Beni bir görüşte seveceksin, Bir keresinde bir düşte Sevdiğin | Open Subtitles | سوف تحبني في لحظتها كما فعلت ذات مرة في الحلم |
Televizyonda bir keresinde bir şov görmüştüm adamın teki çivi tabancasıyla kafasından vuruluyordu. | Open Subtitles | رأيتُ عرض في التلفاز ذات مرة عن رجل أصيب في الرأس بمسدس مسامير |
Hayır. Ama bir keresinde bir manavı bir marul uğruna ağlatmıştı. | Open Subtitles | لا، لكنها ذات مرة جعلت بائع خضار يبكي بسبب رأس خس |
Bir keresinde bir kurtadamla dalaşmıştım. Bir saatin üzerinde didiştik. | Open Subtitles | عن نفسي عندما تشاجرت مرة مع مذؤوب دام القتال حوالى السّاعة |
Babam bir keresinde bir maymuna sigara verdiği için hayvanat bahçesinden atılmış. | Open Subtitles | لقد طُرد والدي مرة من حديقة الحيوان لإعطائه سيجارة لقرد |
Bir keresinde bir mağazadan kırmızı iç çamaşırı çaldım. | Open Subtitles | في احدى المرات سرقت ملابس داخليه حمراء من المخزن الكبير |
Bir keresinde bir kız tanımıştım başarılı olmaya o kadar çok alışmıştı ki ilk kez başarısız olduğunda çok korktu kim olduğunu unutup başka biri gibi davranmaya başladı. | Open Subtitles | أنا مرة كنت أعرف هذه الفتاة الغير معتادة على الفشل لكن بعد أن فشلت لأول مرة، أصبحت خائفة جداً، حتى نسيت من تكون |
Aslında bir keresinde bir terapist bana dedi ki, "Eve, iki yıldır buraya geliyorsun ve, doğrusunu söylemek gerekirse, bana hiç bir bedenin var gibi gelmedi." | TED | قال لي الطبيب ذات مرة ، ايف ، انت تأتين الى هنا منذ سنتين و لأكون صادقاً ، لم يخطر لي أنه كان لديك جسد ". |
Bir keresinde bir konferans sonu otel lobisinde, tam kapıdan çıkmak üzereydim ki iş arkadaşım beni yakaladı. | TED | ذات مرة وفي نهاية مؤتمر في ردهة فندق، وأنا أهمُ فعلًا بالخروج من باب الفندق، لحقت بي زميلة. |
Bir keresinde bir sarhoşun sendeleyerek önümüze düşüp kustuğunu hatırlıyorum. | TED | أتذكر ذات مرة جاء سكير مترنح، وسقط أمامنا تمامًا، و تقيأ. |
Bir keresinde bir anaokulunu ziyaret etmiştim. Üç küçük çocuk, birbiriyle tıpatıp aynı oyuncaklarla oynuyorlardı. | TED | لقد زرت ذات مرة حضانة حيث رأيت ثلاث أطفال يلعبون بلعب بلاستيكية متطابقة. |
Bir keresinde bir çocuğun evinde GTA oynuyordum, ıım, Grand Theft Auto? | TED | ذات مرة كنت في متجر الطفل هذا ألعب لعبة سرقة السيارات الكبرى، أه، سرقة السيارات الكبرى؟ |
Bir keresinde bir casusu oynamıştım, büyük bir başarıydı. Bu konuda harika bilgilerim var. | Open Subtitles | أتعرف , لقد لعبتُ ذات مرة دور الجاسوسة و حققت نجاحا عظيما فيه , حظيت في حينها بمراجعات رائعة حوله |
Beni bir keresinde bir futbol maçına götürmüştü. | Open Subtitles | حسناً , لقد أخذني لمباراة كرة قدم ذات مرة |
Bir keresinde bir partideydim ve Liddy elini bir mumun üzerine koydu ve öylece tuttu ta ki eli yanana kadar elini öylece alevin üzerinde tuttu. | Open Subtitles | -كنت في حفل ذات مرة ثم وضع ليدي يده فوق شمعة مشتعلة و أبقاها في ذلك الوضع لمدة طويلة ترك يده فوق النار حتى إحترق لحمه |
Bir keresinde, bir araba virajda kaymış. | Open Subtitles | ذات مرة أحدى السيارات انزلقت عند المنعطف |
Bu Goa'uld Nirrti, bir keresinde bir barış elçisi göndermişti ... | Open Subtitles | هذا الجواؤلد، نيرتي ذات مرة ارسل رسولا للسلام |
Bir keresinde bir yüksek teknoloji konferansında, Bir kız tarafından terkedilişim yanlışlıkla bütün dersliklerde yayınlanmıştı. | Open Subtitles | مرة في مؤتمر التقنيات الحديثة، عرضوا بدون قصد فتاة ترفضني في صالة المحاضرات لأربع قارات |
Bir keresinde, bir kayıt sırasında yerli flütü çalmıştım. | Open Subtitles | استخدمت آلات فلوت قبليّة ذات مرة في جلسة تسجيل |
Bir keresinde bir partinin tuvaletinde yapmıştık. | Open Subtitles | أنا أقصد أننا فعلناها مرة في حمام عام في حفلة |
Bir keresinde bir konferansa katıldım, işe alımda bu sistemi kullanan insan kaynakları uzmanları ile yöneticileri, üst düzey insanları buluşturuyordu. | TED | حضرت إجتماعاً ذات مرة مع مدراء الموارد البشرية والمدراء التنفيذيين، أشخاص على مستوى عال، وباستخدام هكذا أنظمة في التوظيف. |
Bir keresinde bir çocukla yattım.. | Open Subtitles | في مرة من المرات وبينما كنت أمارس الجنس مع رجل |
Bir keresinde bir mağazadan kırmızı iç çamaşırı çaldım. | Open Subtitles | في احدى المرات سرقت ملابس داخليه حمراء من المخزن الكبير امي لم تشتريهم لي |
Bir keresinde bir kızla çıkıyordum, resmi seks yaptık. | Open Subtitles | أنا مرة واحدة بتاريخ فتاة، وكان لدينا الجنس رسمي. |