Bir doğum günü kartı var ve ödenmemiş bir elektrik faturası. | Open Subtitles | لا أعقاب دفع ، لدي بطاقة عيد ميلاد و... فاتورة كهرباء غير مدفوعة ، انتظر |
- Yanımda nakit yok, sadece kredi kartı var. | Open Subtitles | ليس لدي نقود هنا لدي بطاقة ائتمان |
Şartlı tahliye kartı var. | Open Subtitles | كان لديه بطاقة إطلاق السراح المشروط, تحققنا من هذا |
Kumar yasaklı çalışma kartı var. 45 yaşında. | Open Subtitles | لديه بطاقة عمل غير متعلقة بالمقامرة و عمره 45 سنة |
Doğru duydunuz millet, kız arkadaşımın bir kredi kartı var. | Open Subtitles | هذا صحيح يا قوم ، صديقتي الجديدة لديها بطاقة إئتمانية |
Patlamış mısırına iddiasına girerim araba anahtarının yanında spor salonu kartı var. | Open Subtitles | سأراهنك على فشار من الحجم العائلي أن لديك بطاقة نادي مع مفاتيح سيارتك |
Zira burada bir kutu açılmamış çek ve aktifleştirmediğin bir kredi kartı var. | Open Subtitles | لأنه يبدو لي أنها مجموعة من الشيكات الغير مستخدمة وبطاقة صرف لم تفعليها |
Adamın her şey için bir kartı var. | Open Subtitles | هذا الرجل لديه بطاقات لكل شيئ "لين غرايدي) لطلاء المنازل)" |
Kadının basın kartı var. | Open Subtitles | لديها تصريح صحفي. |
Ben de annemin kredi kartı var. | Open Subtitles | لدي بطاقة أمي الإئتمانية |
Bende bir metro kartı var. | Open Subtitles | ...لدي بطاقة المترو تلك |
Üzerinde alfabenin yazılı olduğu bir kartı var. | Open Subtitles | لديه بطاقة تحتوي على الحروف الهجائية و يستطيع الـتأشير على تهجئة حروف الكلمه |
Farklı bir şey yok, ama Claridge'in müzayede kartı var. | Open Subtitles | لا شيء غير عادي "ولكن لديه بطاقة إلكترونية من "كلاريدج |
Güzel dondurma dükkanından delgili kartı var. | Open Subtitles | لديه بطاقة ترويجية لمحل الآيس كريم الجيد |
Kredi kartı var mıymış? | Open Subtitles | هل كان لديها بطاقة إئتمان في البنك الخاص بها ؟ |
Ama soruyorum neden sende başka bir şirketin kartı var? | Open Subtitles | لكنني أسأل... لماذا لديك بطاقة شركة أخرى؟ |
afedersiniz, Carl Yastrzemski'nin 1973 baseball kartı var mı? | Open Subtitles | معذرةً، هل لديك بطاقة (كارل ياسترزمسكي) للبيسبول من 1973؟ |
İkinizin de bir ara verme, bir soğutma bir de İngiliz anahtarı kartı var. | Open Subtitles | سوف تحصلون على بطاقة التوقف بطاقة الإستراحة ، وبطاقة الفشل |
Elimde bir buçuk şarjör mermi ve bir metro kartı var. Ve Tanrı ya ölü ya da pille çalışır durumda. | Open Subtitles | حسنا، لدي مشط ونصف من الذخيرة وبطاقة مترو، وإله إما ميت أو مضغوط |
- Aynen, Max Peron. Max Peron'un da kendi kredi kartı var, değil mi? | Open Subtitles | تماماً، (ماكس بيرون) و (ماكس) لديه بطاقات إئتمان، صحيح؟ |
Güvenlik geçiş kartı var! | Open Subtitles | لديها تصريح أمني! |