"kırpmadan" - Traduction Turc en Arabe

    • بارد
        
    • تردد
        
    • ترمش
        
    • يطرف
        
    • طرفة
        
    • تطرف
        
    • تومض
        
    • يرمش
        
    • طرف عين
        
    • أن ترف
        
    • بدون أن يرف
        
    • رمشة
        
    Bu aşağılık herifi serbest bırakmak için, iki kadını gözünü kırpmadan öldüren adamdan mı bahsediyorsun? Open Subtitles تعني نفس الشخص الذي قتل امرأتين بدم بارد لكي يطلق سراح هذا الأحمق؟
    Bu aşağılık herifi serbest bırakmak için, iki kadını gözünü kırpmadan öldüren adamdan mı bahsediyorsun? Open Subtitles أتعني ذات الشخص الذي قتل امرأتين بدم بارد ليطلق سراح هذا الوغد؟
    Ama ben yine öldürmek zorunda kalacağım. Hiç tereddüt etmeden, gözümü kırpmadan. Open Subtitles هذا ما سيحدث هناك سوف تقتل دون تردد أو هذيان
    Güvenini sağlayacaksa, gözümü kırpmadan tekrar alırım. Open Subtitles ولجازفت مجدداً بلا تردد إن كان ذلك يعني الحفاظ على سلامتك
    Bayan Stoper,onu hamamböceklerini terlikleriyle öldürürken görseniz, siz gözünüzü kırpmadan üçünün işi bitmiş olur. Open Subtitles اوه سيدة ستوبر ,اه لو رايتيه وهو يقتل الصراصير بالشبشب, يقتل ثلاثة قبل ان ترمش عينك.
    Gözünü bile kırpmadan Bayan Favor'u vurmalarını söyleyebiliyorsan... kim bilir bizim hakkımızda neler düşünüyorsundur. Open Subtitles لو أنك تستطيع أن تخبرهم بقتل السيدة فيفور دون أن يطرف لك جفن فأنا أتساءل عن شعورك تجاه بقيتنا
    Gözünü bile kırpmadan insanları öldürüyor. Open Subtitles سيقتل في طرفة عين
    Kocasını gözlerinin önünde gözünü kırpmadan öldürdüğünü söylüyor. Open Subtitles قالت انكى قتلتى زوجها بدم بارد وكان لون عينيكى مختلف
    Oğlumu öldürdü ben de gözümü kırpmadan o kaltağı vurdum. Open Subtitles لقد قتلت إبني ولقد أطلقت النار على تلك السافله بدم بارد
    Atına bin Bill, yoksa gözlerini kırpmadan vuracaklar seni. Open Subtitles قبل أن يطلقوا النار عليك بدمٍ بارد
    Dün gece, gözünü bile kırpmadan bir kadını öldürdü. Open Subtitles بالليلة السابقة, قتل امرأة بدم بارد.
    Doğrusu Vasco o çocuğu gözünü kırpmadan vurdu. Open Subtitles الحقيقة هي أن "فاسكو" أطلق النار على هذا الصبي بدم بارد
    Gözünü kırpmadan insanları öldür, demedim ben. Open Subtitles لم أقل لك أن ترتكب جريمة قتل بدم بارد.
    Kendi adamını bile gözünü kırpmadan vurabilecek manyağın teki. Open Subtitles إنه من ذلك النوع من المجانين الذي يمكنه قتل أحد رجاله دون تردد
    Babanı tanıyorsun. Neler yapabileceğini biliyorsun. Gözünü kırpmadan öldürür. Open Subtitles إنّك عليمة بأبيك وبما يستطيع فعله، سيقتل بلا تردد.
    Gözünü bile kırpmadan buradan gitmiş olurum. Open Subtitles حسنا ،أنا سأختفي من أمامك قبل أن ترمش حتى
    Vay be, gözünü kırpmadan bayağı durabiliyorsun. Open Subtitles يمكنك أن تمضي الكثير من الوقت بدون أن ترمش يا فتى.
    Bu kadın tiyatrodaki yaratığı gözünü bile kırpmadan alt etti. Open Subtitles هذه هي المرأة التي واجهت ذلك المخلوق في المسرح دون أن يطرف لها جفن
    Bir daha karşıma çıkarsan gözümü kırpmadan vururum. Open Subtitles إن رأيتك ثانيةً... فسأرديكِ في طرفة عين
    Gözümü kırpmadan öldürebilmem için beni kandırmaya mı çalışıyorsun? Open Subtitles هل تحاول اقناعي ان اقتله دون ان تطرف لي عين؟
    "Daha o büyük gözlerini kırpmadan onu bıçaklıyorum." Open Subtitles "قبل أن تومض تلك العيون الكبيرة، اقوم بطعنها"
    İnsanların kafataslarının içine gözümü kırpmadan bütün gün elimi sokuyorum. Open Subtitles أنا أغرس يدي في جماجم الناس كل يوم ولم يرمش لي جفن
    Yani, olası her türlü ölümcül olaya gözünü kırpmadan atlıyorsun, hiç bir şey yokmuş gibi. Open Subtitles أعني، رأيتك شخصياً تضع نفسك في كل موقف قاتل ممكن تصوره ،بدون طرف عين كما لو أنه لاشيء
    Biraz önce bu ülkenin en karanlık adamlarını gözümü kırpmadan öldürdüm. Open Subtitles قتلت للتو أقوى شخصين في البلد دون أن ترف عيني
    Göz kırpmadan insanlara bakmayı ben de bilirim. Open Subtitles أنا أعرف أيضا كيف أنظر إلى الناس بدون أن يرف لي جفن
    Son olayda, bir çift dudak hareketi yapıyordu, soyguncu gözünü kırpmadan öldürdü.. Open Subtitles شخصٌ ما لم يحصل على تلك المذكرة في المرة الأخيرة، راويان كذبوا عليه وقتلهم كلاهما دون رمشة عين

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus