"kilisemin" - Traduction Turc en Arabe

    • كنيستي
        
    kilisemin tuhaflıkları öyleydi ki dünyayla sürekli çatışma halindeydik ve bu bizim ötekiliğimizi günbegün güçlendiriyordu. TED قواعد كنيستي كانت بمثابة خلاف دائم مع العالم، وقد عزّز هذا اختلافنا في الحياة اليومية.
    kilisemin önünde durmuş, Tanrıyla pirinç gevreğini mi karşılaştırıyorsun? Open Subtitles أتقفُ أمام كنيستي لتقارن الرب بالمقرمشات؟
    On dakika önce kilisemin pazar okuluna bıraktım. Open Subtitles لقد تركتهم في مدرسة الأحد في كنيستي منذ 10 دقائق
    Eğer gerçekten merak ediyorsanız yarın kilisemin açık toplantısına gelin. Open Subtitles إذا كنتم مهتمين حقاً إحضرو إجتماع كنيستي القادم
    İlk intihar bombacısının arkadaşları kilisemin üyeleridirler. Open Subtitles الانتحاريّ الأوّل، كان أصدقاؤه يحضرون إلى كنيستي.
    kilisemin tavan arasında dönen olaylara bakacak olursak, belli oluyor. Open Subtitles أجزم بذلك وفقًا لِمَا يجري في عليّة كنيستي
    Benim kilisemin karşısındaki araba parkındasın. Open Subtitles -أنت في موقف السيارات عبر شارع كنيستي . أنتِ تمتلكين كنيسة؟
    kilisemin dışında durmuş, Tanrı'yla pirinç gevreklerini mi karşılaştırıyorsun? Open Subtitles أنت تقف أمام كنيستي وتقارن الله بلأكل
    Komşumun üstündeki kan, kilisemin üstündeki kandır. Open Subtitles الدم على جاري اعتقد الدم على كنيستي
    Komşumun üstündeki kan, kilisemin üstündeki kandır. Open Subtitles الدم على جاري اعتقد الدم على كنيستي
    Harlan bölgesinde kilisemin amacını anlayan ve cömertçe bağışlarla destekleyen insanlar var. Open Subtitles هناك أشخاص في مقاطعة " هارلن " يتفهمون مهمة كنيستي ويدعمونها بالتبرع السخي
    Brendan kilisemin saygın bir üyesiydi. Open Subtitles كان برندان عضو المحترم من كنيستي.
    kilisemin yönetim kurulunun şikayetleri. Open Subtitles هذه شكاوى من مجلس كنيستي
    kilisemin duvarlarını muhtaçlar için sığınak olsun diye kurdum Bay Bohannon. Open Subtitles لقد بنيت جدران كنيستي لتكون معقلاً (للمحتاجين، سيد (بوهانون
    Jesse McKie adında bir çocuktu. Arkadaşı Rigoberto Carrion ile kilisemin aşağısındaki sosyal konuttaki evine yürüyordu. TED كان هناك صبي يدعى (Jesse McKie)، كان يمشي عائداً لبيته مع صديقه (Rigoberto Carrion) في المشروع السكني الذين يقع على القرب من كنيستي.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus