| Raporumda ilerleyiş yavaş yazacak, bu sana biraz zaman kazandırır. | Open Subtitles | تقريري يقول أنها تتقدم ببطىء، لذا سيوفر لك بعض الوقت |
| Haklısın. Bu alım satımda rahat 10 milyon kazandırır bize. | Open Subtitles | أنت محقة، هذا سيوفر لنا عشرة ملايين في هذه المضاربة |
| - Fakat, bize kesin çözümü bulana kadar vakit kazandırır. | Open Subtitles | سوف يوفر لنا بعض الوقت حتى نستطيع التفكير فى خطة. |
| Harika. Sırayla ararız, bize zaman kazandırır. | Open Subtitles | رائع، يمكننا ان نبدل الادوار فى الاتصال حتى يوفر لنا بعض الوقت |
| Kanal içinde biraz daha ilerlersek bu bize zaman kazandırır. | Open Subtitles | ،إذا ذهبنا أعمق في هذا الممر قد يكسبنا البعض من الوقت |
| Bu bize ayağını oynatman için fazladan biraz zaman kazandırır, tamam mı? Hiçbir yere kımıldamam. | Open Subtitles | سيوفّر لنا بعضَ الوقت ريثما تحرّك قدمك، اتّفقنا؟ |
| OYUNU NE KAZANDIRIR? | Open Subtitles | ماذا تَرْبحُ الألعابُ؟ |
| Eğer birinin üzerine bahse girerseniz... 20000 dolar size 30000 dolar kazandırır. | Open Subtitles | لو راهنت على واحد منهم أن يكسب $20,000 دولار تربحكم $30,000 دولار |
| Kargo bölmesine gidip büyük silahları alıp gemiyi tutacak kadar zaman kazandırır bize. | Open Subtitles | ذلك يوفّر لنا وقتًا كافيًا لبلوغ عنبر الشحن، نخرج الأسلحة العتيّة، وندافع عن السفينة. |
| Bu bizi bir sürü gereksiz konuşmadan kurtarıp bir hayli zaman kazandırır. | Open Subtitles | وذلك سيوفر الوقت والكثير من المبارزات عديمة القيمة |
| Güzel, bu bize biraz zaman kazandırır. | Open Subtitles | حسناً. هذا سيوفر علينا الكثير من الوقت أحسنت |
| Bize bir saat kazandırır. Böylece daha çok zamanımız olur. | Open Subtitles | سيوفر لنا ساعة .. حتى يمكننا أن نقضى المزيد من الوقت هناك فى |
| İçerideyken bize zaman kazandırır. | Open Subtitles | سيوفر لنا بعض الوقت بينما نكون في الداخل |
| Daha fazla hatayı temizlememek bana zaman kazandırır. | Open Subtitles | ما يوفر لي الوقت هو ألا أقوم بتنظيف أخطاء الجميع |
| İpi kullanıp oraya çıkarız.Bu en azından bize 3 metre kazandırır. | Open Subtitles | نستخدم الحبل لنصل هناك. هذا يوفر لنا 10 اقدام. |
| Düşmanı yavaşlatmak, yerini hazırlamak için ileride sana zaman kazandırır, ...ve, diğer her şeyden daha önemlisi, savaş kazandırır. | Open Subtitles | تأخير العدو يوفر لك الوقت لتجهيز المنطقة المحيطة بك. وهذا, اكثر من اى شيء اخر .. فوز المعارك. |
| Kanal içinde biraz daha ilerlersek bu bize zaman kazandırır. | Open Subtitles | ،إذا ذهبنا أعمق في هذا الممر قد يكسبنا البعض من الوقت |
| Kimliğini saptamamızda bize zaman kazandırır. Kızları geçen hafta kaybolmuş. | Open Subtitles | حسناً، ذلك سيوفّر بعض الوقت لأجل التعريف |
| - OYUNU NE KAZANDIRIR | Open Subtitles | - ماذا تَرْبحُ الألعابُ؟ - دفاع! |
| Güvenlik duvarını ilk kim kırarsa sınıfına 10 puan kazandırır. | Open Subtitles | من يخترق جدار الحماية أولًا يكسب 10 نقاط لصفة |
| Yani, bilirsin, Zaman kazandırır. | Open Subtitles | لذا تعلم، هذا يوفّر الوقت. |
| - Bize yarım saat kazandırır. - Yarım saat ne işe yarar ki? | Open Subtitles | سيمهلنا ذلك نصف ساعة- كيف لنصف ساعة أن تكون شيئا مفيدا؟ |
| Sunucu: Bir beşlik size 10 kazandırır, 10'luk ise 20. | TED | المذيع: واحد من خمسة سيعطيك 10، 10 ستعطيم 20. |
| Bize bir sene kazandırır. Bu bir sene içinde de her şeye hazır oluruz. | Open Subtitles | هذا سيعطينا عاما و خلال عام سنكون جاهزون لأى شئ |
| Güzel. İki kişiye para yedirmek bize zaman kazandırır. Hiç merak etmeyin. | Open Subtitles | جيد، بعض الدولارات حول البلدة سيكسبنا بعض الوقت، لا تقلق |
| Bu güvenini kazandırır mı? | Open Subtitles | هل سيكسبني هذا ثقتك؟ |
| Bir ampül fenilefrin verin. Bu yeterli zaman kazandırır bize. | Open Subtitles | أعطوها جرعة من الفينيلفرين، ينبغي أن يمنحنا هذا بعض الوقت |
| - Çünkü hep para kazandırır. | Open Subtitles | -إلا أنها تجني أرباحًا جمّة |
| Ayrıca bu bize gerçekten hamile kalmam için fazladan birkaç hafta kazandırır. | Open Subtitles | فهذا ليس من شأنهم بالإضافة إلى ذلك، سنكسب بعض الوقت كي أحمل صدقًا منك |