Vadiler, binlerce vadi buluyoruz; hepsi de Büyük Kanyon'dan büyük, geniş ve derin. | TED | ونجد الأودية، آلاف الأودية أكبر وأكثر اتساعاً وأكثر عمقاً من غراند كان كانيون |
Sadece Kanyon Yolu'nda bir nokta olarak görürsün. Orayı biliyor musun Martha? | Open Subtitles | تستطعين فقط أن تشاهديه من منطقة واحدة فقط و هي شارع كانيون. |
Fakat Büyük Kanyon yarları gibi kumtaşı yamaçlar da hava akımını yukarıya yansıtır. | Open Subtitles | ولكن مثل جدران الجراند كانيون, دعامات الاحجار الرملية الضخمة تصرف الهواء نحو الأعلى. |
Büyük Kanyon'daki Colorado Nehri ülkedeki en yüksek türbülans düzeyine sahip. | TED | نهر كولورادو في الأخدود العظيم، هو أكثر الأنهار أمواجاً في البلاد. |
Eğer biri Büyük Kanyon'un dibine yedi yıldızlı otel inşa etmek isteseydi, onlara Arizona'dan gülerdik. | TED | إذا أراد أحد بناء فندق ذي سبع نجوم في سفح الأخدود العظيم، فسنرميه خارج أريزونا. |
Dünya'daki Büyük Kanyon'a benziyor, sadece çok fazla büyük. | TED | و هو شبيه بالـ غراند كانيون على الأرض، إلا أنه أكبر بكثير |
Ve bunun sebebi de, birçoğunuz Büyük Kanyon'a gitmişsinizdir, ve Büyük Kanyon'un duvarlarını görmüşsünüzdür, ve o katmanları da görürsünüz. | TED | و ذلك لنفس السبب الذي دفع العديد منكم إلى الذهاب إلى غراند كانيون و كما ترون في جدار الغراند كانيون، توجد هناك طبقات |
Büyük Kanyon'dan veya Washington Anıtı'ndan aksine insanlar buraya artık burda olmayan birşeyi görmeye geliyor. | TED | على خلاف جراند كانيون أو نصب واشنطن فإن الناس تأتي هنا لرؤية الذي لم يعد موجودا |
Normalde Büyük Kanyon'a gidecektik ama hep kafası dumanlı olduğundan yol kenarına çekip duruyordu. | Open Subtitles | تقريباً سيذهب لوادي كانيون ولكنه ظل ينتشي ويتوقف على جانب الطريق |
Eğer solunuza bakarsanız Grand Kanyon'u görebilirsiniz şu anda yaklaşık olarak 15,000,000 yaşındadır. | Open Subtitles | على يساركم ستكونون قادرين على رؤية جراند كانيون في غضون خمسة عشر مليون سنة |
Kanyon Yolu vadiye doğru kıvrılarak uzanıyordu, Grace de gidiyordu. | Open Subtitles | طريق كانيون الملتوي أسفل الوادي و البعيد و، حيثذهبتغرايسأيضاً، |
- Bir tane farklı yol olmalı. Bu da alanımızın "Rocky Kanyon Yolu", "Silica Tepesi" ve "Elk Tepesi" arasında olduğunu gösterir. | Open Subtitles | 'هذا يحصر الإحتمالات بـطريق 'روكي كانيون 'أو مرتفعات 'سيليكا' أو مرتفعات 'ألك |
Jamison Kanyon pistindeyim, uçak burada. | Open Subtitles | أنا بمطار جيمسون كانيون في مهبط الطائرات ، و الطائرة هنا |
Büyük Kanyon'un dibine ulaşınca onu bırakır ve işine bakarsın. | Open Subtitles | هل ذهبت الى الجراند كانيون تسقطها وتقوم بعملك |
Batı rotasından giden kuşlar Büyük Kanyon gibi tehlikeli çöllerden geçmek zorundalar. | Open Subtitles | الطيورالتي تأخذ الطريق الغربي, عليها عبور الصحراء الخطرة. مثل جراند كانيون. |
Hadi canım. Ben Büyük Kanyon'u görmeye gideceğiz sanıyordum. | Open Subtitles | حقا ايها الرائد ظننتنا سنذهب لرؤية الجراند كانيون |
Scarbo Kanyon'unda yıllık dolunay tırmanışı yapıyorduk. | Open Subtitles | كنا نقوم بالتسلق السنوي للقمر المكتمل عند سكاربو كانيون. |
Sadece Kanyon zeminine iniş toplam 10 saat sürdü ve bu atlı gideceğim dört günün ilkiydi. | TED | النزول لقاع الأخدود وحده دام 10 ساعات وهذا كان اليوم 1 من أصل 4 على ظهر الحصان. |
Büyük Kanyon tam bir bakir doğa ve tüm övgüleri hak ediyor. | TED | الأخدود العظيم هو حقاً منطقة برية ويستحق كل هذا العمل البطولي. |
Peki, ya aradaki bu Kanyon geçmeyi başarabilecekler mi? | Open Subtitles | و هـذا الأخدود بينهمـا ؟ هـل سيقدرون يومـا على تخطّيه ؟ |