| Annen vefat ettiğinden beri düşünmeden oraya buraya koşup duruyorsun. | Open Subtitles | انت تركض في الأرجاء شبة مسطول منذ أن ماتت أمك |
| Yerli izci der ki belki markete koşup biraz kibrit almalısın. | Open Subtitles | الدليل الهندي يقول أنه ربما عليك الركض للدكان وشراء أعواد الثقاب. |
| Hızla koşup balonları bırakmayacağım. | Open Subtitles | أركض بأسرع ما يمكنني و لا أفلت البالونات |
| Duydukları her şeyi koşup Koca Ana'ya anlatıyorlar. | Open Subtitles | انهم يركضون و يخبرون الأم الكبيرة كل شئ يسمعونه |
| Yukarı koşup baktım ama içeride kimse yoktu. | Open Subtitles | ركضت للأعلى هناك ونظرت، لكن لم يكن يوجد أحد هناك. |
| Henüz koşup zıplayamıyor ama... uzun sürmeyecek. | Open Subtitles | . لا تقدر على الجري والقفز بعد ولكن لن يستمر الأمر كثيرا |
| Arka taraftan kaçıp, dönüşürüz. Sonra koşup, oynarız. | Open Subtitles | حسناً ، نتسلسل إلى الخلف ، و نتحوّل و نجري و نلعب .. |
| Herkes etrafta koşup duruyordu, eğleniyorduk, ama 30'lu yaşların başında müzik durdu ve herkes sandalyelere oturmaya başladı. | TED | الجميع كان يركض و يستمتع، لكن ال30 كانت كانطفاء الموسيقى و بدأ الجميع بالجلوس. |
| Yolun karşısına koşup annene ne korkunç bir kadınla evli olduğunu mu söyledin? | Open Subtitles | هل هرعت مسرعاً لإخبار والدتك عن الزوجة الرهيبة التي تزوجتها |
| Yüksek binalar ayakta dururlar, çünkü çelik iskeletleri vardır ve ormanda koşup zıplamazlar. | TED | البنايات الشاهقة تبقى واقفة لأنها تمتلك هياكل فولاذية ولا تركض أو تقفز حول الغابة. |
| Her yarış olduğunda, sen sanki onlardan biriymiş gibi koşup geliyorsun. | Open Subtitles | كلما يقام السباق تركض و كأنك أحد المشاركين فيه |
| Sanki üç kişi varmış gibi bir oraya bir buraya koşup duruyor. | Open Subtitles | ليديا وهي تركض فوق رأسي لقد كانت تندفع أماما وخلفا كما وأن هنا ثلاثة منها |
| Korktuğunda koşup bana tutmak istiyorsun değil mi? | Open Subtitles | عندما تخافين.. تريدين الركض والتشبثّ بي،صحيح؟ |
| Fort Benning'de yağmur altında 6 hafta koşup durduk. Tekrar gitmeyi çok isterim. | Open Subtitles | ستة اسابيع من الركض حول فورت بيننغ فى المطر ، اتمنى لو كان بامكانى تكرار الامر |
| Tamam çocuklar, koşup durmayın. Burası koridor, patika değil. Haydi! | Open Subtitles | حَسَناً،أنتم رجال،اتْركُوا ذلك الركض هذا مدخل،لَيسَ مسار |
| Sadece bir içki içmeyi kabul etmek bile eve koşup duş almama neden oldu. | Open Subtitles | مجرد أني قلت أجل لشحص أشرب معه جعلني أركض للبيت وآخذ حماماً علي الشرب مع رجل ليمضي قدماً |
| Duydukları her şeyi koşup Koca Ana'ya anlatıyorlar. | Open Subtitles | انهم يركضون و يخبرون الأم الكبيرة كل شئ يسمعونه |
| Kolu kesilmişti sanırım, ben de koşup ilkyardım çantasını getirdim. | Open Subtitles | جرحت ذراعها، على ما أعتقد، لذا ركضت لإحضار عُدة الإسعافات الأولية |
| Ya olduğumuz yerde koşup kaçacağız, ya da... Sahiden kaçabileceğinizi mi sanıyorsunuz? | Open Subtitles | إذاً , بإمكاننا الجري في دوائر أو أتعتقدين حقاً بأنه يمكننا الهروب ؟ |
| Çift sıra halinde koşup atlamamız gerekiyordu. | Open Subtitles | كان علينا أن ندخلها ونحن نجري في مجموعتين |
| Biz kamptayken, eğer biri onu üzerse o da bir ormana koşup bir çukur kazıp, orada otururdu. | Open Subtitles | عندما كنا نخيّم، إذا أغضبه أحد ما، كان يركض إلى الأدغال ويحفر حفرة ويجلس بداخلها. |
| Evet şu an öyle ama sonra aniden telaşla koşup bağırmaya başlıyor ve diğer domuzları rahatsız ediyor. | Open Subtitles | فى الظاهر ، أجل لكن فجأة ، يركض مسرعاً كالمجنون ويقم بعض الخنازير الأخرى أتظن أن ذلك مرتبط بنوع من التوتر ؟ |
| Doktor, kalenin ön kapısına koşup onu açmaya çalıştı. | Open Subtitles | الطبيب ركض نحو الباب الأمامي للقلعة وحاول أن أن يفتحه. |
| Svanas'ın saçını yapıyordum Fusi telaşlı ve bembeyaz içeri koşup şöyle demişti: | Open Subtitles | أتذكر عندما كنت أزين شعر سفاناس وقتها جئتني مسرعا يا فوسي وكنت شاحب كورقه وقلت |
| Aceleyle balo salonuna girip pistte yerini belirledim ona doğru koşup yüzüne ve göğsüne yumruklarımla vurmaya başladım ta ki kuzen Sebastian beni götürene dek. | Open Subtitles | لقد هرعت إلى صالة الرقص رأساً ووجدته جريت نحوه و بدأت أضربه على وجهه و صدره بيداى |
| Koridorun sonuna kadar koşup gel. Ben zaman tutuyorum. | Open Subtitles | اركض إلى آخر الممر وعد، سأقوم بالتوقيت |
| Ben koşup dikkatlerini başka yöne çekerken, siz bu arada kaçın. | Open Subtitles | سأركض لأشتت أنتباههم أهربوا عندما تسنح لكم الفرصة |
| Sürekli koridorlarda koşup duramam ki. | Open Subtitles | أنا لا أَستطيعُ إِسْتِمْرار راكضاً فوق وأسفل القاعاتِ. |