Chris kocamla birlikte bir şirket kurduğumdan bahseder gibi oldu | TED | كريس أشار نوعا ما إلى كوني انشأت شركة مع زوجي. |
Eğer kızım kocamla birlikte ölmüş olsaydı eve iki tabutla dönüyor olurdum. | Open Subtitles | اذا كانت ابنتي ماتت مع زوجي فسأعود لدياري بتابوتين |
Ama anne, gitmek istiyorum. kocamla birlikte olmak istiyorum. | Open Subtitles | لكن أمي، أريد الرحيل أريد أن أكون مع زوجي |
kocamla birlikte çok mutlu olduğumuz bir dönem vardı. | Open Subtitles | كان هناك وقت كنت أنا وزوجي سعيدان فيه للغاية |
İkincisi, o gece aklımdaki tek şey, kocamla birlikte olmaktı. | Open Subtitles | ثانياً ، الأمر الوحيد الذى كنت أفكر فيه فى تلك الليلة أن أكون مع زوجى |
Ama sen burada, mutfağımda kocamla birlikte yalnızsın. | Open Subtitles | ورغم ذلك , أنتِ هنا لوحدكِ في مطبخي مع زوجي |
Sadece kocamla birlikte bir shabbat geçirmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد فقط أن أقضي سبتاً مقدساً واحداً مع زوجي |
Ve bir de, bütün geceni mutfakta kocamla birlikte geçirdin, bu-- | Open Subtitles | واضافة لذلك قضيتي الليله بالمطبخ مع زوجي |
kocamla birlikte olmanın bedeli delilik ve ölümdür. | Open Subtitles | ثمن وجودك مع زوجي سوف يكون الجنون والموت |
Eve dönmek ve kocamla birlikte yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أعيش مع زوجي. أريد أن أعود إلى المنزل. |
- Sekiz ay önce kocamla birlikte Inverness'te tatildeydim ve yıllardan milâttan sonra bin dokuz yüz kırk beşti. | Open Subtitles | قبل ثمانية أشهر كنت في أجازه مع زوجي في أنفيرنيس في سنه 1945 |
kocamla birlikte tatildeydim ve oğlumuz kaçırıldı. | Open Subtitles | لقد كنت في إجازة مع زوجي وقد اختطف |
Victoria aslında kocamla birlikte sahil evinde iyileşmeyi tercih ederim. | Open Subtitles | فى الحقيقة "فيكتوريا" أعتقد أنني أُفضل ان أتعافى فى منزل الشاطئ مع زوجي. |
kocamla birlikte tatildeydim ve oğlumuz kaçırıldı. | Open Subtitles | لقد كنت في إجازة مع زوجي وقد اختطف |
Merhum kocamla birlikte burada yaşardık. | Open Subtitles | إنه حيث كنت أعيش مع زوجي الراحل |
İlk kocamla birlikte olduğum zamanlardan. | Open Subtitles | منذ أيامي مع زوجي الأول |
Bu arada ben de kocamla birlikte uzun ve romantik bir yürüyüşe çıkarım. | Open Subtitles | سأستغل الوقت أنا وزوجي بنزهة تجوّل رومانسية |
kocamla birlikte birkaç gece önce orada kalmıştık da sanırım odamızda geceliğimi unutmuşum. | Open Subtitles | أنا وزوجي أقمنا في فندقكم منذ عدة ليالٍ وأعتقد أنني نسيت ثوب النوم في الغرفة |
kocamla birlikte bir benzin istasyonunda çalışıyorduk. | Open Subtitles | كنت اعمل في محطة الغاز أنا وزوجي معًا |
Bu gece, emekliliğini ve ileride kocamla birlikte geçireceğim zamanları kutluyoruz. | Open Subtitles | الليلة نحتفل بتقاعُدك وكل الوقت الذى ساقضيه مع زوجى |
kocamla birlikte Lord Yardly ile pazarlık ediyoruz. | Open Subtitles | أنا و زوجي في خضم مفاوضات مع " اللورد " ياردلي |
Benim kocamla birlikte. Şimdi. Şu anda. | Open Subtitles | إنها برفقة زوجي الآن بينما نتحدث حالياً |