Open Subtitles مئة جلدة ينفذها عريف رجل ليس لديه خبرة باستعمال السوط لكن اللص لم ينكسر
    Kraliyete karşı bu hakaretin kontrolsüzce geçmesine izin veremezdim bu yüzden, evet 100 kırbaç daha vurulmasına karar verdim. Open Subtitles لهذه الإهانة للتاج الملكي أن تمر دون رادع لذلك نعم قررت أنه بحاجة الى 100 جلدة أخرى
    Kocasının hobisinin otoriter kadınla kırbaç saklamaca oynamak olduğunu düşünüyordu. Open Subtitles إعتقدت أن زوجها كان يلعب إخفاء السوط مع معالجته للسيطره
    Önemli olan şey belli bir ağırlığı olur ve o kırbaç sallama sesini çıkarırlar. TED ما هو مهم أن لديه وزن معين، ولديه نوع من صوت السوط.
    Ama onun umduğuyla, başıma gelenler... tatlı bir sözle bir kırbaç şakırtısı kadar birbirinden farklıydı. Open Subtitles لكن ما توقعه و ما كان في الواقع هو ألم السوط الذي كان يبرح ظهري
    Fazladan bir hız patlaması ihtiyacı olduğunda, terbiyeci tarafından kumanda edilen, her robotta bulunan bir kırbaç var. Open Subtitles ،عندما يحتاج الأمر لزيادة في السرعة فكل آلي لديه سوط يحركه المدرب عبر جهاز تحكم عن بعد
    Merhamet, tüm kırbaç ve darağaçlarından daha etkilidir. Open Subtitles الرحمة فعّالة أكثر من أي سوط أو حبل مشنقة
    Peter bir kırbaç aldığı için seni uyarayım dedim. Open Subtitles اردت فقط ان اخبرك ان بيتر لديه سوط وانت تعرف
    100 kırbaç yemeye hazırım. Open Subtitles سأوافق علي مئه جلده
    Ve siz geri kalan aptallar, sizlere taze kırbaç vermeden hepiniz işinizin başına dönün. Open Subtitles وبقية الحمقى عودوا إلي العمل، قبل أن أضرب كل واحد 10 جلدات بالسوط
    Çantanda bir kırbaç var mı? Ve şapkan? Open Subtitles ألديك سوطاً وقبعة في حقيبتك؟
    Boynunuza geçirilmiş her zincir ve sırtınıza vurulan her kırbaç için karşılık olarak Romalı kanı dökün! Open Subtitles من أجل كل سلسلة على العنق وسوط على الظهر لنأخذ الدم الروماني كثمن لهذا
    Pişirirsen yersin. Ben pişirirsem kırbaç yer ve aç yatarsın. Open Subtitles انت تطهو وانا اكل وانت تُجلد وتذهب الي الفراش جائعا
    kırbaç görevindeyken, oy sayma kurulunda kullandığın mıknatıs. Open Subtitles هذا مغناطيسك من لوح جمع الأصوات عندما كنت حاصداً للأصوات
    Bunlar altı tane şart değil... Altı ucu olan bir kırbaç. Open Subtitles هذه ليست ست مقالات انها سياط مكونة من ستة سلاسل
    Çok kırbaç sesi oluyor Open Subtitles نحصل على الكثير جدا من الجلدات
    Orada, kırbaç darbeleri ve prangalarla, güneşin altında... ilk gençlik ve delikanlılık günlerini... köleciliğin yok oluşunu düşleyerek yaşadı. Open Subtitles قبل عيد ميلاده الثالث عشر هناك , تحت السياط و السلاسل و تحت أشعة الشمس لقد عاش شبابه و سنين رجولته المبكرة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus