Erkeklerin benden hoşlanmasını istiyorum ama benden kaçıyorlar. | Open Subtitles | وأنا أحاول التعرف إلى شباب مثلى وكلما فعلت يهربون لذا أطاردهم |
Gün ortasında soygun yapıp kaçıyorlar ...bu üzerimizde bir lekedir. | Open Subtitles | يهربون بعد سرقة فى النهار ..هذه غفلة علينا |
kaçıyorlar. Ben sola gidiyorum, sen de sağa git. | Open Subtitles | إنهم يهربون سآخذ اليسار وأنت تولى اليمين |
Kalıp dövüşmeleri gerekirken, dağlara kaçıyorlar. | Open Subtitles | لقد هربوا إلى الجبال عندما كان عليهم أن يقفوا ليحاربوا |
Doğu kanadında iki tetikçi Başkan'la birlikte kaçıyorlar. | Open Subtitles | لدينا مطلقي نار يهربان من الجناح الشرقي مع الرئيس |
Jake! Hepsi çıktı, kaçıyorlar... | Open Subtitles | انهم خارجو , خارجون , انهم يهربون لابد أنهم رأوها |
Cehennemden kaçıyorlar ve de kızgınlar. | Open Subtitles | ،عادة عندما يهربون كما تعلم، يكونوا غاضبون فقط |
kaçıyorlar! Böcek gibiler! | Open Subtitles | عليكم أن تروا أولئك الرجال يهربون من هنا كمجموعة من الحشرات |
kaçıyorlar. kaçıyorlar. | Open Subtitles | ربع جالون من الكحول المشتعل ستؤدي الغرض إنهم يهربون |
Koşucular ve izleyiciler kaçıyorlar. | Open Subtitles | العدائون و المفترجون يهربون من موقع الحادث |
İki kardeş, jipteler sonra bir meteor çarpıyor ve olabildiğince hızlı kaçıyorlar dev kedi canavarlardan. | Open Subtitles | أخوان في عربة ثم يصطدم نيزك بالأرض ثم يهربون بأسرع ما يستطيعون من القطط الوحشية العملاقة |
"... Ki Onlar Sıradan Kardeşler, Jiple kaçıyorlar, Asteroitten ve Her Türlü Şeyden, Filmi" | Open Subtitles | إنهم إخوة عاديين يهربون في عربة من كويكب |
Yemeğimi yiyip, kahvemi içip sonra ödemeden kaçıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يتناولون طعامي, و يشربون قهوتي, و يهربون بدون أن يدفعوا |
Akıl hastaları çok sık kaçıyorlar. | Open Subtitles | اتعلمين , المرضى العقليين يهربون بشكل كافٍ |
Asiler etkisiz kılındı. kaçıyorlar. | Open Subtitles | تم تحويل مسار الثوّار، إنهم يهربون. |
Durup savaşmaları gerekirken dağlaramı kaçıyorlar. | Open Subtitles | لقد هربوا إلى الجبال عندما كان عليهم أن يقفوا ليحاربوا |
Siyah beyaz bir Prospector ile kaçıyorlar... | Open Subtitles | يهربان فى سياره ابيض واسود |
kaçıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يخططون للهرب |
Ama kadınlar onu öğrenince ya kaçıyorlar ya da onunla tanışmak için baskı yapıyorlar. | Open Subtitles | نعم , والتي عندما يعرف بأمرها النساء إما ان يهربوا ,او يضغطوا علي لمُقابلتها |
Beni görünce kaçıyorlar. | Open Subtitles | ما ان يرونني قادما يفرون بسرعة |
Şimdi de İngiltere'ye kaçıyorlar. lrma ve Lort. Şu anda hazırlanıyor. | Open Subtitles | والآن هم سيهربون الى انجلترا ايرما واللورد |
Neden kaçıyorlar acaba? | Open Subtitles | من ماذا يركضون ؟ |
Karyola başına çentik atıyorsun ama yataktan kalkar kalkmaz kaçıyorlar, değil mi? | Open Subtitles | ولكن في نهاية المطاف فهم يستيقظوا خارج السرير ويهربوا . أليس كذلك؟ |
kaçıyorlar. Beni oraya yaklaştır! | Open Subtitles | انهم يفلتون خذني الى هناك |
Şehir sığınmacıya boğuldu Majesteleri. Savaştan kaçıyorlar. Onları yerleştirecek yerimiz yok. | Open Subtitles | المدينة تعج باللاجئين جلالتكِ، هاربون من الحرب، وليس لدينا مكان لاستضافتهم |
kaçıyorlar. | Open Subtitles | [اطارات صياح] انهم تشغيل. |
kaçıyorlar! | Open Subtitles | إنهم يبتعدون! |
kaçıyorlar! | Open Subtitles | هم يُفلتونَ |
Modası geçmiş silahlarını ateşleyip, tam aksi yönde kaçıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يطلقون من أسلحة منتهية الصلاحية ويهربون بالإتجاه الآخر |