"kabullendim" - Traduction Turc en Arabe

    • تقبلت
        
    • قبلت
        
    • تقبّلت
        
    • تقبّلتُ
        
    • أتقبل
        
    • تقبلتُ
        
    • تصالحت مع
        
    • تقبلته
        
    Ordunun bana bahşettiği sonuçları kabullendim hâlâ da kabullenebilirim. Open Subtitles تقبلت و لا زلت أتقبل عواقب أن الجيس لم يعجبه.
    Bana sonsuzluk gibi gelen süre sonunda yapmam gerekeni kabullendim ve sağ ayağım üzerinde durdum, kaymadım, yani ölmedim ve bu en zorlu tırmanışın sonu oldu. TED وبعدما شعرت بأنه قد مر وقت طويل، تقبلت ما كان علي فعله. ووقفت على قدمي اليمنى، ولم تنزلق، ولذلك لم أمت، وكانت تلك الخطوة نهاية أصعب جزء في التسلق.
    kabullendim. Basketbolda iyi olan bir oğlum var. Open Subtitles لقد قبلت أنا عندي طفل واحد هناك من هو جيد في كرة السلة،
    Kyle'a kendimi o kadar kaptırmıştım ki anlamsız durumları bile kabullendim ve aramıza getirerek korumaya çalıştım. Open Subtitles لقد كنت مهتمة جداً بـ كايل وأنا .. أنا قبلت بالأشياء التي ليس له معنى
    Ama zamanı geri döndürüp tüm olanlar hiç yaşanmamış gibi davranamayacağımı kabullendim. Open Subtitles لكنني تقبّلت واقعة عدم قدرتي على إعادة الزمن و الإدعاء بأنه لم يحدث شيئاً و يمكنكِ فعل هذا
    Evet, anlaşmaya çalışırken biraz agresif bir tutum içerisinde olmuş olabilirim. Ama reddettiğinde ben de kabullendim ve bir daha onunla iletişime geçmedim. Open Subtitles نعم، كنتُ عدوانياً في محاولة عقد صفقة معها، لكن عندما رفضت، تقبّلتُ ذلك ولمْ اتصل بها ثانية.
    Kim yaptı bilmiyorum. Ellerinde bir şüpheli yoktu. Ben de bunu kabullendim. Open Subtitles انا لاأعرف من قتله. لم يكن لديهم أي مشتبه. وانا تقبلتُ هذا الأمر.
    Duygularım incindi ama kabullendim. Open Subtitles مشاعري جرحت ولكني تقبلت الاأمر
    Annem, babamı terk ettiğinde ben bunu kabullendim. Open Subtitles أعني, حينما أمي هجرت أبي, تقبلت الموقف
    Artık böyleyim, ve bunu kabullendim. Open Subtitles وهذا هو أنا الآن, ولقد تقبلت ذلك
    İdam edileceğimi çoktan kabullendim. Open Subtitles لقد تقبلت مصيري كمحكوم عليه بالإعدام
    Sadece başıma gelen şeyi kabullenmek istemedim, ve... nihayetinde kabullendim. Open Subtitles لكنني الآن أخيرا تقبلت ذلك و ها أنا ذا
    Bazen yatakta onun adını söylemesini kabullendim. Open Subtitles لقد قالت اسمه عدّة مرات ونحن في الفراش, وأنا قبلت ذلك
    Anlıyor musun, tatlım. Kim olduğumu ve hayatımı olduğu gibi kabullendim. Open Subtitles اسمعي عزيزتي، لقد قبلت بشخصيتي وبطريقة عيشي
    İçinden geçtiği bir dönem olduğunu düşünüp nefretini kabullendim. Open Subtitles لقد قبلت كراهيتها نحوي على إنها مرحلة تمر بها
    Bazen yatakta onun adını söylemesini kabullendim. Open Subtitles لقد قالت اسمه عدّة مرات ونحن في الفراش, وأنا قبلت ذلك
    kabullendim bunu. Şimdi yapmak istediğim herşeyi hissedebiliyorum. Open Subtitles تقبّلت الأمر أشعر الآن أنه يمكنني فعل كل ما أريده
    Hayır. Bunu kabullendim. Onu seviyordum. Open Subtitles كلاّ، لقد تقبّلتُ هذا، فقد أحببته
    Gezegenden canlı ayrılmayı başaramam. Bunu kabullendim. Arkhete too noss-too iayss tayn a-roo-rahn. Open Subtitles أنا أتقبل هذا تحكم برجوعك للتراب
    kabullendim ama yine bir atak geçirdim. Open Subtitles ،لقد تقبلتُ ذلك .ولديّ سكرتيرة اخرى على كلٍّ
    Kafamı karıştıramayacaksın. Ben yaşananları kabullendim. Open Subtitles لن تؤثّري عليّ فقد تصالحت مع ما حدث
    Sanırım kabullenmenin tam zamanı. Annem babamı terk edince kabullendim. Open Subtitles أنا أعرف أظن انه الوقت لدفع هذا بعيداً أنا أعنى عندما تركت أمى أبى لقد تقبلته.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus