Dominic herifi lafa tutarken babam da yanında taşıdığı 44'lüğü doğrultarak, traktörü kaçırmış. | Open Subtitles | دومينيك خدعه بينما ابي كان يمسك هذا المدفع عيار 44 و اختطف الجرار |
Manyağın teki içinde 30 yolcu bulunan bir belediye otobüsünü kaçırmış. | Open Subtitles | نعم، خطف معتوه حافلة للبلدية مع 30 راكباً على متنها، هذا سبب وجيه |
Polis memuruna ise yalnızca, çok ilginç bir deneyi maalesef az evvel kaçırmış olduklarını söyler. | Open Subtitles | قال للشرطي من المؤسف انك فوت علي نفسك تجربه مثيره |
Yine de bir şey kaçırmış olabilirim. Sanırım o kaltak dikkatimi dağıttı. | Open Subtitles | ربما فاتني شيئ آخر لقد فقدت التركيز بسبب العاهرة |
Hafta sonu gerçekleşen bir yardım turnuvasını kaçırmış. | Open Subtitles | فوّت مُباراة خيريّة خلال عطلة نهاية الأسبوع. |
Bir Sierra kaçırmış. Şoförün kafasına bir kurşun sıkmış. 50. otoyolda gidiyormuş. | Open Subtitles | اختطف سيارة سييرا، وضع رصاصة في رأس السائق، اتجه إلى المسار 50 |
Şu andan itibaren, anneyi her kim öldürdüyse çocuğu da kaçırmış sayabiliriz. | Open Subtitles | في الوقت الحالي، يجب أن نفترض أن من قتل الام اختطف الطفل |
Canavar bir kız öğrenciyi kaçırmış, Lockhart. Nihayet beklediğin an geldi. | Open Subtitles | اختطف الوحش فتاة يا لوكهارت جاء وقتك أخيرا |
Doğru. Çünkü Dr. Bloom Barry Bonds'u kaçırmış, | Open Subtitles | لأن الدكتور بلوم خطف باري بوندس |
Somji'yi kim kaçırmış olabilir | Open Subtitles | من الذي يجب ان يكون خطف سوماجي؟ |
Çocuğu kimin kaçırmış olabileceği hakkında fikriniz yok yani? | Open Subtitles | اذن , ليس لديك اي فكرة عن من خطف الطفل؟ |
İşin aslı, kendi filminin galasını bile kaçırmış. | Open Subtitles | والحقيقة هى أنة فوت أول عرض لأفتتاحية أفلامة |
Belki dev bir tekneden üzerime eriyen ekşi krema dökülürken olan kısmı kaçırmış olabilirsin. | Open Subtitles | ربما أنك فوت الجزئية التي استجوبت فيها بوابل من الأسئلة المحرجة |
Hala kurbanın kemiklerine baktığını duydum bir şey kaçırmış mıyım merak ettim. | Open Subtitles | ماذا تفعل هنا؟ سمعتُ أنّكَ تفحص الهيكل العظمي وتساءلتُ إذا وجدتَ أيّ شيء قد فاتني |
Mezun olduğum okulda çok taraflı zarar kısmını açıkladıklarını kaçırmış olmalıyım. | Open Subtitles | فوّت هذا الجزء في التخرج، حين يفسرون.. معادلة الضرر العسكري |
Size söylüyorum, bazılarınız aklını kaçırmış olmalı. | Open Subtitles | يبدو أن بعض الأشخاص هنا قد فقدوا عقولهم. |
Onu kıl payı kaçırmış olmalı. Eminim şu an Catco'dadır. | Open Subtitles | من المحتمل أنها فوتت الأمر "ربما هي بوكالة "كاتكو |
Herif onu kaçırmış olmalı. | Open Subtitles | لابد أن الرجل اختطفها |
- Naziler eski karısını kaçırmış. | Open Subtitles | كان النازيين مشغولين بخطف زوجته السابقة. |
Ağlamaktan boğazım kurudu. Aklımı kaçırmış gibiydim. | Open Subtitles | حنجرتي جافة من البكاء .لقد فقدت عقلي تماما |
Aktarmayı kaçırmış ama üç gibi burada olacak. | Open Subtitles | فاتته رحلته الجوية في آتلانتا سيكون هنا في الثالثة |
Ev yolunda. Bir şeyi kaçırmış olmalıyız. | Open Subtitles | في طريقه إلي المنزل يبدو أننا فاتنا شيء ما |
Bu kararın alındığı aile toplantısını kaçırmış olmalıyım. | Open Subtitles | لا بد لي من قد غاب عن اجتماع الأسرة حيث تقرر كل هذا. |
Her neyse, bir gün, Kitsune denilen kötü bir yaratık onu kaçırmış ve bir mağaraya kapatmış... | Open Subtitles | على كل ، مرة إختطفها مخلوق شرير يُدعى الكيتسون ووضعها في كهف |
Muhtemelen şiddet yanlısı bir adam. Eski sevgilisinin çocuklarını kaçırmış. | Open Subtitles | انهٌ بالتأكيد رجل عنيف , كيف يختطف اطفال صديقته القديمة |