"karar verene kadar" - Traduction Turc en Arabe

    • حتى يقرر
        
    • حتى تقرر
        
    • حتى أقرر
        
    • حتى نقرر
        
    • حتى قرر
        
    • قبل أن تقرر
        
    • حتى نعرف
        
    • حتى يقرّر
        
    • حتى تقوم
        
    • حتى قررت
        
    • ريثما أقرر
        
    Onlar, benim için askeri mahkemeye karar verene kadar evet. Devam et. Open Subtitles حتى يقرر هل سامتثل للمحكمة العسكرية او لا
    Ve ne yapacağına karar verene kadar, çalıştığın süre boyunca orada yaşayabilirsin. Open Subtitles ويمكنك العيش هناك بينما تقوم بهذا العمل فقط حتى تقرر خطوتك التالية
    Hayır, bunu yapamam. Farklı bir karar verene kadar komutanlık kilit altında kalacak. Open Subtitles لا لا أستطيع فعل هذا , القياده ستبقى مغلقة حتى أقرر خلاف ذلك
    Ben de ne yapacağımıza karar verene kadar dedikodu yapmayacak kişilerin burada kalmasını istedim. Open Subtitles وانا أبقيت على الناس الذين لا ,يثرثرون حتى نقرر ماذا سنفعل
    En sonunda insanların zamanını harcamayı bırakıp, hapisten çıkmamaya karar verene kadar. Open Subtitles حتى قرر ألا يضيع وقت أحد وأن يبقى في السجن
    Ne yapacağına karar verene kadar soruları yanıtlamana gerek yok. Open Subtitles ليس عليك أن تقلق من الإجابه على الآسئلة ليس قبل أن تقرر ما ستفعله
    Ama ne yapacağımıza karar verene kadar uzaklaşacağız, tamam mı? Open Subtitles لكننا سنرتاح حتى نعرف خطوتنا التالية ، اتفقنا؟
    Tedaviye karar verene kadar sadece cerrahi denetleme yapmasına karar vermiştik. Open Subtitles إتّفقنا على إشرافه فحسب أثناء العمليات الجراحيّة حتى يقرّر العلاج الذي يودّ البدء به
    Tanrı bu oyun hamuruyla canlıları yaratmaya başladığında ölümü ne yapacağına karar verene kadar önlem olsun diye seramik bir kavanoza koymuştu. Open Subtitles و عندما كان الله يخلق كل شيء حي و ضع الموت في جرة خزفية حتى يقرر ماذا سيفعل بها
    O, dışarı da bir yerde, tatlım. Kevin, dönmeye karar verene kadar, biraz beklemek zorunda kalabiliriz. Open Subtitles إسمعي, يا عزيزتي, إنه هناك في مكان ما ربما علينا فقط أن ننتظر حتى يقرر العودة إلينا
    Ama olanlar hakkında sesini çıkarmayacağına karar verene kadar sağ salim bir şekilde hücrede tutacağız. Open Subtitles حسناً، سنبقيه آمناً في أنابيب الاحتواء حتى يقرر أن يهدأ
    Ve ne yapacağına karar verene kadar işini yaparken orada yaşayabilirsin. Open Subtitles ويمكنك العيش هنا بينما أنت تقوم بالعمل ، حتى تقرر خطوتك التالية
    Hükümet onları nereye gönderecek karar verene kadar onları tutuyoruz. Tom! Open Subtitles نقوم بالاحتفاظ بهم حتى تقرر الحكومة ماذا ستفعل قادمًا
    Ben karar verene kadar burada bir daha doktorluk yapmayacaksın. Open Subtitles لن تكوني طبيبة في هذه المستشفى حتى أقرر أنا ذلك
    Ayrıca ben aksine karar verene kadar bar da yasak. Open Subtitles ويحظر أيضا لكم من الأسلحة السكك الحديدية حتى أقرر خلاف ذلك.
    O nedenle, gelecek birkaç saatliğine, biz sizi bırakmaya karar verene kadar... Open Subtitles إذن، في الساعات القادمة.. حتى نقرر إطلاق سراحكم
    Hayır, devam etmeye karar verene kadar bekleyelim. Open Subtitles كلّا، لنترك الأمر حتى نقرر في أن نفعل ذلك
    Onun adamlarından birine beni içeri alması için rüşvet vermiştim, ...ve sonra, LA'den ayrılmaya karar verene kadar ağzına silahımı dayadım. Open Subtitles حتى يدعى ادخل إلى مكانه. وعندها وضعت سلاحاً فى فمة.. حتى قرر العودة للوس انجلوس.
    Ta ki bazı saçma dergilerde parasız yayın yapmaya karar verene kadar... ..ve beni bıraktı. Open Subtitles حتى قرر أن ينشر الأمر في مجلة سخيفة مقابل لا شيء و تركني خارج الأمر
    Annem Margaret adına karar verene kadar dört hafta Devon olarak yaşamışım. Open Subtitles لقد كنت " ديفون " 4 أسابيع " قبل أن تقرر أمي أنني " مارغريت
    Bir karar verene kadar işimizi görür. Open Subtitles نحن فقط نحتاج ان نكون في مكان ما حتى نعرف ما سنفعل
    Bu çocuk evlenip aile kurmaya karar verene kadar senden istifade edecek. Open Subtitles هذا الفتى، سينتفع منك للتدريب، حتى يقرّر الزواج وإنشاء عائلة.
    Dışişleri Bakanlığı mültecilerin yasal statüsüne karar verene kadar, 18 erkek, 12 kadın ve 6 çocuk çeşitli devlet dairelerinde konaklayacaklar, buna Oswald Islah Tesisi de dâhil. Open Subtitles حتى تقوم وزارة الخارجية بتحديد الوضع القانوني لللاجئين الرجال 18، و النساء 12 و ستة أطفال
    Evet, seninle güvendeydiler, ta ki sen intihara karar verene kadar. Open Subtitles نعم، انها امنة معك حتى قررت أن أذهب في مهمة انتحارية
    Evet, evet. Ben sadece geçici kalıyorum. Ne yapacağıma karar verene kadar. Open Subtitles نعم لكن هذا وضع مؤقت لي ريثما أقرر ماذا سأفعل فيما بعد

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus