Sen kim olduğunu sanıyorsun da mahkemenin kararına müdahale edebiliyorsun? | Open Subtitles | كيف بحق الجحيم تعتقد بأنّك يمكنك التدخّل في قرار المحكمة؟ |
Şimdiyse inancım, bulduğu şeyin hayatını sona erdirme kararına yol açtığı. | Open Subtitles | الآن أعتقد أنها كانت قد وصلت إلى قرار بانهاء حياتها. |
Bu grup evi kararına ne oldu? Sanırım bunu onunla daha konuşmadın. | Open Subtitles | إذاً ما تأثير ذلك على قرار الدار أظنك لم تتحدث بشأنه حتى آلان |
Annenle ilişki kurma kararına karışamam Sydney ama bundan sonra kararlarına saygı duyacağım. | Open Subtitles | أنا قد لا أوافق قرارك للتفاعل مع أمّك، سدني، لكنّي سمن الآن فصاعدا إحترم بأنّه قرارك للجعل. |
Marge, görüyorum ki sen kararını vermişsin, ve bilmeni isterim ki gerçekten kararına saygı... | Open Subtitles | أدرك أنك اتخذت قرارك وأريدكأنتعرفيأننيأحترمبشدة.. |
Kendall'a kararına güvenilmeyeceğini söyledin sonra da şüphelenmesi için beni destekledin. | Open Subtitles | أخبرت كيندل حكمك ما كان مؤتمن وبعد ذلك إتّفق معني لتعزيز شكّه. |
kararına saygı göstermemizi istiyordur. Bilemiyorum. | Open Subtitles | إقبلي بالأمر الواقع , إنه قرارها , أنا لا أعرف |
Üç saat içinde komiteyle buluşacağım. Kesin kararına ihtiyacım var. | Open Subtitles | سأقابل اللجنة بعد ثلاث ساعات أريد قرار واضح منكِ |
Mahkeme kararına kesinlikle katılmasam da saygıyla karşılıyorum. | Open Subtitles | ..إن كنت لا أوافق بشدة على قرار المحكمة العليا إلا أننى أقبله |
kararına karşı çıktığım ilk Kardeşler Meclisi. | Open Subtitles | محكمة الإخوةِ الأولى، الذي قرار أنا سَيكونُ عِنْدي معارضُ. |
Belki de bunun nedeni adaletin sonunda işin 12 kişinin kararına bağlandığı kusurlu bir kavram olmasıdır. | Open Subtitles | ربما لأن العدالة مفهوم معيب يتلخص في النهاية إلى قرار يتخذه 12 شخصاً. |
Geçen hafta okulun kararına ebeveynler tarafından itiraz edilmişti. | Open Subtitles | الطعن ضد قرار إدارة المدرسة بدأ أمس عن طريق آباء محليين |
Ben yargıç kararına başvurma oyu verdim, o tam tersi. | Open Subtitles | لقد صوت بالطعن في قرار القاضي وهو لم يفعل |
Yani ona iğneyi yapmanın en iyisi olduğunu düşünüyorsan, kararına saygı duyarım. | Open Subtitles | لذا اذا تعتقد انا الافضل ان نعطيه الجرعه سوف احترم قرارك |
Gerçekten istediğin buysa, kararına saygı duyarım. | Open Subtitles | إذا كان هذا حقاً ما تريدينه سأحترم قرارك |
Bu doğru değil. Bu durumda neyin doğru olduğuyla ilgili kararına müsamaha göstermeyeceğim. | Open Subtitles | حسنـا, لن أحتمـل قرارك فيمـا هـو صحيـح في هـذه الحـالة |
Bu yüzden senin kararına uyacağım. | Open Subtitles | أنت تمتلك خبرة أكثر في المبيعات والإدارة لذا سوف أستمع إلى حكمك |
Altı haftalık tayının hayatı onun kararına bağlı. | Open Subtitles | تعتمد حياة مُهرها ذو الستة أسابيع على قرارها |
Leonard, bana yardım etmeye sen karar verdin. Kendi kararına güven. | Open Subtitles | (ليونارد)، أنت قررت مساعدتي ثق بنفسك، تثق بحكمك |
Eğer buna karar verdiyse, kararına saygı duyarım. | Open Subtitles | إن كان هذا قراره سوف ألتزم بها , لك وعد مني |
Belediye Başkanı Baressi bugün Tom Mullen'ın kararına katılmadığını açıkladı. | Open Subtitles | اعلن عمدة المدينة عن عدم استحسانه لقرار توم مولين هل انضمت الينا دونا هنوفر؟ |
Planları bu geceye alma kararına şaşırdım. Bu aşamada olduğumuzu bilmiyordum. | Open Subtitles | تفاجأتُ بقراركَ تغيير الخطط إلى الليلة. |
kararına saygı duymalarını sağlarım. | Open Subtitles | أنا سَأَتأكّدُ بأنّهم يَحترمونَ قراركَ. |
Anlıyorum, anlıyorum. Başka bir doktora gitme kararına saygı duyuyorum. | Open Subtitles | نعم فهمت ذلك أحترم قراركِ برؤية طبيب أخر |
Evet, Dr. Twitchell, kanaatinize göre çiftimiz Jack Fuller ve Joy McNally, mahkemenin verdiği karı koca olarak yaşama kararına uyup evliliklerini korumak için hiçbir çaba içinde bulundular mı? | Open Subtitles | في رأيكي , هل قام الزوجين "جاك فوللر"و"جوي ماكنيللي" بإطاعة أمر المحكمة والعيش معا كزوج وزوجة... وهل تعتقدين أنهم حاولوا جديا أن يتموا الزواج؟ |
Onun kararına güvenmelisin. | Open Subtitles | عليك أن تثق في حكمها |