"kemiğine" - Traduction Turc en Arabe

    • العظم
        
    • عظمة
        
    • بعظم
        
    • عظام
        
    • لعظم
        
    • عظم
        
    • للعظم
        
    • عظامه
        
    • الضلع
        
    • كعظم
        
    • عند اسفل الظهر
        
    • الترقوة
        
    Kemik kaval kemiğine doğru zorlanmış ve diz kapağını geçerek kaval kemiği üzerine çıkmıştı. Open Subtitles بأندفاع العظم بالعظمة العليا من الرجل فلقت العظمة العليا مباشرة و أستمريت
    Bu kemikteki çentiğe her ne sebep olduysa arka kaval kemiğine ait atardamarı kesmiş olmalı. Open Subtitles أيا كان ما سبب الشّق على العظم سيكون قد قطع الشريان الظنبوبي الخلفي
    Şakak kemiğine aldığı darbe ile oluşan travma, üç kırılmış kaburga kemiği ve kırbaç izlerinden olabilecek türde birçok deri yırtığı. Open Subtitles تلقى صدمة شديدة على عظمة صدغه ولديه ثلاثة أضلع مكسورة وعدة جروح قطعية سطحية يبدو أنها نتجت عن آثار ضرب بالسوط.
    Diz kemiğinden kaval kemiğine. Open Subtitles والركبة تتصل بعظم الساق
    Bir başkasında, kafatası kemiğine gömülü bir diş ucu parçası bulunmuştur. Open Subtitles و في أحفورة أخرى، كان طرفُ السـِّن مطموراً في عظام الجمجمة
    Supraspinöz çukur... ...sağ kol kemiğine bağlı durumda.. Open Subtitles الحفرة فوق الشوكة، الطرف العلوي لعظم العضد الأيمن.
    Leğen kemiğine gömülü beyaz lekeler... Open Subtitles تلك البقع البيضاء التي كانت مُسجىً في عظم الحوض؟
    Keskin bir tahta parçası başka nasıl dil kemiğine değebilir ki? Open Subtitles بأي طريقة أخرى يتسنى ..لقطعة حادة من الخشب تتلامس مع العظم اللامي؟
    Leğen kemiğinin bu parçası ve çene kemiğine göre, 30'larının ortasında, beyaz bir erkek. Open Subtitles بالنظر لهذا العظم من الحوض سأقول أنهُ ذكر قوقازي في منتصف الثلاثينيات
    Kurşun vastus lateralis'e girmiş, uyluk kemiğine bağlı olan kasa yani. Open Subtitles الرصاصة اخترقت بوحشية عضلة الفخذ بجانب العظم
    Tendon çekicileri yaratıldı ve Jim'in tibia kemiğine iliştirilerek zıt etkili kaslara yeniden bağlandı. TED حيث صُنعت بَكرَات للوتر الجديد ووُصلت مع عظمة الساق لإعادة ربط العضلات المتضادة.
    Köprücük kemiğine yawara, kaburgaya yawara kasıklara yawara. Open Subtitles يوارا عند اسفل الظهر. يوارا عندإستراحه الضلع. يوارا عند عظمة الفخذ.
    Böylece Brogan, 13'ünü geçmiş her erkekten bir tavuk kemiğine kendi işaretlerini koymasını istedi. Open Subtitles لذلك قام بروغان بالبحث عن أي رجل عمره 13 سنة فأكثر ووضع اسم كل واحد منهم على عظمة دجاجة
    Ayak kemiği bacak kemiğine bağlıdır. Open Subtitles عظام القدم تتصل بعظم الساق.
    Bacak kemiğiyse diz kemiğine bağlıdır. Open Subtitles عظم الساق بتصل بعظم الركبة.
    Fakat yakın zamanda, yerel fosil avcılarının bulduğu birkaç Spinosaurus kemiğine sahip bir kazı alanının izini bulabildik. TED أخيرًا، وفي وقت قريب جدًا، استطعنا تعقب موقع للحفر حيث وجد صياد أحفوري محلي عدة عظام للسبينوصور.
    Kasık kemiğine bakın, kuşlardaki gibi geriye doğru kıvrık. Open Subtitles إنظروا إلى عظام العانة مقلوب نحو الأعلى كعظم الطير
    Boyun kemiğine geldim lan! Open Subtitles حسنا دعني افكر لقد وصلنا لعظم الرقبة الآن
    İnsan kalıntılarını teşhis edebiliyorsunuz küçük bir parmak kemiğine dayanarak ama yanınızdaki kişinin cinsiyetini tahmin edemiyor musunuz? Open Subtitles نسـألَـه. أنتم تستطيعون معرفة هوية البقايا البشرية بنــاءً على عظم الأصبع الصغيرة،
    Göğüsten kasık kemiğine kadar boş yere kestik. Open Subtitles لقد فتحناه من الصدر للعظم الشعبي دون داع
    Tutuştuğunda adamı kemiğine kadar yakar. Open Subtitles عندما أشعل النار , تلك الأبخرة أحرقت عظامه
    Kurşunun, brakiyal ve karotis arterleri parçalayıp köprücük kemiğine saplanmış. Open Subtitles رصاصتك مزقت له الشريانين العضدي و السباتي وإستقرت بجانب الترقوة.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus