"kızılderililerle" - Traduction Turc en Arabe

    • الهنود
        
    • بالهنود
        
    Büyükannem 60 yıl Kızılderililerle savaştı, börek yerken öldü. Open Subtitles جدتي حاربت الهنود لمدة 60 عاما واختنقت حتى الموت بشطيرة لحم
    Asker, senin işin Kızılderililerle savaşmak. Onlarla anlaşmak değil. Open Subtitles حسنـاً أيّهـا الجندي، مهمّتك أن تقـاتل الهنود لا أن توافقهم الرأي
    Bu vahşi yerde Kızılderililerle kovboyların savaşı varmış. Open Subtitles هنا في البرية , قتال الهنود ورعاة البقر من كلا الطرفين
    Kızılderililer beyazlarla, beyazlar Kızılderililerle kaçıyor. Open Subtitles لديك هنود يركضون وراء البيض وبيض يركضون وراء الهنود
    Şeytanların dolandığı gecelerden Kızılderililerle dolu ormanlardan ve daha kötü canavarlardan. Open Subtitles الشيطان الساكن فى الليل والغابة المليئة بالهنود والاسوء من ذلك الوحوش
    Ben nehirler geçtim, ayı avladım, altın aradım, Kızılderililerle yaşadım, bir yıldırım kazası atlattım. Open Subtitles صنعت فخاخ لحيوان القندس واصطدت الدببة وبحثت عن الذهب وعشت مع الهنود ولقد صعقنى البرق
    Ben nehirler geçtim, ayı avladım, altın aradım, Kızılderililerle yaşadım, bir yıldırım kazası atlattım. Open Subtitles صنعت فخاخ لحيوان القندس واصطدت الدببة وبحثت عن الذهب وعشت مع الهنود ولقد صعقنى البرق
    - Sonrasında da tüfeğini alıp Kızılderililerle cenk ederdiniz değil mi baba? Open Subtitles ثـم، تعبىء بندقيتـك وتخـرج، لمحاربة الهنود صـحيح، أبـي؟ هـذا صحيـح.
    Atalarımız Los Angeles'ı ele geçirmek için vahşi Kızılderililerle ve Meksikalı haydutlarla savaştılar. Open Subtitles قاتلوا بالرغم من وحشية الهنود وقطاع الطرق المكسيكين ليفوزوا بلوس انجيلوس
    Kızılderililerle daha güvendeydik. Open Subtitles من الأمن العودة للديار عن التعامل مع الهنود
    Hava karardığında Kızılderililerle beraber burada mı olmak istiyorsunuz? Open Subtitles هل تريدون التواجد هنا بعد حلول الظلام، مع وجود الهنود بالجوار؟
    Kızılderililerle yaşadığım için beyaz erkekler hastalıklı olduğuma inanıyordu, böylece indirim yapmak zorunda kalıyordum. Open Subtitles يعتقد الرجال البيض اني قذرة لأنني عشت مع الهنود. لذا تم تخفيض أجري للنصف
    Sen, Kızılderililerle, kurtlarla ya da komuta ettiğini sandığın şeytanlarla yüzleşebilecek kadar cesur musun? Open Subtitles أنتَ، رجل بما فيه الكفاية لتواجه الهنود والذئاب أو الشيطان الذي تدعي خدمته؟
    Kızılderililerle konuşmak için evi temelli terk ettiğinde serüvenleri hakkındaki bütün yazıları okudum. Open Subtitles عندما غادر المنزل لتتحدث عن الهنود مرة واحدة وإلى الأبد، أنا أقرأ كل مادة على مآثره.
    Sanırım, Kızılderililerle akşam yemeği yediğiniz hikâye. Open Subtitles أعتقد أنها القصة التي تناولتِ فيها الغداء مع الهنود الحُمر
    Yağmur ormanında gerçek Kızılderililerle tanıştı, Open Subtitles لقد التقت الهنود الأصليين في الغابات المطيرة,
    Kızılderililerle karşılaşmadığın sürece tabii. Open Subtitles حتى تقوم بمقابلة الهنود الحمر.
    Kızılderililerle arkadaş olmazsak, hepimizin sonu bu. Open Subtitles وجميعنا مالم نصبح أصدقاء مع الهنود
    Kızılderililerle çok vakit geçirmişsin. Open Subtitles لا بد أنك مكثت طويلاً مع الهنود.
    Kızılderililerle olanlar daha önce hiç böyle bir şey görmemiştim. Open Subtitles سابقًا مع الهنود لم أر شيئا كذلك من قبل
    Vahşi Kızılderililerle ve sayısız tehlikelerle dolu. Open Subtitles مليئة بالهنود الجامحين والأخطار غير المحدودة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus