"kadar çok insan" - Traduction Turc en Arabe

    • الكثير من الناس
        
    • العدد من الناس
        
    • العديد من الناسِ
        
    Bazen evde bizimle kalan o kadar çok insan oluyordu ki tüm odalar gezginlerle doluyordu. Open Subtitles أحياناً ، كان يبقى معنا الكثير من الناس كل الغرف مليئة بالمسافرين
    Bazen evde bizimle kalan o kadar çok insan oluyordu ki tüm odalar gezginlerle doluyordu. Open Subtitles أحياناً، كان يبقى معنا الكثير من الناس كل الغرف مليئة بالمسافرين
    Rıhtımda hiç umursamadan güle güle diyen ne kadar çok insan görmüştüm... Open Subtitles لقد رأيت الكثير من الناس يودعون بعضهم البعض بدون اهتمام
    Rıhtımda hiç umursamadan güle güle diyen ne kadar çok insan gördüm. Open Subtitles لقد رأيت الكثير من الناس يودعون بعضهم البعضأحواضِ السفن بدون اهتمام
    Televizyonun, insanları okumaktan uzaklaştırdığını söylüyorlar oysa ben, sokaklarda okuyan bu kadar çok insan hiç görmemiştim. Open Subtitles يقولون بأن التلفاز يجعل من سكانها جهلة ولكني لم أرى من قبل هذا العدد من الناس الذي يقرأون في الطرقات
    Büyük, genişleyen, kaos içindeki bu şehirde o kadar çok insan var ki kimse onların nasıl sayılabileceğini bilmiyor. Open Subtitles أي مدينة فوضوية كبيرة واسعة حيث هناك العديد من الناسِ يَعْرفُ لا أحدُ كَيفَ يَحْسبُهم.
    - Etrafımda konuşacak o kadar çok insan var ki... Open Subtitles لديّ الكثير من الناس حولي يمكنني التحدّث إليهم.
    O kadar çok insan öldürdüm ki yüzlerini hayal meyal hatırlıyorum. Open Subtitles .. انا قتلت الكثير من الناس لكن وجوههم مطموسة
    O kadar çok insan tanımak harika bir şey olsa gerek! Open Subtitles لابُد وأن معرفة الكثير من الناس لأمرٌ مرضي ؟
    Sadece birgün için çok fazla cehalet ve hoş görmeme. O kadar çok insan. Open Subtitles الكثير من التعصب والجهل في يوم واحد من الكثير من الناس
    İhmal edilen o kadar çok insan var ki berbat ve acınası bir hayat sürüyorlar. Open Subtitles الكثير من الناس يتعرضون للانهيار ويعيشون حياة خربة، وبائسة
    O kadar çok insan bu uğurda canını feda etmişti ki seçimlere yardımcı olmak boynunun borcuydu. Open Subtitles قالت أن الكثير من الناس ضحوا بأرواحهم من أجل هذا المبدأ أقل ما أمكنها فعله هو المساعدة في سير العملية الانتخابية بسلاسة
    Bana o kadar çok insan gelip "Sırada ne var? TED حضر الكثير من الناس وقالوا، "ماهي الخطوة التالية؟ لقد أحببنا ذلك!
    Bir Darwinci açıklaması falan olmalıydı. Bu kadar çok insan çılgın değil. TED يجب أن يكون هناك تفسير دارويني-- ليس الكثير من الناس مجانين.
    Çünkü şimdiden o kadar çok insan tanıyorum ki. Open Subtitles لأننى بالفعل أعرف الكثير من الناس
    Ben o kadar çok insan öldürdüm ki... artık inancımı sorgulamaya başladım, ama kafamı kurcalayan bir şey var. Open Subtitles أنا قتلت الكثير من الناس السيئين... ... لا أستطيع مواكبة مراسلاتي، ولكن سؤالي هو:
    Muhtemelen şimdiye kadar çok insan o resmi gördü. Open Subtitles من المحتمل ان يراها الكثير من الناس
    Kişi gece gündüz çalışmalı ve sevebildiği kadar çok insan sevmeli ve bunu çok hızlı yapmalı diye bir his vardı içimde. Open Subtitles لقد كان لديه ذلك الشعور بأن المرء عليه ان يعمل طوال النهار والليل لقد كان لديه ذلك الشعور بأن المرء عليه ان يعمل طوال النهار والليل وينبغي عليه ان يحب الكثير من الناس بقدر ما يستطيع ويقوم بكل شيء
    Her gün buraya gelen o kadar çok insan var ki. Open Subtitles الكثير من الناس يأتون إلى هنا كلّ يومٍ.
    Zamanla "Ölüm Bulvarı" olarak anılır oldu. Zira o kadar çok insan trenlerin altında kalıyordu ki demiryolu işletmecisi trenlerin önünden gitmesi için atlı bir personel istihdam etmişti ve o da "Batı Yakası Kovboyu" olarak anılmaya başlanmıştı. TED وقد صار معروفا ب: "جادة الموت" لأن الكثير من الناس دهستهم القطارات إلى درجة أن خط السكة الحديدة وظف شخصا يمتطي جوادا ليجري أمامه، وقد صار يعرف ب "راعي بقر الجهة الغربية."
    Bir daha araştırma için aynı bölgede bu kadar çok insan bulamayacaksınız. Open Subtitles لن تصلوا إلى كل هذا العدد من الناس في مكان واحد

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus